- 1235 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
CEVİZ SEPETİ
CEVİZ SEPETİ
Hasan ile eşi Ayten hanım daracık balkona koydukları yuvarlak masanın etrafına karşılıklı oturmuşlardı. Ayten hanımın getirdiği tavşan kanı gibi demlenmiş çaylarını içiyorlardı. Bir yandan çaylarını içerken, bir yandan da biricik oğulları Ertürk’ün sorunlarını konuşuyorlardı. Ertürk’ün geleceği onları kara kara düşündürüyordu.
Ayten hanım, birden Ertürk’ün doğduğu günü hatırladı. Gözlerinin önünden bir film şeridi gibi geçiyordu. Duygulandı ve gözlerinden iki damla sevinç yaşı gün görmüş yanaklarına doğru usulca kayıp geçti. Ağrı ve acılarının yanında bir topak et parçası gibi gördüğü yavrusunu görünce bütün ağrılarını unutmuştu. Onu sımsıcak sarmıştı. Kokusunu içine çekmişti. Adeta cennet kokusuydu yavrusunun kokusu.
Bebeklikten çocukluğa, oradan da anaokuluna ve derken ilkokul yılları birbirini takip etmişti. Ortaokul çağlarında artık sıkıntılar başlamıştı. Ertürk iyi bir şekilde beslendiği için gelişmiş bir vücudu ve yaşından da fazla gösteriyordu. Herkes onyedi onsekiz yaşında sanıyorlardı Ertürk’ü, ama o ondört yaşındaydı.
Ayten hanım bu gün gözlükçüde tamir ettirdiği gözlüğünü çantasından çıkardı. Biraz bulanık gören gözlerine gözlüğünü takdı. Ertürk’ün okulundan gelen mektubu tekrar gözden geçirdi. Okuldaki gözcülerin gözlediğine göre Ertürk, tenefüslerde arkadaşlarıyla el kol şakası yapıp, bazen de kavgaya karışıyormuş. Davranış bozukluğu olduğunu ve kimseyle uyuşup anlaşamadığını yazmışlar. Özellikle de kız öğrencilerle büyük sorun yaşıyormuş.
Hasan ile Ayten hanım meseleyi masaya yatırmışlardı. Çay içerken bu durum hakkında birbirlerine fikirlerini söylüyorlardı. Aslında Hasan beyin insan kaynakları konusunda, Ayten hanımında eğitim mevzusunda hem bilgileri, hem de tecrübeleri vardı. “Mum dibine ışık vermez” derler ya, işte onlarda böyle bir durumdaydılar. Bu güne kadar ikisi de çalıştıkları şirket ve bankada yüzlerce insanın eğitilip yetişmesine büyük katkıda bulunmuşlardı ama kendi oğullarını nasıl eğiteceklerini bilemiyorlardı...
Hasan bey yerinden kalktı ve evin içine girdi. Ayten hanım karşı evin duvarına baktı ve bir yudum daha çayından içti. Gökdelenler onların balkonunun görüş alanını kapatmıştı. Bazen insanın gözüne, karşı binaların duvarları, komşunun çamaşır astığı minicik balkonu, ya da komşunun mutfak penceresi takılıyordu. “En azından başımızı semaya kaldırdığımızda çarşaf kadar da olsa gökyüzünü görebiliyoruz” diye Ayten mırıldandı.
Hasan bey elinde ceviz sepetiyle tekrar balkona geldi. Küçük masanın üzerine ceviz sepetini koydu. Ceviz kırma maşasını sepetin yanına uzattı. Hasan bey, Ayten hanımın cevizden kırmasını rica etti. Tekrar evin içine girdi. Ertürk’ün odasına gitti. Masası çok dağınıktı. Kitaplar, defterler, dosyalar, kağıtlar üst üste yığılmıştı. Her şey gelişi güzel dağıtılmıştı. Elbiseler, çoraplar, kazaklar, pantolonlar, gömlekler birbirine gücenmiş durumda darmadağınıktı. Yatak, yorgan, yastık ise sanki bize iyi davranmıyor der gibi ağlıyordu.
Ertürk ise masasındaki bilgisayarın başında ve bir oyuna dalmış adeta kendisinden geçmiş durumdaydı. Kulaklarında kulakçıkları vardı. Karşı tarafta bir kaç kişiyle bilgisayar oyunu oynuyordu. Ertürk, “Ah eşek kafam!” diye bağırdı. Ardından da ağır bir küfür etti. Küfürüne karşı taraftan daha ağır karşılık geldi ki, Ertürk’ün verdiği cevaptan dolayı Hasan beyin yüzü kızardı, utandı. Tansiyonu birden yükseldi ama “Ya sabır!” diyerek balkona geçti.
Ayten hanım, “Ne var? Ne yapıyor?” der gibi Hasan beye baktı. Aslında yüzü ciğer gibi kızarmış olan Hasan’ın cevap vermesine gerek yoktu. O da zaten bunu hissetti ve hiç konuşmadı. Ayten hanım meseleyi anlamıştı... Kırdığı cevizden bir kaç parçayı eşine verdi. Hasan bey cevizin tadını çıkarırken birden Arşimet gibi “Buldum! Buldum!” diye oturduğu yerden zıpladı. Kızarmış yüzüne rahatlık geldi. Büyük bir merak içinde olan Ayten hanım;
“Neyi buldun Hasan?” diye sordu. Hasan bey ceviz sepetini göstererek;
“Çözüm ceviz sepetinde!” diye işaret etti. Ayten hanım temelli şaşırmıştı. “Ceviz sepetinde çözüm nasıl?” olur diye içinden geçirdi.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.