- 493 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
HANIMLARIN DİLİNDEN HZ. MEVLANA
KAZIM ÖZTÜRK
ÖZTÜRKÇE
[email protected]
HANIMLARIN DİLİNDEN HZ. MEVLANA
TYB Konya Şubesi; Her cumartesi, birbirinden güzel konular, birbirinden değerli konuklarla kültürümüze, sanatımıza, edebiyatımıza, manevi dünyamıza dair ne varsa masaya yatırmakta, katılımcılara, sanat, edebiyat ve kültür adamlarına, ilim ehline… doyumsuz ziyafetler çekmektedir!
Fırsat buldukça, çalışmalarımdan zaman kaldıkça katılmaya çalışıyorum. Şu bahar gününde, hem de güneşin kendisini adeta bir yaz sıcağı şeklinde etkisini gösterdiği, herkes, parklarda, bahçelerde, piknik alanlarında açık havada gezmeyi yeğlerken, bu hafta işimi askıya alarak elime, not defterimi, bilgisayarımı, evrak çantamı alıp, böylesine güzel bir atmosferi kaçırmazdım.
Bu cumartesi; kültürpark’ta bulunan Konya İl Halk Kütüphanesi konferans salonunda bir panel vardı, hem ismi ilginç, hem de katılımcılar seçkindi! “HANIMLARIN DİLİNDEN HZ. MEVLANA”.
Hep erkeklerden, erkeklerin ağzından dinlemiştik Hz. Mevlana’yı. Acaba hanımlar nasıl anlatacaklardı Hz. Piri? Mevlana’nın kadınlara karşı düşünceleri mi anlatılacaktı? Hz. Mevlana dilinden Kur’an ve İslâm’ın kadına bakışı mı ele alınacaktı? Doğrusu bendeniz kadar salondaki bütün katılımcılar merak içindeydi.
Paneli; TYB Konya Şubesi ile Selçuk Üniversitesi Mevlana Araştırmaları Enstitüsü ortaklaşa düzenlemişlerdi. Dolayısıyla böyle bir toplantıyı iki seçkin kuruluş düzenleyince önemi bir kat daha artıyordu!
Panel başlamadan önce; program koordinatörü; Selçuk Üniversitesi Mevlama Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Sayın Nuri Şimşekler, konu hakkında ve panel ile ilgili çok kısa bir sunum yaptıktan sonra açılış ve selamlama konuşmasını, Hz. Mevlana’nın 11. Kuşak torunu Esin Çelebi Bayru hanımefendi yaptı.
Panelistler; panel başkanı; Selçuk Üniversitesi edebiyat Fakültesinde uzun zaman görev yapan, fakülteye büyük katkılar sağlayan ve buradan mekli olduktan sonra Mevlana Üniversitesi’nde çalışan, şimdi de Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi, Mevlana konusunda sayısız kitap, makale ve tebliğleri bulunan Prof. Dr. Emin Yeniterzi, Mevlana Âşığı, Mevlana denilince akla gelen ilk isimlerden, birçok televizyon kanallarında Mevlana hakkında söyleşiler yapan Nur Artıran, Mevlana ve Şems konusundaki araştırmalarıyla halkımızın yakından tanıdığı, özellikle şems ile ilgili bir kitabı film yapılma aşamasında olan Araştırmacı Yazar Melahat Ürkmez, hem hukukçu, hem de edebiyatçı ve romancı- son romanı; “Aşk Güneş’e benzer” isimli Mevlana romanıyla güçlü bir kalem olduğunu ispatlayan- yazar Fatma Polat, sinema yapımcısı- hemşehrimiz elif Dağdeviren hanım Efendiler.
Her panelist, Mevlana’ya değişik pencereden baktı. Aslında; Mevlana’nın şahsında İslâm’ın ilkeleri anlatıldı. Tabi ki, İslâm olmasaydı Mevlana olur muydu? Kur’an olmasaydı, Mevlana mesnevi’yi yazabilir miydi? Bugün bütün dünya Mevlana’ya koşarak geliyorsa, sebebi; İslâm’ı şahsında yaşaması, Kur’anca bir hayat sürmesidir! Mevlana şu sözü boşuna mı söylüyor?
“Ben Kur’anın bendesiyim
Hz. Muhammed(SAV)’in yolunun toprağıyım,
Kim benden, bundan başka söz söylerse;
Ondan da, o sözü söyleyenden de şikâyetçiyim”.
Mevlana; Kur’an âşığı olduğu için değerlidir. Mevlana; Allah’a son derece bağlı olup, O’nu aşk derecesinde sevdiği için, bütün dünya o’na koşmaktadır! Leyla ve Mecnun gibi! Yusuf ile Züleyha misali! Ferhat ile Şirin benzeri! (06 MAYIS 2013)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.