KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ VE KURT HİKAYESİNE FARKLI BİR BAKIŞ DENEMESİ
Kırmızı başlıklı kız ürkek. Yüzünde bilmem nereden geldiği bilinmeyen bir hüzün. Ağlamaklı bakışlar... Nazlı, kırılgan kırmızı başlıklı kız. Bir gün bir meclis toplanır. Bir sürü hikaye kahramanı. Tabi kurt ve kırmızı başlıklı kız da orda. Kız olacaklardan habersiz, her zamanki gibi çekingen ve ürkek. Bu arada meclis dediğimiz hükümet değil. Divan şiirindeki içkili meclis. Saki mey sunuyor herkese bol keseden. Gökten beng ü bade yağıyor. Ortam bozuk malum. Devir devir değil. Kop kop yapıyo herkes. Pamuk prenses, yedi cüceler, tek gözlü dev, Heidi... yaaa kimi ararsan orda konuşturma beni. Kurt karı kız peşinde. Polyanna biraz da yolluca ya kurdun ağına düşüverir. Ya da zaten meyillidir.. kırmızı başlıklı kızım öyle bir kenarda kendi halinde. Dokunsan ağlayacak... Nereden gelir bu hüzün bilinmez. Hüzün izlemiş gözlerine yanaklarına içine. Kurt kokusunu aldı kırmızı başlıklı kızın. Dişlemek istedi o an onu. Ama "Höty! Dedi" kendine. O kadar da hayvan olma. Hem avıyla oynamaz mı usta avcı dediğin. Işte bu fikir daha hoşuna gitti. Önce yavaştan sinsice sokuldu kızın yanına. Kız olacaklardan habersiz ürkek. Kötülük nedir bilmez. Oyun hile hiç görmemiştir. Onu da normal bir kurt sanar kendi halinde. Ünlü hikayeyi de (kırmzı başlıklı kız) okumamıştır ki ders alsın. Başlarlar muhabbete. Yeni birini tanımak hoşuna gitmiştir kızın. Bu arada kurt kızı arzulamaktadır delicesine. Muhabbet koyulaştıkça kurt da niyeti bozar. Eski aşkların bahseder ona. Ne kadar da benzemektedir gençlik aşkına kırmızı başlıklı kız. Aşk hikayesini anlatırken kendinden geçer. Ballandıra ballandıra anlatır. Ne gemiler yakmıştır bu aşk için ne emekler vermiştir. Kız ise onun kıymetini bilmemiş kurdu terketmiştir. Işin aslı şudur ki en son bir ahuya meyleden kurt dayanamamış ahuyu cızbız yapıp tüm dostlarına ziyafet vermiştir. Ama kızmızı başlıklı kızım nerden bilsin. Yalan nedir zaten bilmez. Inanır kırmızı başlıklı kız. Hatta kurt adına üzülmüştür bile. Aşk acısı çekmemiştir halbuki kırmızı başlıklı kız ama içi burkulur anlamsız yere.
Kurt yerinde duramaz. Dolandıkça dolanır çevresinde kızın. Pervane olmuştur deyim yerindeyse. Dön allah dön. Kurt kızı arzulamaktadır ama ne arzulamak. Dişleri arasında can verişini, kanını döktüğünü hayal eder kırmızı başlıklı kızın. Nefis kan kokusu şimdiden burnuna gelmektedir. Kurda aittir kızmızı başlıklı kız. Sadece onun olacaktır. Bunun hayali ile cezbeye kapılır bir an kurt. Kendinden geçer deli divane. Atılır kız üzerine. Tam dişleyecekken kırmızı başlıklı kızın narin mi narin boğazını kendine geliverir. Şimdi meclistedirler. Bir dişlese bin çakal üşüşüverir avının üstüne. Tadı damağında kalmaz mı? Ya da avcı gelir kurtarırsa kızı. Şu meşhur hikayenin avcısı. (Bu arada büyükanne nerde derseniz, çoktan hakkın rahmetine kavuşmuştur. Fanatiği olduğu futbol takımın final maçını stadyumda izlerken, takım son dakika golü ile kupayı kaçırınca buna yüreği dayanamaz oracıkta can verir zavallı.)
Derken nerde kalmıştık. Şimdi hatırladım. Kurt kız üzerine atılmıştı bir kere. Ne yapacak şimdi. Kafayı çalıştırıp yanağına buseyi kondurur kızın. Güya ona aşık olmuştur. Dayanamamış, elinde olmadan yapmıştır bir eşşeklik.
Kız ne olduğunu anlayamaz birden. Ilk dokunuştur bu kızın tenine. Bu zamanda böyleleri var mı diyenlere alın en güzel örneği. Hafif bir kızıllık yayılır kızın yanaklarına. Sonra tüm teni olmuştur domates misali kıpkırmızı. Aman allahım yoksa hoşuna mı gitmiştir kızın bu iğrenç öpücük. Yok daha neler. Yo yo böyle bi şey olamaz. Kız birden irkilir kötü bir rüyadan uyanmış gibi. Kabus olsa gerek. Nerde görülmüş bir kızın kurda aşık olduğu. Heleki bi hikayede asla. Gerçek hayatta, insan denen hayvanlar arasında her türlü sapkınlık yayılmıştır o yıllarda ama onlar arasında bile böylesine rastlanmamıştır. Gülümser kendi kendine unutur gider o anı.
Gel gelelim kurt emelinden vazgeçmez. Bu arada Bambi çoktan midesine düşmüş, sirdirim olayına girmiştir bile. Gene de doymaz, kızmızı başlıklı kızı daha da arzulamaya başlar. Büyük bi tutkuya dönüşür bu macera onun için. Önce avı ile oynaşacak, sonra ılık kanını akıtacak, emecek, yalayacak... Off, bir sürü iğrençlik işte.
Diğer tarafta da kırmızı başlıklı kızın aklı kurtta kalmıştır. Gönül ferman dinlemiyor ki. O öpücüğü unutamaz. Unutmaya çalışsa da beyhude. Yeri geldiğinde ota, yeri geldiğine boka konan gönül bu sefer de kurda konmuştur. Haydi bakalım ekran başına...
kurt o gece allem edip kallem edip kızın numarasını almayı da unutmamış. O geceden itibaren de mesajlaşmaya başlamışlar tabi. Her gece kurt döktürür de döktürür. Dersiniz sair oldu kaç yüzyıllık kurt. Mesneviler, hamseler, gazeller kasideler... Kırmızı başlıklı kız da aşk sarhoşu. Şiirler ile kendinden geçmekte. Halbuki bilmiyor ki dalavereci kurt "google" amcanın nimetlerinden faydalanmakta her gece o siteden bu siteden kopyala yapıştır yapmakta. Siz de inandınız değil mi bir an kurdun şair olduğuna. Yapmayın yahu! Kırmızı başlıklı kız tamam saf da, siz de yakışmıyor böyle yalana kanmaca.
Neyse günler geceleri, geceler günleri kovalar. Artık internette şiir şair kalmaz kurdun kullanmadığı. Işte o zaman anlar kurt artık vaktin geldiğini. Evine davet eder kırmızı başlıklı kızı. "Gel sevdiceğim gel. Nefesini işiteyim, kalbinin benim için pır pır ettiğini bileyim. Sen gel de ben sana dokunmayayım. Ama yeter ki gel. Dokunamaya kıyamam ki sana gell gel, ne olursun gel." kırmızı başlıklı kızın gözüne inmiş mi yalan perdesi. Görmez olmuş apaçık gerçeği. Gidecekmiş kurdun evine. Ne olsa dokunmayacak ona. Namusuna halel gelmeyek kızın. Sadece sevdiğine hasretine, özlemine bir nebze de olsa yakın olacak.
Sabah olur, kırmızı başlıklı kız çaktırmadan arkadaşına gidiyormuş bahanesiyle kendini kurdun evinde buluverir. Atılır kızın üzerine kurt içeriye adım attığı gibi. Öpücüklere boğar onu. Arada dişler hafiften sudan da berrak boğazını. Kızda kendinden geçmiştir aşkının verdiği sarhoşlukla. Bi ara kendine gelir gibi olur. Hatta gelir gelir. Kırmızı başlıklı kız öyle kötü kızlardan değildir. Namusu, onuru her şeyin üstündedir. Bu arada meşhur hikayenin avcısı da kurt ile kırmızı başlıklı kızdan işkillenmiştir o geceden. Istihbaratta çalışan arkadaşı vasıtası ile kırmızı başlıklı kız ve kurt arasındaki yazışmaları bir bir tespit etmiştir. Büyük buluşmadan da haberi vardır.
Ve tam o anda yani artık kurt tam kızın narin mi narin boğazını dişleyecekken, meşhur hikayenin avcısının omuzladığı kapı çerçevesi ile birlikte yerinden sökülüverir. Ani gümbürtü ile kurt da kırmızı başlıklı kız da şoklardadır. Anlamaya çalışırlarken alan biteni bir silah sesi duyulur. Meşhur hikayenin avcısı dedesinden kalan tüfeği göz gez arpacık yapmadan ateşliyivermiş. Ne olsa beğenirsin... Kırmızı başlıklı kız alnının tam ortasından , eskilerin değişiyle alnı kabağından vuruluvermesin mi? Oracıkta hakkın rahmetine kavuşmuş kırmızı başlıklı kız. Kurt donmuş kalmışken " bu da anam için uleyn!" diye bağırmış bir ses. Ve bu sefer kurşun adres sormamış gitmiş gideceği yere. Kurt da dikmiş mi nalları. Bizim deneme de bitmiş böylece. Onlar erememiş muradına, eh biz çıkalım gene de kerevetine...