- 1157 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
KALPSİZ
yokluğunda bıçaklar saplanıyor yüreğime,,,
ben çıkarmaya çalıştıkça, gizli bir el yüreğimin içinde, daha da derine itiyor bıçağı kanırta kanırta.
bıçağın her darbesiyle canım bir kat daha acısa da yalnızca dudaklarımı ısırıyor, sesimi çıkaramıyorum.
içime akan göz yaşlarımın tuzu yakıyor yaralarımı. sızlıyor için için. yaralarımdan süzülen kanlar bütün vücudumu dolaşıyor ve sarıyor tüm bedenimi.
ne yapsam, nasıl etsem, kalbimi söküp atsam biter mi bu işkence?
sahi, yaşayabilir mi insan kalbi olmadan?
hissedebilir mi bir çiçeğin kokusunu gerçekten, yeni doğmuş bir bebeği kucağına aldığında yeni umutlar duyabilir mi içinde geleceğe dair? şefkat gösterebilir mi çaresiz kalmış birine? baş kaldırır mı yapılan haksızlıklara? gözleri dolabilir mi acıklı bir aşk öyküsüyle? sızlatabilir mi içini ayazda kalmış sokak kedisinin derinden miyavlamaları?
sevebilir mi kuşları, ağaçları, karıncaları hesapsız?
baktığında gökyüzüne hissedebilir mi içinde huzuru?
canlandığında tüm doğa baharın gelişiyle, tazelenebilir mi insan yeniden? heyecan duyabilir mi dirilişine doğanın? ya yaz günü yağan yağmur ve ardından açan güneş ve altından geçtiği gökkuşağıyla sonsuz mutluluğu yakalayabilir mi çocuk saflığıyla? güneşin doğuşu yada batışı, fark eder mi?
yaşayabilir mi insan kalbi olmadan?
yoksa sadece nefes almaya devam ediyor olmak, eşdeğer olabilir mi yaşamaya?
03.12.2007
Bilge Dişsiz