- 2030 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
1 MAYIS..1 MAYIS..GÖRÜN BAKIN KİMİN BAYRAMI
Önce Yukarıdaki resme bir bakalım ve en önde giden pankartta ne yazıyor okuyalım.
‘’ KÜRT ULUSU ÜZERİNDEKİ ULUSAL BOYUNDURUĞA HAYIR...YAŞASIN KÜRT VE TÜRK HALKLARININ MÜCADELESİ VE BİRLİĞİ…HALKIN YOLU…
Sonra Resmin arka taraflarına bakalım: Bir tane Türk Bayrağı görebiliyor musunuz? Ya da tek bir tane Atatürk resmi, posteri filan…Göremezsiniz. Stalin, Lenin,Karl Marks, Che , Mao, Nazım Hikmet, hatta Yılmaz Güney’in bile posterlerini görürsünüz ama tek bir tane Atatürk resmi göremezsiniz. Rusya’nın o zamanki Orak-çekiçli bayrağını,kırmızılı-sarılı-yeşilli pek çok bayrağı da görmeniz mümkündür o alanda ama Ay-Yıldızlı Al Bayrağı görmeniz mümkün değildir.
Bu resimde göremediğiniz gibi bunun gibi daha yüzlercesi var olan resimlerde de göremezsiniz.
Peki o kalabalıkta -ki kendi ifadeleriyle sayıları beş yüz bindir- Bir tane ‘’Atatürk’ün askerleriyiz’’ Diyen Allah’ın kulu var mı? Hayır
‘’Atam izindeyiz, Devrimlerinin yılmaz bekçileriyiz.’’ Diyen peki? Kesinlikle hayır.
Göğsünde Atatürk rozeti ya da kollarında Atatürk dövmesi, Arabasının camında, arka kaportasında Atatürk’ün imzası olan? Ne gezer.
Peki ‘’ Ezan, susmaz, Bayrak inmez’’ diyen var mı?
Tabii ki bu bir resim olduğu için öyle bir ses varsa da duyma imkanınız yok ama merak etmeyin bu resmin videoları da var. Orada yürüyenlerin böyle bir istek ve talebi filan yok. Ezan, Bayrak, Atatürk, Atatürk -Haydi onların tabiriyle söyleyelim- Atatürk devrimleri hiç kimsenin umurunda değildir. O resimdekilerden hiç kimse ‘’ Ne Mutlu Türk’üm ‘’ Diyene demez…
Resimde de görüldüğü gibi bu aslanlar(!) yürümektedirler. Kime karşı peki? ‘’Faşizme karşı’’ tabii ki. Faşizme karşı omuz omuza yürümektedirler. Peki bu omuz omuza verip üzerine yürüdükleri faşistler kimlerdir? ‘’Ezan susmaz, bayrak inmez’’ Diyenler.’’ Şehitler ölmez, vatan bölünmez:’’ Diyenler.Ama faşistlerin asıl suçu günahı ‘’ Kanımız aksa da zafer islamın’’ demeleridir. Hoş islamla da öyle fazla başları hoş değildir ya neyse…Zaten sonradan anlamışlardır bu affedilmez hatalarını (!) ve sadece ‘’ Tanrı Türk’ü korusun’’ demeye başlamışlardır.
Tanrı Türk’ü korumasına korusun da kendileri dışında hiç kimseye ‘’ Ben Türk’üm’’ dedirtemez bu faşistler. Öyle ki…Bir film yaparlar. Adı: ‘’ Güneş ne zaman doğacak’’tır. Böyle bir filmin ses getirmesi için bizim meşhur Kara Murat’a müracaat edilir. Kara Murat ya devrimcilerden tırsar ya da o filmde Türklük teması fazlaca vurgulandığından rahatsız olur ve filmde oynamak istemez…Bizim civanlar da gıdıklarlar Kara Murat’ın topuklarını biraz ( mermi ile tabii ki ) ve çaresiz oynar iyileştikten sonra…Anlayacağınız Türk’üm demek için, ‘’ Ne Mutlu Türk’üm Diyene’’ Diyebilmek için insanda aslan yüreği gibi yürek, boğa testisi gibi altı okka testis olması gerekmektedir. Ya da Kara Murat gibi topuktan darbe almak…
Faşistlerin nazarında kendileri dışındakiler nasıl ki ya kızıl, sarı veya yeşil komünist ise o resimde yürüyenler ve faşistlerin ‘’Yeşil Komünist’’ Diye tabir ettikleri taife için de faşistler, ırkçı, kafatasçıdır. Tek tük gerçek Atatürkçüler ile topçu ve popçuların çoğu ise hepsi için ‘’ Sev- Genç’’tir.
Parti bildirisinde "Yolumuz Atatürk’ün gösterdiği yoldur" yazılı Tek siyasi parti olan Güven Partisi ( Daha sonraları Milli Güven ve Cumhuriyetçi Güven Partisi adını almıştır ) 1969 da %6,5, 1973te %5,26, Kanlı 1 Mayıs’ın olduğu sene 5 Haziran 1977 de %1,87 oy almıştır ki Ülkedeki toplam Atatürk sevdalılarının gerçek sayısı da ancak bu kadardır 1977 yılına gelindiğinde.Yani: %1, 87
Tekrar yukarıdaki fotoğrafa dönelim.
O Fotoğraftaki Pankartta ne yazıyordu : ‘’ Kürt Ulusu üzerindeki ulusal boyunduruğa hayır’’ Yani o resim bu güne ait bir resim olsa o her birimiz altına ‘’ Vay Şerefsizler vay’’ Diye yazıp sosyal paylaşım sitelerinde o şekilde paylaşacağımız bir resim değil mi? Çünkü o resim 2013 Yılının 18 Martında İstanbul-Kazlıçeşme’de, 21 Mart Nevruz günü Diyarbakır’da meydanı dolduran pankart ve afişlerden hiç de farklı değil.
Bu fotoğraf 1 Mayıs 1977 günü çekilmiş sayısız fotoğraflardan birisidir. O Fotoğrafta gördüklerinizden ya da o karede olmayan ama aynı gün başka karelerde olanlardan otuz dört kişi o fotoğrafın çekilmesinden az sonra öldürülecek, yüz otuz altı tanesi de yaralanacaktır. Yani tam bir katliam yaşanacaktır Taksim Meydanında.
1 Mayıs 1977 de Taksim Meydanını dolduran ve ellerinde günümüz Kürt Sorununun ayak sesleri olan pankartları, afişleri ve sembolleri taşıyan beş yüz bin insandan ( Kendi ifadeleri ), hayatta kalan dört yüz doksan dokuz bin dokuz yüz altmış altısı ve o gün kalbi onlarla atan, onları alkışlayan, onlarla birlikte ‘’1 mayıs, 1 mayıs işçinin, emekçinin bayramı/Devrimin şanlı yolunda,ilerleyen halkların bayramı.’’ Diyenlerin büyük bir kısmı daha sonra ne yapmışlardır peki?
Çok değil Hemen ertesi sene Öğretmenlik görevine başlayan Sami Biberoğulları adlı bir öğretmen 23 Nisan 1978de,1979da ve 1980 de Öğrencileriyle birlikte ellerinde Beyaz Ay-yıldızlı Al Bayraklar olduğu halde resmi geçit yaparken ıslıklayarak, yuhalayarak ve tören alanının çok yakınına koydukları amfilerden 1 Mayıs Marşını çalarak 23 Nisanı protesto etmişlerdir.Yani Ulusal Egemenliği ve Çocukların Bayramını protesto etmişlerdir. Aynı şekilde 19 Mayıs Atatürk’ü Anma-Gençlik ve Spor Bayramını da… ( O zamanki adıyla sadece Gençlik ve Spor Bayramı ) Ama gelin görün ki aynı kişiler ve onlarla aynı zihniyete, kafa yapısına sahip olanlar çok daha sonraları ‘’ Bayramlarımızı kaldırıyor bunlar.’’ Diye bayrak mitingleri yapmışlardır. Yani yıllar içinde baya baya hidayete ermişlerdir.
Bu gün de çoğu hayattadır bu ağabeylerin ablaların ve ne yapmaktadırlar biliyor musunuz?
Sosyal Paylaşım sitelerini doldurmaktadırlar.
‘’ Ne Mutlu Türk’üm Diyene’’
‘’Atatürk’ün askerleriyiz’’
‘’ Atam izindeyiz ’’
‘’Atatürkçüyüm…Atatürkçü olmam size rahatsızlık veriyorsa daha çoook rahatsız olacaksınız ‘’
‘’ Türkiye Atatürk’ü Allah’a, geriye kalan her şeyini Atatürk’e borçludur.’’
Ve çok yakın zamana kadar faşist dedikleri insanların kullandıkları argümanları kullanmaktadırlar:
‘’ Ezan susmaz, Bayrak inmez’’ [ Allah’ım Ya Rabbim…Ezan okunduğu zaman özellikle 1 Mayıs Marşını ya da Sosyalist Enternasyonali çalan bendim her halde. Ya da Kars Kalesinden Türk Bayrağını indirip yerine Rus Bayrağı asanlar.]
‘’Şehitler ölmez, vatan bölünmez’’ [ Roje Welat- Yazılı pankartlarla 1 Mayıs alanlarını dolduran da bendim mutlaka]
Görülüyor ki artık hidayete ermişler. Hidayete ermesine ermişler de ara sıra yine eski devrimcilikleri hortluyor.
Mesela: Atatürk Onuncu Yıl Nutkunda ‘’ Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir...’’ Demiş olduğu halde Aziz Nesin’in ‘’ Türk Milletinin %60 ı aptaldır…Aslında % 85 diyecektim ama korktum.’’ Sözlerini kabul edip bu millete koyundan ahtapot beyinliye varıncaya kadar demediklerini bırakmazlar. Karakteri yüksek koyun nasıl oluyorsa artık…Yani daha da açıkçası Atatürk halt etmiştir. Doğruyu söyleyen Aziz Nesindir ama onlar yine de Atatürkçüdür.
Atatürk ‘’ “Şurası unutulmamalı ki, bu tarz-ı idare, bir bolşevik sistemi değildir. Çünkü, biz ne bolşevizim ne de komünist; ne biri ne diğeri olamayız. Çünkü, biz milliyetperver ve dinimize hürmetkarız. Hülasa, bizim şekl-i hükümetimiz tam bir demokrat hükümetidir ve lisanımızda bu hükümet halk hükümeti diye yad edilir .” [ Atatürk’ün söylev ve demeçleri…Cilt 3. 2. Baskı. Sayfa 20 ] Demesine rağmen o günlerde ‘’Komünist misin?’’ Diye sorduğumuzda ya büyük bir mahcubiyetle(!) ‘’ Maalesef değilim…Keşke olabilsem.’’ Diye cevap veren ya da ‘’ Evet ‘’ cevabını büyük bir övünç ile verenler bu gün Atatürkçülüğü hiç kimselere bırakmazlar. Sosyalist ve Devrimciliği de tabii ki. ( Bizim çocukluğumuzda çadır sirklerinde ‘’ Yarı insan yarı balık, görülmemiş bir yaratık’’ Diye böyle acayip bir şey sergilenirdi. O hesap...Yarı Atatürkçü, yarı Marksist-Leninist…Nasıl oluyorsa artık.)
Bu vatanın yabancılara satılmasına şiddetle karşıdırlar(!) Ama ‘’ Ben bir karış toprak bile satmam. Çünkü bu topraklar benim değil milletimindir. Milletimin kanıyla sulanmıştır.’’ Diyen, Atatürk’ün bile yazar Nizamettin Nazif Tepedelenlioğlu’na bir yazısından dolayı.Abdülhamit’i sevmiyorsun belli… Sevme Abdülhamit’i. Gene sevme! Fakat sakın hatırasına hakaret edeyim deme. ‘’ Tecrübe göstermiştir ki, toprakları üstünde yaşayan insanların çoğunun ahvali (durumu) meşkuk (şüpheli) ve sınırları yalnız düşmanlarla çevrili bir büyük devlette Abdülhamit’in idare tarzı azami müsamahadır (büyük hoşgörüdür) Hele bu idare 19. Yüzyılın son yıllarında tatbik edilmiş olursa…”Sözleriyle en azından saygıyı hakkettiğini ifade ettiği halde II. Abdülhamit’in- Kurucusu olduğu- Darülaceze duvarına asılan resmini taş ve yumurta yağmuruna tutturanlara ‘’ Vatansever’’ derler.
Her ne kadar Dr. Frankeştayn gibi kendi elleriyle yaratmış olsalar da şimdi yarattıkları canavardan rahatsızdırlar ama canavarı bizzat kendilerinin yarattığını unutmuşlardır.
Ama yine de olsun...Hidayet Hidayettir…Neticede yavaş yavaş da olsa eriyorlar. Her kula nasip olmaz. Baksanıza Apo bile hidayete ermiş. Tüm ülkeyi İslam şemsiyesi altında toplanmaya davet ediyor.
Yoksa gerçekten de Dün dündür, bu gün bu gün müdür?
-----------------------------------------------------------------
NOT: Sadece ve sadece Atatürkçü, sadece ve sadece vatansever olan tüm dost, arkadaş ve öğrencilerimi tenzih ediyorum. ‘’Hem devrimci, hem de Atatürkçüyüm’’ Diyenlere tenzih-menzih yok...Kimse kusura bakmasın.
YORUMLAR
"Mesela: Atatürk Onuncu Yıl Nutkunda ‘’ Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir...’’ Demiş olduğu halde Aziz Nesin’in ‘’ Türk Milletinin %60 ı aptaldır…Aslında % 85 diyecektim ama korktum.’’ Sözlerini kabul edip bu millete koyundan ahtapot beyinliye varıncaya kadar demediklerini bırakmazlar" azi nesin gibi Türk Milletinin sagladigi nimetlerden yararlanipta nankörce hakaret edenler ancak emperyalistlerden taltif görür ve Türk Milletini kendileri gibi aptal zanederler!
Insan sevdigine toz dahi kondurmaz ken; yüksek karekterli iman ahlak ve zekasi ile caliskan Türk Milletine ancak düsmanlik güdenler kötü söz ve davranista bulunur!
takiyyeci riyakar iki yüzlü olanlara hak ettikleri gibi davranilmadikca, etkinlikleri ölcüsünde sorunlar artacaktir..!
aydinlatici yaziyi ve yazari kutlarim...
Hocam ben bir işçiyim bu bahsettiğiniz bir mayısta iişçiyi o büyük partiler desteklemesi söz konusu değil niye çünkü onlar hep ya ağadır yada patrondur en bilindik chp iki üç senedir katılıyor akp mhp bunlar yokturlar isterimki onlarda olsunlar meydan boş kaldımı birileri dolduruyor sizin bahsettiğiniz o lenin bayrakları vs o küçük partiler zaten öylesi kanaldan besleniyorlar şiddetten yanalar bu bilinen bir şey işçide bu vatanın bireyleridir işçi için bu bahsettiğim büyük partiler hiç bir şey yapmıyorlar diyeceksinizki o bölücüler çokmu şey yapıyor onların söylemlerine hiç katılmamakla beraber yapıyorlar ne yapılıyor sendikayı siz benden çok dahaiyi biliyorsunuz işçileriçin ne kadar hayati olduğunu ve bu gün ben hak işe bağlı sendika koluyla bir mayısı işçi bayramını kutlamaya gittim biber gazına boğularak geri dönmek zorunda kaldım ha böyle olmasını istemiyorlarsa işçiyide insan gibi görüp ona göre yasalar çıkarsalar da herkes rahat refah içinde işine gelip gidebilse siz memur olduğunuz için işsizliğin ne demek olduğunu veya sendikasız yerlerde ne şartlarda çalıştırıldığını bilemezsiniz benim için önce vatan sonra ekmek vatan diyebilmem içinde sağlıklı çalışma karnımın doyması lazım saygılarımla selamlar
Yazını önceden okudumve yorumyazmaya geldim. Bu gün alışverişe gittim Batıkent Metrosunun oraya ve 1 Mayıs için toplanmışlar. Haklısın ne Atatürk posteri ne de Türk bayrağı vardı. Komist partilerin bayraklarını sallayıp duruyorlardı.
İşin ilginçyanı sözüm ona bu gün işçilerin günü ama benim kızım tam gün çalışıyor. Memurlar tatil yapıyor emekçiler yine iş başında yani anlayacağın işçi bayrmını işçi hariç herkes kutluyor.
Sevgilerimle
sami biberoğulları
Yazının birinci kısmı zaten beklediğim bir şeydi. Göremezsin..Göremeyeceksin de.
İkinci Kısma gelince çok güldüm.
Hükümete dilekçe yazacağım. Bundan sonra 1 Mayıslar Memur Bayramı olarak kutlansın diye...Biz ense yaparken işçiler yine çalışıyor, yine çalışıyor...Haa..Diyecek olursan- ki sanmam diyeceğini- O meydandaki abiler, ablalar benim kızım tatil günlerinde çalışmasın diye savaşıyor...Yok ya demezsin.Sen akıllı bir kadınsın. Böyle saf bir yorum kesinlikle yapmazsın.
Selam ve sevgilerimle.
Ben de herhalde hidayete erenlerden oluyorum.Çünkü ülkeyi bir ev olarak düşünürseniz, bu evin bakımı korunması o ev sahiplerine aittir. Bunu şimdi tam da anlayıp, kavramanın zamanı..
Eleştirecek çok daha başka şeyler varken ille de Atatürk'te birleşenlere- bence öyle, değilse
söylersiniz.- karşı tavır alır gözükmeniz hiçte hoş değil. Şu birlik ve beraberlik içinde olmamız gereken zamanda Addülhamit'in duvardan indirilen resmini değil, Atatürk'ün kitaplardan ve devlet
kurumlarından indirilen resmini konuşmanın zamanı. Atatürk değerleri birleştirici bir unsurdur.
Sağcısı solcusu,AKP'lisi hatta Atatürk ilkelerinde birleşerek yıkılmaya çalışan cumhuriyetimizi
korumalıyız.
Maalesef görüşlerinize asla katılmıyorum.
selâmlar..
sami biberoğulları
Dediğiniz hususu da yazdım...Yani Kitaplardan kaldırılan Atatürk Resimlerini(!)...Biliyorsunuz ben bir öğretmenim. Elimden bir sürü ders kitabı gelip geçiyor. Hiç bir tanesinde Atatürk resimlerinin, İstiklal Marşımızın, Andımızın çıkartıldığını görmedim. Ama bu sayfalar yırtılıp daha sonra da resimleri çekilip sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanırsa durum farklı oluyor tabii ki.
Okullardan İstiklal Marşının ve Andımızın kaldırılması konusu var..O konuda da maalesef gaza geldim. Zamanın Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçuya resmen hakaret ettim bir yazımla. Hani görse de dava etse şu anda belki hâla hapiste olacaktım. Ama sonra gördüm ki hiç bir okulda ne andımız kaldırılmış ne de İstiklal Marşımız...Haybeye ceza yiyecektim neredeyse.
Birlik ve beraberliğe gelince: Ben daha önce de belirttim 2002 ve 2007 de Ak Partiye oy verdiğimi...Ama bu demek değildir ki gözü ksapalı dolap beygiri gibi onların her icraatine evet diyeceğim. Yanlışlarına yanlış, doğrularına doğru derim. Bu gün yanlış yapıyorler ve yanlış yapıyorsunuz diyorum. Hem de öyle yumuşak bir dille değil. Küfrederek diyorum...Yani Merak etmeyin birlik ve beraberlik içinde olmam gereken yeri ve konuyu çok iyi bilirim.
Bu gün 1 Mayıs alanlarına hâla bölücüler herkesten önce koşmaktadırlar...Sorarım size 1 Mayısta alanlara pkk renklerini taşıyanlar niçin aynı haltı 3 Mayıs Türkçü bayramında yapamıyorlar?Çünkü İşçi Bayramı denilen bu bayram aslında onların bayramıdır da ondan. Bunu bir türllü anlatamadık. Anlatamayacağız da bu gidişle.
Bu arada yukarıdaki resimdeki pankarta bir yorumunuz olmayacak mı..İki satır da o konuda yazarsanız sevinirim..Hani Birlik ve beraberlik adına...Atatürkçülük adına...Ben orada birlik ve beraberlik de Atatürkçülük de görmüyorum da.
Selam ve sevgiler.
glenay
Kürt Türk diye ayrım yapılması hoş olmamakla birlikte yine de bir birlik göze çarpıyor.
Şimdi bu devlet eliyle yapılıyor ve buna susuluyor. 1977'de yapılan devlet
teröriydi yine, bugün olduğu gibi.
Şu an İstanbul'da bir sıkıyönetim uygulaması var. İşçilerin bayramı engelleniyor. Bu da çok normaldir sizce.
sami biberoğulları
Atatürk'ün ağzından hiç halklar diye bir ifade duydunuz mu?
Buna da birlik ve beraberlik diyorsanız artık neyi tartışıyoruz ki?
1977 de yapılan olaya gelince: Dikkat ederseniz buna katliam diyorum ben. Yani onaylamıyorum.
İstanbulda bir sıkıyönetim filan yok...Herkes sokaklarda, parklarda, bahçelerde 1 Mayıs Bahar Bayramını kutluyorlar ( Bahar Bayramı olarak kutlamasalar bile Baharın tadını çıkarıyorlar ) Benim İstanbul'da yaşadığımı unutuyorsunuz.
Bir şiire başladım. O şiire de bir resim koyacağım. Baktığınızda göreceksiniz ki sıkıyönetim filan yok.
sami biberoğulları
Okujaynı çok olmasından ziyade anlayanı çok olmasını tercih ederim..İnşallah anlayanı daha çok olur.
Selam ve sevgilerimle.
Oynanan oyunların arkalarında kimler var ,biraz araştırmak biraz da madem bu yurt da yaşıyoruz düşünmek lazım..
Tebrik ederim hocam saygılarımla.
sami biberoğulları
Allah'ın izniyle ''Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır'' da birleşeceğiz...Baya bir zaman alacak biliyorum ama eninde sonunda birleşeceğiz. Yeter ki dediğin gibi birza düşünelim.
Selam ve sevgilerimle.