- 700 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
BİR YILDIZ DOĞUYOR-2
YILDIZ MEZARLARI
Elektriksel kuvvetler kütle çekimine göre o kadar büyüktür ki, atomlar âleminde kütle çekiminin etkisi hiç hissedilmez. Ancak elektriksel kuvvetler itme ve çekme olmak üzere iki şekilde ortaya çıkarken kütle çekimi hep çekim şeklindedir. Öyle olunca büyük kütlelerde öylesine etkili olur ki, bu kuvvete karşı hiçbir kuvvet karşı koyamaz.
Önceki bölümde 1,3 güneş kütlesine kadar olan sönmüş yıldızların kütle çekimi nedeniyle kendi üstlerine çökmelerini elektron basıncının durdurabildiğini ve bu şekilde dünya büyüklüğünde beyaz cücelerin oluştuğunu belirtmiştim. Kütlesi 1,3 ile 3 güneş kütlesi arasındaki sönmüş yıldızlarda elektron basıncı artık kütle çekimini durdurmaya yetmez ve yıldız kendi üstüne çökmeye devam eder. Normal koşullarda elektronların yörüngesi çekirdeğin 10 000 ile 100 000 katı genişlikte iken bu boşluk tamamen kapanır. Elektronlar çekirdeğe yapışarak elektriği yüklerini yok eder. Koca bir yıldız elektrik yükleri taşımayan dev bir nötrona dönüşür. Her ne kadar dev demişsek de böyle bir yıldızın çapı 30 km civarında olduğunu belirtelim. Nötron yıldız denilen böyle bir yıldızda 1 cm3 maddenin kütlesi 1 milyar tonu bulur.
Bir zamanlar uzay araştırmacıları evrenin bazı noktalarından 1 saniyeye yakın periyotlarla elektromanyetik sinyaller almışlardı. Hatta bilim roman yazarlarına güzel bir konu çıkmış ve “küçük yeşil adamlar dünyamızla iletişime geçiyor” diyenler olmuştu. Bu sinyallerin geldiği sönmüş yıldızlara “atarca” anlamına gelen “pulsar” ismi verilmişti. Bu kadar kısa periyotlarla kendi ekseni etrafında dönüp de merkezkaç kuvvetin etkisiyle parçalanmayacak yıldızlar olsa olsa nötron yıldızları olabilirdi. Bugün artık biliniyor ki pulsarlar birer nötron yıldızıdır ve bunlar görünmese bile hem gönderdikleri elektromanyetik sinyaller ve hem de çevrelerinde oluşturduğu çekim etkisiyle yerleri tespit edilmektedir.
3 güneş büyüklüğünden daha büyük kütleli sönmüş yıldızlarda ise çekim o kadar güçlü olur ki çökme daha da devam eder. Öyle ki tüm yıldız bir atom çekirdeği büyüklüğüne doğru gider. Böyle bir yıldıza olay ufku diye tanımlanan mesafeden daha yakın olan hiç bir şey, ışık bile artık dışarıya kaçamaz. O nedenle böyle yıldızlara karadelik denir. Karadeliklerin olay ufku kütle büyüklükleriyle orantılı olarak artar. Böyle yıldızların varlığı bir yandan çekim etkilerinden ve diğer yandan olay ufkunun hemen dışında bulunup karadeliğe düşmemek için çırpınan gazların oluşturduğu X-ışınlarından anlaşılır.
Bugün evrenin birçok yerinde karadelikler olduğu bilinmektedir. Özellikle gökadaların merkezlerinde milyonlarca güneş kütlesine eş büyüklükte karadelikler olduğu tahmin edilmektedir.
(devam edecek)
Kadir Tozlu
YORUMLAR
superbaba
Yorum için teşekkürler.
superbaba
İster dünyamızı, ister güneş sistemimizi ister Samanyolu gökadamızı düşünelim, evrenin büyüklüğü yanında hiçbir şey değildir.
Değerli yorumunuz için teşekkürler.
glenay
Ve yaradanı düşünüyorum,
bu büyüklüğe bakmaya,anlamaya çalışırken..
selâmlar..
superbaba
İlgileriniz benim için ilham oluyor.