- 826 Okunma
- 12 Yorum
- 0 Beğeni
mısır ekmeği yiyorum
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
tanrım, bu nasıl bi ağrıdır, korkarım beynim patlayacak..
eve geleli bi saat oluyor aşağı yukarı..yine cumali hocaya görünmeden fıydım..
lalalala..TDK bana imreniyor olmalı..kantindeki sandviç yapan teyzeler olmasa edebiyat fakültesine uğrayacağım yok, ufacık bi kantinimiz olmasına rağmen benim fakültem daha güzel..
günlerdir içimde türlü çığırtkanlıklara koşan, lepiska saçlı haylaz çocuk bugün uykusuna yenik düştü sanırım, tanrım bu uyuşukluk hissi..!
çim biçen amcaların ardısıra yürüyüp yendien taze ot kokusu ısmarlamak istiyorum ciğerlerime..saygı çerçevesinde dinlediğimiz seminerler bugün sona erdi, "bu yıl 7.sini düzenlediğimiz EMG....lalalala..", nedensiz bi bıkkınlık, ama bugün anlatılanlardan etkilendim ilk defa, çünkü konuşmacının hitabeti çok iyiydi, tanrım sesini sonsuza dek dinleyebilirim, bu ses fetişi başıma bi bela açacak..
kapı çalıyor, geleceğim..
geldim..
oha timur ne demişti, hayat seni bildiklerinle değil yapabildiklerinle ödüllendirir, şimdi ben böyle söyleyince, çok etkili gelmiyor, ama timur söyleyince birden şimşekler çakıyor, camın dibinde gitar çalıp şarkı söylemekte olan kız afallıyor, aslında, ben de mimiklerimi katarak yazsam timurdan daha çok etkileyebilirim..
herneyse, önemsiz..
biraz çizim yaptım, ve tekrar kitaplarıma döneceğim,
tanrım bu nasıl bi adam, beni o hep aşinası olduğunu hissettiğim diyara gözlerimi bağlayıp nasıl da sürüklüyor, hem de sadece sözcükleriyle, ne kadar da benzeşiyor hissiyatlarımız, ve beklenen..
....doktor w... der ki, "dua sizin tanrıyla konuşmanızsa, iç ses de tanrının sizle konuşmasıdır..", tanrı zamanın geldiğini söylüyor,
kalabalık yalnızlığımın nihai sona erdirgeci yola çıkmış olmalı..
gözlerim yuvalarından fırlamak istiyor fakat retinam buna müsade etmiyor..çay kokulu karamsarlığımı içimden söküp tüm o insanalrın suratına fırlatmak istiyorum..
işin aslı, benim kalbimi çok kırıyorlar, öyle halka açık, öyle insanlarla içiçe ve öyle bedava bi kalbim var ki, daimi olarak kırıntıları büyük şehir konteynerlerinde..
ve düşleri, el değmemiş, naif..paramparça sözcüklerle yerlerde..
tanrım,
hayat bu insanların üstünden beni anlayacakları kadar geçmemiş..
dilleri kırmalarla yüzsüzlükler peşinde,
dudakları iyi birer çift lakırdıya mühürlü..
gözleri fezanın yıldızları arasındaki uzaklığı görebilecek kadar işlevsel ancak, ayın suya vuran aksinde yalnızca su ve ışık görcek kadar da aleladeler..
zannederim,
hayatı müzikal tadında yaşamak isteyen ben, çokça hayalgücüne yenik..
öyle ya, 20 yaşında olmasına rağmen, hala roman okuyor..!!!19 bayım, 19..!
auh çocuk, damarlarından kırmızı kanlar geçtiğini neden inkar edersin ki,
görmez misin, hayat 10bin dolarlık maaştan ve sosyal statünden daha fazlası, neden aç amcalara baktığımızda aynı şeyi görmediğimizi şimdi daha iyi anlıyorum..
yarın gece çanakkaleye gitmeliyim, ve şu saatlerde taksim metrosunda olmam gerekiyordu, malum önemli insanların cihangirlerde önemli toplantıları olur, hiç istemediğim halde, bu akşam arkadaşlarıma katılamayacak kadar yorgun ve umutsuzum..
hadi hemen bu gece mehtapta haliçten açılalım, dalgaların işveli salınımlarında macide ile ömeri izlemek istiyorum..
içimdeki arpie şahlandı..
yüreğine sağlık yamur
afiyet olsun..
YORUMLAR
çay kokulu karamsarlığımı içimden söküp tüm o insanların suratına fırlatmak istiyorum..işin aslı, benim kalbimi çok kırıyorlar, öyle halka açık, öyle insanlarla içiçe ve öyle bedava bi kalbim var ki, daimi olarak kırıntıları büyük şehir konteynerlerinde..
yazı fevkaladeydi bir solukta okunanlardan...ancak bu yukarıda satırlara bir parça değinmek istiyorum bir okur olarak...
şimdi...insanlara karşı derin bir sevgi vardır temelde...ama verdiğin her değer her defasında yüzüne acımadan sert bir osmanlı tokadı olarak geri döner...ha bu ne kadar sürer diye merak eden varsa bunun süresi biraz uzundur...ve bu süre dolduğunda insanlardan soğumaya başlarsın,birden sessizce uzaklaşma başlar...ve içindeki derin sızınında tarifi olmaz...bu uzaklaşma dediğim şey genel olarak nefrete dönmez;çünkü içinde bir saygı sevgi varsa ki insanlar seni çok kırıyorlarsa kesinlikle vardır;sadece her attığın adıma biraz daha dikkat edersin...insanlara olan güvenin her kırıldığında yalnızlığa bir adım daha atarsın...ve hayat öyle bir noktaya gelir ki sana birisi selam verdiğinde sanki sövmüşçesine onu selam verdiğine pişman eder kırarsın...en sonunda ise hiçte hak etmediğin şekilde yapayalnız birbaşına kalırsın...sana değer verene de değer vermeyene de aynı şekilde tepki koyarsın ki;güven bu nokta da bitmiştir...bunları çok sık yaşadığım ve yalnızlığımla beraber sigaramı her elime aldığımda insan denilen olguya ne kadar uzaklaştığımıda hatırlıyorum...
yazıda değinilebilecek çok nokta var...benden sadece bu kadar...bana en çok bu noktaları dokundu...insan maddi olarak ya da işsel ne bileyim her alanda kendini geliştirse de bazen yalnızları oynamaya mahkum bırakılır...çünkü insanca atmışdır bütün adımlarını...ve kimse anlamasa da anlayamasa da insandır...hani o insan kalıbında olup insanlıkla alakası olmayanlardan değildir...sebep baştan aşağı sadece budur...
yazıyı geç okudum...ydolayısıyla yorumumda zamansız oldu...benden de 10+ puan...yürekten tbrklr...
TANIMSIZ tarafından 4/10/2008 9:42:56 PM zamanında düzenlenmiştir.
yazıyı okurken gözümde canlandırdım timuru farkındalığım arttı... bi an dışardan baktım 144'e.. gülenleri, eğlenenleri, timurun büyüsüne kapılanları, sözlerin ahengine kapılıp gidenleri gördüm satır araların da...
ve kendimi gördüm bi anda iç sesim bu yorumu yapmam ve yazıyı çok çok beğendiğimi belirtmem konusunda bana baskı yapıyordu..
ne demişti timur iç sesinize kulak verin o size doğru yolu gösterecektir..
günün yazısının sevgili yazarına sonsuz tebrikler...
bağırmaktan sesi kısılmış kazık kadar insanlar yaşadığınızı sandığınız,bir anlık yanılgıdan peydahlanmış ne varsa döl yatağında çarşaf kirli.
hayatı siz ne sanıyordunuz?
bu yataktan kız oğlan kız kalkmak için kendinizi iyotla kırbaçlamayın,ruhunuzun şah damarından içinize akan zehri yalayın.
bir gece vakti dolunayında tırnaklarının uzamasını tanrıdan dilenen pamuk yüreklilerin kalp atışısınız,aortlarından düzülen.
Yağmur düz'en tarafında hayatın