- 1261 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
SEVİYORUM SENİ
Niçin yazdığımı, sürekli olarak sana neden seslendiğimi biliyorsun; yineliyor olsam da, sözlerime kulak vermeni istiyorum:
Belleğimdeki tüm sözcükleri tüketmek, sana söylemediğim, söyleyemediğim en güzel sözleri bulmak için yazıyorum.
Sayfalar kitaplar doldurarak, yıllar boyu biriktirdiğim sözcükleri, kuyudan kovayla ağır ağır çekilen bir su gibi boşaltıyor, en dipte, belleğimin tortularında kalmış daha güzellerini senin için arıyorum.
En güzel sözü arıyorum!
Uzun zamandır yazdığım, yollamadığım, yollamak da istemediğim sararmış mektuplar çekmeceleri dolduruyor.
Aradığım en güzel söz onlarda da yok!
Delicesine şiirler yazıyorum. Defterlerin sayfalarıyla sırdaş olduğum bu şiirleri kimseye okuyamıyorum.
Özellikle sana...
En güzel sözü şu ana kadar bulamadım.
Tuttuğum günlüklere daha o denli çok şey var ki yazacağım ... Kalemim düşüncelerimin hızına yetişmeye giderek zorlanıyor.
Tüm düşlerim, düşlemlerim, düşüncelerim seninle yoğunlaştığı oranda seni daha iyi anlıyor, seni daha çok yaşıyorum.
Sürekli arıyorum:
Bulduğum anda, denize hızla akan bir ırmak coşkusuyla sana yazacağım, sana söyleyeceğim, seninle paylaşacağım o en güzel sözü!
Okyanusun ortasında, küçücük bir teknede yolunu yitirmiş bir gezgin gibiyim. Geceleri göz kırparak umut verecek bir parlak ışık, gündüzleri sığınacak bir kıyı arıyorum. O en güzel söz, bir türlü ulaşamadığım o güvenli kıyıdır; Kalın sisler arasında gizlenmiş ışık...
Bir arayış bir acı belki, giderek yoğunlaşan bir doğum sancısı...
Benzer acıları Nazım’da çekmedimi?
Piraye ve onun gibi bir tutuklunun yolunu hasretle bekleyenler, yüreği vurgun yemişler, bu dizeleri, gözleri yaşlı okumadı mı?
“En güzel deniz: henüz gidilmemiş olanıdır
En güzel çocuk: henüz büyümedi.
En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız.
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür”.
Kim peşinde değil ki o en güzel sözün?
Hangi aşık,şair kesilmiştir bu söz uğruna... yüreğimizden kopar, dilimizin ucuna kadar gelir, söyleyemeyiz.
Özdemir Asaf’ın Ultra şiirini benim sözlerim olarak oku istersen:
“Bir kelimeye
Bir anlam yüklediğim zaman
Sana sesleneceğim”
Bir ömür boyu ararız, araştırırız, bir türlü gelmez dilimizin, kalemimizin ucuna;ama her an için duyuyoruz, duyumsarız... o en güzel söz, bir tomurcuk gibi içimizde, her an çatlamaya hazır...
O söz, bir kutsal kitapta Tanrı’dır; buyruğu istenci...
Evrendeki devinimleri ateşleyen ilk kıvılcımdır...
Gizli bir güçtür, tüm dünyayı yöneten...
Sevgidir!
Ve ne güzel anlatıyor sevgiyi “Seni Seviyorum” adlı şiirinde Enis Fosforoğlu
Sevmek; farkında olmaksa yaşadığının
Sevmek; bakmak değil görmekse eğer
Aklın başından gitmesi değil
Duymak ve bilmekse eşit olarak;
Yemeden içmeden kesilmeden
Çoğalmaksa sevmek eksilmeden,
Çağına tanıklık ederek
Ve kahrolmamaksa arabeske inat.
İçin içine sığmamaksa
Bir coşku, bir şenlik bir erdemse sevmek,
İnsanları, çocukları, kuşları unutmadan
Verem olmamaksa sevmek senin aşkından
Daha sağlam basıyorsam toprağıma,
Unutmak, şaşkınlık, azap değilse;
Bilinç, öğreti ve sevinçse,
Paylaşılan bir ekmek gibiyse sevgi;
SENİ SEVİYORUM !