- 1036 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BEDDUA
BEDDUA
Zamanlı sevmek olur muydu? Zamansız mı sevdik ne? Ne zaman sevmeliydi..Hiç mi? Otuz üç yaş kendine güvenin ve farkındalığın zirve yaptığı bir yaştı.Kahkülüm
yüzümde,zülüflerin zulmündeydim;biliyordum.
Kadınlığım boy aynasında,ingiliz sterlini değerinde lakırdılar ,beynimle ruhumun arasında derin uçurumlar vardı. Fonda arabesk tınısı,sokaklar ve alkol ’’sahici yalnızlığın’’ kreması..Kalite ve bakım, tarzım iken,ruhum bedenime dolaşık,köprü altlarında bira da içiyor,en pahalısından bilmem kaç yıllık şarap da yudumluyordum denize nazır.
Boy aynası insana kim olduğunu göstermezki..Kadın olmanın en aptal evresi ’’farkındalığa geçiş evresiymiş’’ gibi bir tespit yapıyorum. Ruhumla zıtlaşan para birimleri hikaye olmaktan öte gitmiyor..Artık kendime uzaktan bakabiliyorum. Aşka yazık diye üzülürken,senin için üzüleceğim aklıma bile gelmezdi.Aşka figüran muamelesi yapabiliyorum,büyümek bu sanırım.
Zamansız sevmek neydi peki ? Bak işte çalışmadığım yerden çıktı bu soru.. !
Veda mektubu ol,ucu yanık;koskocaman bir aşkın bağrına düş.Zaman ile para birimleri kavga etsin,ruhun bedenine sıkışan ölçülerde rezillik çeksin.Ahmet Haşim komplekslerinin tezahürüyle zindan et kendine hayatı! İki duble içmek gibi yaşa,uzun baş ağrılarıyla.Hiç bir vakit sarhoş olup uyuşup, unutma! Her daim aşık rolü yapanların puştluğuyla karmakarışık ,her daim en taze hislerle yaşa! Ve aklında üstadın en güzel istiaresi ’’mühür gözlüm’’ kalsın.Allah aklını hiç almasın..
ALMILA ERDEM
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.