Hatice hanımla, Gülsüm hanımın aynı köyden göç edip kasabaya yerleşmişlerdir köyden hısımlıkları vardır. Ankara’da bulunan aynı köylülerde bir birini tanımaktadırlar.

---Hatice hanım tedavi için misafir gittiği dayı oğlu da, Kasım beyleri çok iyi tanıyıp hatta arasıra oturmaya gittiği ortak akrabalarıdır..
---hastanede tedavi gördüğü sürede yanına gelen ziyaretçilerden Kemail’in Kasım bey’i kızı filizle yaşadığını öğrenir çok ama çok üzülür kapı koşusu Nazlı ’yı çocukluğun beri çok iyi tanıyıp bilen ve evlenme sürecinde yaşananların hepsine şahit olan Hatiçe hanım daha fazla susamaz ve her şeyi Fatma hanıma anlatır..
----Fatma hanım beyninden vurulmuşa döner adeta ev başına yıkılır sanki. Yaşadıklarını şokunu atlatınca bunları ev halkına ve kızı Nazlıya nasıl izah edeceğini düşünür.
---Bu arada büyük oğlunun mahkumiyet süresi birmiş çıkalı on gün olmuştur, ve hala gözü çok karadır bütün bu olanları ona nasıl açıklyacaklarını düşünerek doğru Gülsüm hanıma giderek işin aslını öğrenmek ister.
---Gülsüm hanım inkar etse de telaşa kapılarak oğluna tel edip hemen gelmesini yoksa bir pislik çıkacağını söyler..
---Kemal bir kaç gün sonra gelir ve ana oğul bir plan hazırlar sanki Arabistan’dan gelmiş gibi Nazlı’yı da alıp babasının evine hem ziyaret hem Abi’ye geçmiş olsuna giderler...
Hal hatırdan sonra Arabistan’dan kesin döndüğünü ev kiralayıp Ankara’ya yerleşeceğini Nazlı’yı da yanına alAcağını söyler, hatta birde ticari taksi alacağını bunun için Nazlı’nın düğünde olan altınları bileziklerini de da alıp gideceğini, taksiyi alıp evi kiralayınca gelip Nazlıyla eşyalarını götüreceğini o zamana kadar Nazlı’nın sizinle kalmasında bir sakınca olmadığını söyler.
--- O gece Nazlıyla birlikte orada kalır, sabah kahvaltıdan sonra otobüse bineceğini söyleyerek Nazlı’dan ne kadar altın inci varsa alarak Allah’a ısmarladık der..
--- Bu arada büyük abiye geçmiş olsuna gelen giden ev günlerce dolar boşalır bir tarafta da Kemal den haber beklenir ki .Nazlı eşyalarını ona göre derleyip toplasın,
Bir ay olmuş ne bir haber, ne bir tel gelmiş Kemal’den bu hale dayamayan ev halkı neler oluyor bir gidip bakalım diye küçük abinin yanına dayı oğlu Ali’yi de katarak Ankara’ya gönderilir.
---Adres soruşturulup bulunur ve kapı ziline basılır, kapıyı karnı burnunda olan Filiz açar...