- 1688 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
BİR GÜLDE BENDEN!
BİR GÜLDE BENDEN
Dünya, yeryüzünün yaratılışından bu yana bir nizam ve intizam içinde dönmekte ve üzerinde yaşayan, bulunan her şeyi ile denge olmaya devam etmektedir.
Allah’ın ilk insanı aynı zamanda peygamber olarak yaratması, insanoğlunun acemiliğini ve çaresizliğini önlemiştir. Çünkü Allah’ın peygamberleri, dönemlerinin en bilgili kişileridir. Ümmetlerinin zamanında meydana gelecek gelişmeleri de içine alabilecek bilgi ve ileri görüşlülük imkânı da verilmiştir. Aynı zamanda insanı insan yapan değerlerin hepsini taşımış ve yaşamışlardır. Bizim tarih sahnesinde incelediğimiz insanlık dışı olay ve görüntüler Allah’ın peygamberlerinin sözlerini dinlemeyen, karşı çıkan topluluk ve insanların manzaralarıdır.(Nuh a.s. dinlemeyen kavminin, Lut a.s. dinlemeyen kavminin, Salih a.s. dinlemeyen kavminin sonları gibi.)
Peygamber: Allah tarafından seçilen (gönderilen),Allah’ın emir ve yasaklarını insanlara anlatan, örnek olan, yaşayan, yaşatmaya çalışan, akıllı, zeki, hatip, günahsız, lider ve komutan kişilere denir. Peygamberlik isteyerek elde edilecek bir makam değildir. Peygamberlik altın zincirinin ilk halkası Hz. Âdem (a.s.) son halkası bizim peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) dir.
Peygamberimizin dünyaya geldiği yer ve zamana bakarsak insanlığın acınacak halini görmüş oluruz. Allah’ın unutulduğu ve Allah inancının kaybolduğu zamanlarda, insanlar kendilerini bile tanımamışlar, kaba tabirle azmışlardır.
Peygamber Efendimiz son peygamber, gönderilen din olan İslam Dini son din olması nedeniyle kıyamete kadar devam edecektir. Peygamberimizin yüzü suyu hürmetine yaratılan bu dünya, insanlar için bir imtihan yeridir. Peygamberler bu imtihanları, mücadele, acı, sürgün ve ızdırap çekerek vermişlerdir. Memleketinden sürülmeyen, ızdırap ve çile çekmeyen, mücadele vermeyen peygamber yoktur. Buda ümmetlerine örnek olsun diye anlatılmaktadır. Onlar peygamber olmalarına rağmen Allah için, din için, davaları için çok acı çekmişlerdir. Peygamberimiz Hz. Ali’ye:
-“Ya Ali! Bırak dünya onların olsun, ahiret bize yeter.” Demiştir.
Peygamberimizin dönemine bütün insanlık muhtaç. İslam âlemi de özlem içindedir. Çünkü o dönem asrısaadet veya gül dönemidir.
O büyük Peygamberin doğum gününü içine alan haftaya “KUTLU DOĞUM HAFTASI” diyoruz. Bu haftanın bu sene (14–20 Nisan) tarihleri arasında kutlanacağı açıklandı. Bütün Müslümanlar olarak bu haftayı dua ve gözyaşlarımızla kutluyoruz. Dünyanın ona muhtaçlığı ve özlemi bir kez daha yürekleri yakıyor. Bu yakma insan olan, fani olan Peygambersiz yaşayamama değil, onun getirdiği güzel dini hayatımızda uygulayamamaktan. Keşke o dönemleri yaşayabilsek! Keşke o dönemleri bir kere daha oluşturabilsek!
İnşallah bu hafta dolayısıyla Müslüman dünyasının dualarıyla bazı şeyler değişir de dünya rahat eder.”KUTLU DOĞUM HAFTASI” Bütün İslam âlemine kutlu olsun. Bütün dünyaya mutluluk, bereket, inanç, sağlık ve barış getirsin.
Peygamberimizin sembolü olan gül, bu haftanın da sembolü olmuştur. Dost ve arkadaşlarımıza bir gül de siz verin. Unutmayın ki: “Ameller niyetlere göredir.”
Biz elimizdeki değerlerin kıymetlerini bilmiyoruz. Allah bizi Peygamberler Peygamberine ümmet yapmış, biz hala mutlu değiliz. Biz nasıl bir Peygamberin ümmeti olduğumuzu bilmiyoruz. Biz Peygamberimizi tanımıyoruz. İnsan ilişkilerimiz iyi değil. Birbirimize zarar veriyoruz. Barış, cömertlik, çalışma, okuma, hoşgörü, anne, baba, vatan, hürriyet, din kitap, peygamber sevgileri bizde yok. Çünkü: Tanımıyoruz, okumuyoruz, uygulamıyoruz. Peygamberimiz bir Hadis-i Şeriflerinde:
-“Müslüman, diğer Müslümanların elinden, dilinden ve bütün azalarından emin olduğu kişidir.” Buyurmaktadır.
Hiç olmazsa bu hafta münasebetiyle kendimizi, Peygamberimizi, Dinimizi anlayalım. Anladıklarımızı uygulayalım. Hayat tarzımızı değiştirelim.
Bakınız araştıran, öğrenen, anlayan insan ne diyor: Alman yazar şair Goethe’nin Divanı Peygamber Gazeli:
“Hz. Muhammet’e ve Allah’ın rahmet ve
Muhabbetini vermesinden
Ve üstün tutmasından
Eğer bir kimse rahatsız oluyorsa
Evinin damına
Sağlam bir ip bağlayıp
Onu taşıyacağından emin olup
Kendini assın.
İşte o zaman üstündeki yükün
Hafiflediğini hissedecektir.”
Ünlü yazar Tolstoy da:
-“Muhammet her zaman Hıristiyanların üstüne çıkıyor. O insanı Allah saymıyor ve kendini de Allah ile bir tutmuyor. Müslümanların Allah’ta başka ilahı yoktur ve Muhammed onun peygamberidir. Burada hiçbir muamma ve sır yoktur.”
Bizim Peygamberimizi anmamız, sevmemiz, yüceltmemiz onun yolundan gitmekle olur. Allah bu ölümlü dünyada örnek olarak gönderdiği peygamberlerini örnek alan, onun yolundan giden, onu seven insanlardan eylesin. Dünyada sevgisinden, ahirette şefaatinden mahrum etmesin. Peygamberimizin bir hadisi Şerifi ile Peygamberler Peygamberini tam anlatamadan veda ediyorum.
-“Kişi sevdiği ile beraberdir.”
Muhabbetle…
[email protected]
osmanlıhaber
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.