- 692 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
Namus
İki Kadın cinayeti ve Hayatın Kendisi
Pazar sabahı telefonumun sesi ile uyandım. Gülden:
-O öldürülen kadının cenazesi bu gün İkindi namazından sonra kalkacakmış.Bizlerde cenazeye katılıp,Kadın cinayetlerini kınamak sesimizi duyurmak istiyoruz..Hadi sende gel dediğinde balıklama daldım…”Tamam,gelirim “ dedim.
Aslınsa bir kaç gün çok yoğun yaşadığımdan gerçekten de çok yorgundum.Böyle bir eylemin içinde olmak da istedim.Oraya gittiğimde çok üzüleceğimi bile bile gitmek istememin de önüne geçemedim.Daha ikindiye çok vardı…Biraz dinlenmek istesem de bu mümkün değildi. Abim telefondan aradı..Çok da şakacıdır…
-“Nasılsın,sesin soluğun hiç çıkmıyor.Bir haller oldu sana..Hadi, ben annemin evindeyim gel çay içelim..”
“”Gelemem abi, benim çok işim var. Ben bu gün kadın cinayetini pretosta etmek için cenazeye katılacağım.. Bence sende bize katıl..”
-“Hak etmiştir,O kadın öldürülmeyi,televizyondan öğreniyorlar kadın hakları diye bir şeyler,Sonra da biz özgürüz diye pabuç gibi dil kocalarına,adam ne yapsın..En sonunda çıldırıyor öldürüyor…yazık valla adamlara genç yaşlarında katil oluyorlar..Bu tür kadınlar yüzünden.Çok üzülüyorum ben o katil kocalara…”
“-Haklısın abi,bütün suç kadınlarda,öldürülmeyi hak ediyorlar(!)Gel sende.orada Katil kocaların haklı olduğunu gösteren pankart aç,duyur sesini.
-Yok ya ! geleyim de,beni orada dövsünler değil mi?Ben aklımı peynir ekmekle yemedim.Kim bilir o kadın daha neler yapmıştır.da adam da onu öldürmüştür...
-“Abi ya! Sende,ölenin arkasından konuşulmaz,ne yaptıysa yaptı, işlediği suç ne olursa olsun,bedeli ölüm olamaz ,Olmamalı..
Aslında;toplumumuzda işlenen kadın cinayetleri ile ilgili, büyük bir çoğunluk abim gibi düşünüyor..Biz kadınlar arasında böyle bir konu açıldığında,önce kadının yaşadığı hayat irdeleniyor,Hiçbir kadında bu konuda bana ”Hayır,sen yanlış düşünüyorsun diyemez” sanki ölümü hak etmiş gibi.konuşuruz.sonra da ölümü hak etmediği konusunda hem fikir oluruz.Bazı olaylar dışında, yani kocası alkolik yada şizofrense…..onun dışındaki konular da kesinlikle suçludur…
Kadın cinayetlerinde,psikolojik,sosyolojik,ekonomik ve tarih içinden gelen gelenek ve göreneklerimizin,ahlak anlayışımızın rolü çok büyük.
Hatta namus cinayetleri,karar aşamasında hafifletici neden olarak görülüyor..Şu anda o zannederim değişti.. Onun ,değişmesi kafa yapılarını maalesef değiştirmiyor..
Kadınlar artık,kadın olmaktan öte bir insan,bir birey olduğunun farkındalar.
Koca kahrı, haklı olarak çekmek istemiyorlar.Evlilik mezarına gömülen sesi çıkmayan,hatta eskiden ve hatta günümüzde dördüncü kadın olmak istemiyorlar.Tabi ki her kadın böyle değil..”Kocam bana bakmaya mecbur..bir gülerim,iki göbek atarım..işi götürürüm” diyen kadın da az değil…
Bazı kadınlar ise…
Çalışıp,ekmeğini kazanıp onuruyla,şerefi ile ve namusu ile yaşamak istiyorlar.
Kocası tarafından dayak yiyen aşağılanan bir kadını ekonomik özgürlüğü varsa ve çalışabilecek gücü varsa artık emir altına sokmak zorlaşıyor. Bu güç ise kadınları dik başlı yapıyor..
Çalıştığı halde evinde mutlu, bir kadın da asla ve asla yuvasını terk etmez.yeter ki eşler birbirlerine saygılı ve sevgi dolu ve paylaşımcı olsunlar.
İşin bir de gönül tarafı var tabi ki…Kadın başka birine aşık oldu.İşte o zaman da maalesef ölümü hak etmiş görünüyor..Çoğu insanda böyle düşünüyor..”namus canım bu, başka şeye benzemez”.Erkek başka bir kadına aşık olduğunda ise her şey yolunda gidiyor..hiç bir sorun.çıkmıyor..Yani karısı onu öldürmüyor..Kadın tarafından işlenen bir namus cinayeti duymadım ben, bazı çok ekstrem olaylar dışında..
Ne hikmetse bizim toplumumuzda,namus sadece erkeklere mahsus..Oysa namus kadın içinde erkek içinde aynıdır…
Ve..kadın erkeğin elinin kiri değildir..
Devam edecek…
YORUMLAR
konu seçiminiz için ayrıcalıklı bir teşekkür sunayım size,
sonrada düşüncelerimi ifade etmeye gayret edeyim
toplumlar "insanı insan olarak kabul etmeyi" anayasal ve eğitimsel vede yaşamsal zorunluluk olarak
tüm bireylere nakşetmeli.
her insana önce bu bilgi verilip sonra yaşama katılmalı
(eğitimin ilk basamağı bu olması gerektiği için)
kadın-erkek diye bir ayırım, sadece üreme safhasında "1+1" şeklinde algılamamızı gerektiren iki unsurun varlığını kabul bakımından olmalı.
ve insan çok kıymetlidir,
sadece sureti insan olsa bile kesinlikle o suretin bile çok yüksek bir kıymeti vardır.
hem İslam da hemde insanlık tarihi ve tüm bakımlardan.
bireysel çabalarımız göz ardı edilemez, en azından kendi aile ağacımızı bu yüksek erdemli insani değerler ile yetiştirebiliriz,
ama daha önemli ve luzumlu olan, devletler ve tüm dünya bu konuyu her konunun önüne alarak ciddi yapılandırmalı.
herkes ecelinden başka bir şekilde ölmesin lütfen,
ilk kadın Hz Havva annemiz idi, farzedelim ki (esasında aslı budur) hepimiz de Havva annemizin rahminden doğduk,
doğduğumuz annelerin hiçbirisi de biribirinden başka ayrı değil ki,
kan, soy,vs, tüm ayırıcı unsurlar,çokluklar,sonsuz sayısızlıklar bir ilah-i sanat gösterimi diyebileceğimiz tecelli-i Rabbanilerdir.
hepimiz ilk doğan insanız sayalım kendimizi,
insanlık ailesinin ilk çocuğu olmakla/ birkaç trilyon bilmemkaç milyonuncu çocuğu olmak arasında fark nerede ki?
diğer tüm insanlarla aynı anneden doğduk desek bu yalan da değil ki,
hangi insanı bir diğerinden daha az yaşamaya layık ilan edebiliriz sonra?
kim verebilir böyle bir kararı?
Kadınlara çok sözüm var, kendi değerlerini korumaktan aciz kaldıkları sürece bu bela daha uzun zamanlar sürer.
Bir kere imam nikahı denilen şeye razı olarak, kullanılma ve her türlü şeye maruz kalmaya peşinen kendilerini layık bulmaktalar,
hele mut'a denilen başka bir uygulama var ki,
ne dinde ,ne de insanlık kitabında adı geçmeyen ,aile yapısına kökten zarar vermesi için uydurulduğunu düşündüğüm bir akıl almayan davranış şekli.
kadının haysiyet ve onurunu doğrudan imha etmek demek bu,ve
acılar içerisinde ağlarım düşündükçe bu zulüm anlayışını.(konu hakkında video ve yazılar izlemiştim, kızçocukları olanlar ve safiyane inanan insanlar mutlaka izlemeli)
bir istismar aracı bu çünkü,
ve bu isim altında sorumluluğunu almadan kadını kullanmayı hedefleyen,
kadının kullanılacak bir şeyden başka birşey olmadığına inanan bazı inanç grupları da var malesef.
2 binden fazla kayıp, yeri yurdu bulunamayan, sağ mı ölü mü haber alınamayan, genç kadın varmış şu an ülkemizde.
bunların çoğu kendilerini savunmasız bırakan inanç sistemleri üzerinden aldatılarak istismar edilmekte.
insanlar kendilerine sapasağlam sahib çıkmalı,
kimsenin kendisine zarar vermesine izin vermemeli, karşı durabilmeli.
zihniyetler düzgün hale getirilinceye kadar eğitimde ısrar edilmeli.
herşey çığırından çıkmış bir tarzda seyretmekte,
elbet bu ayarı bozulmuş, raydan çıkmış tarafları olan zaman düzelecek,
daha iyi zamanların geleceğine çok ciddi inanmaktayım.
ama şimdi en azından kendi bireysel dünyalarımızda doğru olanı yaşamalı yaşatmalıyız.
Kutlu doğum haftası hatır ve hürmetine bütün yazdıklarımız dua yerine geçsin dilerim.
Ve insan ve insanlık onuru ve saygısı yüksek erdeml, vede kaliteli temiz toplum dileklerimiz tamamıyle gerçek olsun.
İnşaallah ve sonsuz Amin.
Bir anadan doğan hiç kimse bir kadına zulüm yapamaz, yapmamalı.
etrafıma baktığımda , gün boyu karşıma çıkan tüm insanlara sadece insan olarak bakmaktayım, ve herkesin de böyle bakmasını diliyorum.
insanlar özel olarak ailemiz içerisinde bize konumlandığında farklılaşır çünkü,
yoksa iş ve tüm hayat içerisindeki her insan ancak insandır.
yazınız ile imkan elde edip düşüncelerimi ifade edebilme şansına kavuştum
bu sebeple fazla yazmış olabilirim ben sevindim de,
sayfanızı işgal ettim ise hoşgörmenizi dilerim.
selam saygılarımı sunarım
külbahçesindetutsak tarafından 4/16/2013 11:03:49 PM zamanında düzenlenmiştir.
sareyaprak
konunun derinliği çok fazla ve çok farklı açılardan baktığında da insan çok farklı sonuçlara varıyor...
Yani kadın cinayetlerinin içinden çıkılması çok zor bir konu gibi geliyor bana..
selamlar...
Kadın erkek eşitliği kabul görse, sorun çıkmazdı. Kimse kimsenin emri altına girmemeli.
Bu düşünce yanlış baştan.
Erkekler yapınca elinin kiri, kadın yapınca kötü oluyor.
Dünya erkeklere bir ayrıcalık mı tanıyor,
kadın ekonomik özgürlüğü olsa bile yine de bazı erkeklerce küçümseniyor.
Güç bende der gibi birşey..
tebrikler,
anlamlı bir yazıydı,
sevgilerimle..
sareyaprak
Önemli olan erkeğin erkek.kadının kadın olarak davranmasııdr..
çalışan kadın çalıştığı için özgür olmadığı gibi evlilik içinde erkeğin özgürlüğü de kadının kadar olmalı...
Orta yol bulunmalı..
Önce toplum değerlerini insanlar bilmeli ve kabul etmeli...
Tabi ki her kadın suçlu olduğu için öldürülmüyor..
Hiç bir suçun bedeli de ölüm olmamalı...
Sevgimle....
glenay
onları terkettiğinde ,kadını öyle sahipleniyor ki ayrılmasına bile katlanamıyor. Burada bir kızcağız birini sevmiş, sonunda ne olduysa
ayrlmışlar. Erkek buna razı olmamış ki kızı Henüz İstanbul'da güzel bir iş
bulan kızı, araştırıp yanına giderek öldürmüş. Altı ay kadar oldu.
Ailesi, anne babası, kardeşleri mahvoldu.
Başta biz kadınlar erkekleri daha güçlüymüş gibi kabul etmemeliyiz.
Çocuklarımızı yetiştirirken çok özen göstermeliyiz. Eğer dediğiniz gibi sen erkeksin diye önceden bir paye bulursak, o da erkekliğini çok acı bir biçimde gösterebilir..
selâm ve sevgiler..
sareyaprak
Ama...
Erkek erkek olarak yetiştirilmeli..
ama; insan olduğu da öğretilmeli..
şiddet gören insan şiddet uyguluyor...
konunu çok derin...bir çok açıdan bakmak gerekiyor..
Her şeyden önce hiç bir şeyin vaz geçilmez olduğunu öğretmeliyiz çocuklarımız ki..
Böyle bir durumda gidip öldürmesin..
Sevgimle...
efendim bu konular çok derin ve bir o kadarda çok sebeplere dayanan mevzulardır egemen güç erkek olduğu için erkek evliyken başkasına aşık olmasını kadınınki kadar yadırgamazlar niye egemen olduğu için erkek evli iken başka kadınlarla gezebilir buda tam olmasada pek ses çıkarılmaz etraftan aynısını kadın yaparsa işte o zaman bütün sülale üstüne yürürler buna benzer daha bir sürü ha bazen kadınında haksız olduğu yerler yokmudur vardır tabi kadında o kadarda masum değil hani kutlarım değerli kaleminizi saygılarımla selamlar
sareyaprak
Ama; ne hikmetse günüüzde duyduklarımıza gördüklerimize şaşırıyoruz..
Çok sıra dışı olaylar duyuyorum..
Eskiden de bunlar vardı..şimdi de var..
Günümüzde insan sayısı arttığından olayları çeşidi de arttı..
Karışık ve içinden çıkılmaz bir konu....
Selamlar...
irdelenmesi gereken önemli bir konu.Lakin çok kaba sesler çıkar bu konuda.
eline sağlık.Görüşlerinize katılıyorum.
sareyaprak
zaten devamını yazmayacağım..
içinden çıkılmaz bir konu..
Saygılar...
Konu bilindik olsa da dile getirilmesin de fayda var. Yoksa bu cinayetlerin önü alınmayacak:(
Kanayan yaraya parmak bastığın için teşekkürler Sare.
çok sevgimle.
sareyaprak
Bir çok hafifletici nedenler ortaya çıkıyor..
Çok karışık bir konu...
Sevgimle...
İlginç bir konu...
Beni de ziyadesiyle rahatsız eden konu...
Her türlü işlemde acı çeken kadınlar oluyor...
Boşuna kitaptan, dinden söz etmesinler. Ben de okuyorum kitabımızı...
Kuran'ın hiçbir yerinde erkeğe ayrıcalık tanınmıyor zina suçlarında.
Her ikisine de 100 değnek v.s. diyor...
Recim ise Kuran'da yok. Hadislerde de...
Hal böyle iken zaman zaman görüntüleri bizlere ulaşıyor recim cezasının...
Ama ne hikmetse hep kadınlara uygulanışını görüyoruz...
Sanki kadın zinayı yalnız yaptı...
Erkek mi...
Nasılsa kadın kuyruk sallamıştır deyip yırtıyor.
sareyaprak
Yani kısaca kadın olmak gerçekten de çok zor..
Güçlü taraf haklı olan oluyor..yani erkekler...
Oysa kadın olmadan erkek bir hiç...
Saygılar selamlar...