- 373 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TC fobisi suni bir fobidir
TC fobisi suni bir fobidir
Aslında böyle bir konuda böyle bir yazı kaleme almayı hiç tasarlamamıştım, tasarlamakta istemezdim.
Ama bazan hiç tasarlamadığınız şeyler sizi tasarlamak zorunda bırakır. Bu da öyle birşey açıkcası.
Bazan öyle şeyler olur ki şaşar kalırsınız, bu kadar da olamaz dersiniz ve üzülürsünüz, bu da sizi yazmaya iter.
Son günlerde bir TC fobisi, bir TC antipatisi, bir TC düşmanlığı aldı başını gidiyor.
Facebook’ ta isimlerinin başına TC koyanlara savaş açılmış durumda. Ve kimi sosyalistler isimlerin başına TC koyanları sayfasından silmekle kalmıyor, herkesi bu silme eylemine çağırıyor.
Ve bunu yapanların arasında devrimcilerin, sosyalistlerin olması beni derinden üzmekle kalmıyor, kaygılandırıyor, korkutuyor.
İsimlerin başına TC konunca bu insanların hepsi sermaye yanlısı mı oluyorlar, ABD ve Emperyalizm yanlısı mı, yoksa faşist mi?
Doğru yada yanlış bu insanlar TC diye kendilerini rumuzlayarak bir tepki veriyorlar.
Nedir bu tepkileri?
AKP nin düzenüne karşı...
Başka?
Barış sürecine...
Başka?
Amerikan emperyalizmine...
Başka?
..........
TC rumuzunu eleştirebilirsiniz, buna kimsenin bir diyeceği olamaz. Hepimizin eleştirme hakkı var ve bu hak alınamaz.
Eleştirimizi iyimserliğimizden uzaklaşmadan yapmalıyız ve bu eleştiri bizi doğruya taşımalı.
Amma lakin isimlerinin başına TC yazdıkları için kimseyi düşman ilan edemeyiz. Hele hele öteleme ve silme tavrına girmemeliyiz. Buna hakkımız yok, hiç yok.
Peki devrimciler nasıl çoğalacak, çoğalıpta nasıl örgütlenip faşizme karşı direnişi örgütleyecek?
Silerek mi?
Düşman görerek mi?
TC yazanları ötele, düşmandan say, başını örteni ötele, düşmandan say, eşcinseli ötele, insandan sayma, hırsıza de sen ahlaksızsın yanımızda durma de, ötekine de sen opotinistsin yanyana yürüyemeyiz de, bir ötekine de sen lümpensin git yanımdan de, yok sen alevisin, sunnisin de...
Peki geriye kim kaldı?
Bizden başka kalan var mı?
Ama biz de bir avucuz, parmakla sayılacak kadar azız...
Peki nerede kaldı bizim dönüşümcülüğümüz; biz nasıl yeni insan kuşağı yaratacağız?
Böyle devam ederse TC düşmanlığı bununlada sınırlı kalmayacak, korkum bu!
Başına Türkiye kelimesi gelen her kurum ve parti düşman ilan edilecek.
THKO, TİKKO, THKP-C...
Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu, Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu, Türkiye Halk Kurtuluş Parti Cephesi...
Bu partiler başlarına Türkiye koydukları için sadece Türklerin sosyalist partisi mi oldular?
Sonra hani diyeceğiz biz enternasyonalistik? Bu Türklükte neyin nesi oluyor? Hani THKP-C bu topraklarda yaşayan herkesin partisi olacaktı, niye sadece Türklerin partisi oldu, Türkiye sıfatını niye partilerin başına koydular?
Şu iyi biline, bu suni bir kavgadır, gereksiz ve içi boş bir kavgadır.
Kemalistler emperyalizme ve faşizme karşı verilecek mücadelede en yakın müttefiklerimizdir.
Bu kavga devrimci bir kavga değildir.
Bu kavga devrimcileri, sosyalistleri bir adım ileri taşımaz, aksine geriletir, geriletiyorda. Bu aynı zamanda düşmanı çoğaltmadır.
Bu yanlış, çok yanlış.
Devrimcilik her iki yanı keskin bıçak gibi olmak değildir.
Anti-emperyalist, anti-oligarşik, anti- faşist bir cephe yaratmanın yolu iyimserlikten geçer, insancıllıktan ve ideolojik mücadeleden geçer.
Ve devrimciler iyimserdir, insana at gözlüğüyle bakmayandır.
Bunun için doğrularımızı doğru yöntemle anlatacağız.
Yani ideolojik mücadelenin en önemli, en gerekli olduğu bir dönemdeyiz.
Bu unutulmamalı!
Yine kaybeden biz oluruz.
Halk olur, insan olur, sen olursun!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.