- 699 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Frambuazlı Aşk Çıkmazı (Birinci Çıkmaz)
Xenon ! Frambuazlı Aşk Çıkmazı’nın ilk çıkmazına hoş geldin.Bu çıkmazda sana profesyonel turist rehberi gibi rehber edeceğimden şüphen olmasın.
2005 yılının Ocak aylarıydı,yılbaşından on gün sonra…Yeni yıla her zamanki gibi umutlarla girmenin verdiği durumla okuluma gidiyor,derslerime çalışıyordum.
Daha çocuktum ama aklım yetişkindi.Dünya’nın çok boktan bir yer olduğunu anlamaya başlıyordum.Fakat saf duygularımı daha kaybetmemiştim.
O zaman sıra arkadaşım olan bir kız vardı.Adı da Cemre.Aklımda hep orta güzellikte biri olarak kalmıştı.Ne Adriana Lima’ydı ne de Christiana Aguilera…Dengeli güzelliği vardı.
Ama gözleri öyle gülerdi ki,sanki ikinci ağzı orası ve bütün gamzeleri orada.Sırf gözleri mi etkiliyor sanıyorsun ? Tabii ki hayır ! Dalgalı saçları sakin bir plajın sakin dalgası gibiydi,tsunami gibi korkunç değildi.
Hep ona bakardım.Daha çapkın değildim orası ayrı ama gene onu görsem gene ona bakarım.Özellikle sıkıcı İngilizce derslerini tatlandıran benim için her zaman Cemre olmuştur.
Cemre ise bu konularda tabii ki daha utangaç,daha saftı.Utangaç olması bir yandan iyi bir yandan kötüydü.İyi yanı,onun sevimliliğini daha da sevimli yapıyordu ; fakat utangaç olduğu için pek konuşmuyordu.Belki beni seviyordu ama söyleyemiyordu,kim bilir ? Hala,ne hayali kuruyorsam bende !
Yaz geldi,karne zamanı da geldi.Karnem her zamanki gibi hepsi pek iyi gelecekti hah ne büyük (!) başarı.Fakat karne, Frambuazlı Aşk Çıkmazı’nın sembolü oldu.Çünkü,Cemre’ler İzmir’e gidecekti.Sebebi ise babası asker olduğu için tayinin oraya çıkması…
Ne büyük hayal kırıklığı.Evlenip,çocuk sahibi olacağım kız gidiyor.Ben daha ona sevdiğimi söyleyemedim.Lanet olsun bana ! Ama beni unutmaması için bir şey yapacaktım.
Hemen karnelerimizi aldıktan sonra Cemre’nin yanına geldim.
-Gidiyorsun,demek Cemre.
-Evet,gidiyorum.Gitmek istemezdim ama babam asker biliyorsun,tayini çıkınca bizde taşınıyoruz.
-Oraya gidince beni unutmazsın değil mi ?
-Ne diyorsun,tabii ki unutmam…
-(Yanağına minik öpücük)
-(Kızın heyecanı)
-Naptın sen ?
-Öptüm işte…Tabii ki arkadaşça yani,başka bir şey yok.Seni çok özleyeceğim Cemre
-Bende seni (öpücük) . Hadi iyi bak kendine
-Sende.
İşte böyle beni terk edip gitti ilkokul aşkım.Ey Xenon ! Yıllar geçse de en çok unutamadığım kız bu oldu.İlk aşk milk aşk hikaye,sevmek önemli.
Şimdi bu cheesecake dilimini beni terk edip giden Cemre için yiyeceğim.Onu unutmak için,onu midemde sindirmek için…
Cheesecake dilimini yerken bir yandan ağzım zevkten bağırıyor,diğer yandan benim midem bulanmaktaydı.Çünkü,bu dilim Cemre’yle olan anımdı.Yutarsam,unutacaktım fakat hayatta ilerlemek için acıları unutmalısın.
Xenon ! Bu sefer bıçağı sen al,çatalı ihmal etme tabii.Kes,ikinci dilimi en iyi yerinden.Şimdi ise ikinci Frambuazlı Aşk Çıkmazı’nı anlatacağım.
Tabii,ağlamadan anlatabilirsem…
YORUMLAR
Künefe ya da bildiğimiz muhallebiden yenmiş olsaydı, bu kadar derine inilmeyecekti herhalde.. Belki de..
Saygılar...