ablanneme. .
yine hep olduğu gibi canımı yakan şeylerle yüzleşmektense sana kaçıyorum abla. bu büyümek dedikleri kaç can yanığı sonra biter ki ?
ben bilemedim hiç sizsiz yaşamayı. canım yandıkça eskisi gibi kalamıyorum. hissizleşiyoum sanki ve korkuyorum günün birinde acımaktan, sevmekten , güvenmekten korkan biri olmaktan. ya geç kalıyorum ya erken. . anlamıyorum. .
sen şimdi benim ağladığımı hissedip ağlarsın. ağlama. çünkü başkaları sana ağladığında daha zayıf ve savunmasız oluyorsun. belki senin olan bir çok şeyin üstüne konarak başlamasaydı hayatım ve bir çok bakımdan seni böyle yarım kalmak zorunda bırakmasaydım, daha çok sorumluluk almana sebep olmasaydım ; bugün başka bir gökyüzüne bakan, başka gözlere ve başka hatıralara sahip bir insan olarak başka bir ailenin bana verdiği hayatın vicdanına bırakılacaktım. sen şimdi saçmalama diye geçiriyorsun aklından. biliyorum. ’’size’’ kocaman kalpleri olan bir aileye sahip olmasam çok daha mutsuz biri olurdum. . ama bazen sizin sevginizle yetinemeyecek kadar açgözlü oluyorum ben. bir başkasının beni sevdiğini. ihtiyacı olduğunu bilme ihtiyaçlarına kaptırıyorum kendimi.
sence de bazen doğmamış , hiç var olmamış bir insan olsaydım diye düşünmek tuhaf mı ?
benim öyle çok büyük anlamlara sahip bir varlığım olmadı hiç. bu varlığı oluşturmaya çalışmak boş değil mi ?
seninle geçen bir çocukluğun her günü hala aklımda. biz hep seninle birlikte uyurduk ve biz hiç birbirimizsiz kalmamıştık.
şimdi büyümek kadar önemli ve zor şeyi ben sen olmadan yapamıyorum. o yüzden bu sana kaçışlarım. ben büyümekten çok yorulsam da sen beni sahiplenmekten vazgeçmesen olmaz mı ?