KUŞLAR
Sabah sabah yine başladı geri zekalı kuşlar.
Cik cik de cik cik.
Ne oluyor ,ne var ?
Ne bu neşe ?
Şimdi gelip bütün gücümle gaganızı tersine çevirirsem görürsünüz. Kudurdunuz mu yoksa ?Kuş beyinliler.Sevinecek ne var?Neden bu kadar mutlusunuz?Yoksa kuş beyinli olduğunuzdan mı?
Aptal olmasaydınız bu kadar mutlu olmazdınız.Sonuçta dünya denen geniş bir kafestesiniz.Ahmaklar!
Cennette serin dere kenarlarında,mükemmel yerlerde gezen kuşlardan değilsiniz.Biraz akıllı olun,burası dünya.Ne sanıyorsunuz?Siz de benim gibi şanssızsınız çünkü dünya denilen kafesin kuşlarısınız.
Birazdan gelip kanatlarınızdan tutacağım .Ağzınızı bantlamamı ister misiniz?Tutup hızla duvara çarpacağım sizi.Duvardan aşağı süzülünce anlarsınız mutlu olmaya gerek olmadığını.Camı açıp:’ Defolun manyak kuşlar diye bağırmak istiyorum. Binlerce kere Allah belanızı versin ’diye çığlık atmak en istediğim.
Uyumak istiyorum,zamansız ve mekansız .Derin bir denizde yüzer gibi daldıkça dalmak , unutmak her şeyi ve unutulmak!
Ne kadar çirkinsiniz öyle.Ağzınız saçma duruyor.Gözleriniz aptal gibi bakıyor.Kuyruk çok komik bir şey.Sizin aptallığınıza nede yakışmış.
Tek yaptığınız üstten yiyip alttan çıkarmak.Hem de kafamıza!Yakalamaç oynamak en sevdiğiniz galiba,akşama kadar aptalca.Ha... Bir de çiftleşiyorsunuz , kendiniz yetmezmiş gibi çoğalıp duruyorsunuz.Yavrularınız da sizin kadar çekilmez.Yemek diye zırlanıp duruyorlar sürekli.Hepsinin ağzına biber doldurasım geliyor.
Uçmak isterseniz ben sizi elime aldığım raketle daha hızlı yollarım gideceğiniz yere.Ahmalar sürüsü!Sizi sevmiyorum.Kuş eti güzel mi?Denemeli !Aslında pişirmeye gerek yok ben sizi öylece yerim.
Belki de siz yenmeye bile layık değilsiniz.Hiç olmamalıydınız belki de.O zaman bizde rahat uyurduk.
Şımarık ve ukalasınız.Sanki herkes sizi dinlemek zorunda.Düşünmeden gürültü çıkarıyorsunuz.Sevildiğinizden emin olduğunuz için mi bu gamsızlık,vurdumduymazlık.
Dalların üzerindeyken pisliyorsunuz.Ben size sorarım.Yakaladığım her kuşa bir bez takıp ömür boyu kendi pisliğinde kalma cezası vermek istiyorum .
Kuş gribi olup ölürsünüz inşallah.
Şımarık kuşlar bugün nefretimi size kustum.
Sonra aynaya baktım …En nefret edilmeye layık kendimi gördüm.
YORUMLAR
hay allah.... şimdide kuşlara taktı....ömürsün yürükçü ömür....saygılar
Yürükçü
Acaba onlar bizim hakkımızda neler düşünüyorlar?
Belki onlar da bizi komik buluyorlardır; yüzümüzü, gözlerimizi, kuyruğumuzun olmayışını... Kınıyorlardır belki de; onlardan akıllı olmamıza rağmen aklımızı onlar kadar kullanmadığımıza...
Sizin düşündüğünüz gibi düşünüyorlardır, kim bilir:
"Bu havanız, cakanız kime 'sonuçta dünya denen kafestesiniz' " diye...
Yürükçü
Haydi bir KUŞLAR da benden olsun...
KUŞLAR.....
Kuşlar...
Gelmeyin bir daha buralara.
Tam size alışıyorum;
Başka diyarlara uçuyorsunuz.
Konmayın penceremin önüne.
Cıvıldaşıp durmayın ma aile.
Birazcık seveyim sizi diyorum;
Hemen kanat açıyorsunuz……
Özgürlüğünüzle kıskandırmayın beni.
Çatlatmayın hasedimden.
Dünya kafesinde mahkumum diye;
Niçin dalga geçiyorsunuz?…..
Kimin elinde bir parça simit görseniz
Onun peşinden gidiyorsunuz.
Siz de uymuşsunuz dünya düzenine…
Siz de adam seçiyorsunuz.
Aslında arkadaşlığınız da beş para etmez.
Derdimi hiç dinlemiyorsunuz.
Kurmuşum çilingir sofrasını ya,
Ne kavun-peynir yiyor, ne rakımdan içiyorsunuz….
Biliyor musunuz bir kez olsun taş atmadım size.
Gez-göz- arpacık demedim hiçbirinize.
Siz yine de talihi, şansı, huzuru
Hep başkalarına saçıyorsunuz……
Yine de sizi çok seviyorum.
Bakmayın sitemlerime, aldırmayın bu ihtiyara.
Kuşlar ne olur biraz daha kalın.
Niçin hep benden kaçıyorsunuz?
Selam ve sevgilerimle.