ÖLÜM VAR!..
Ölüm var!..
Yalanım yok. Çoğalırken eksiliyoruz.
Eksilirken kayboluyoruz.
Kaybolurken tekrar doğuyoruz.
Yaşamak geniş bir çerçeve.
Aşk gibi.
Şiir gibi yelpazesi baya çok.
Anlayana.
Kavrayana ölüm bile az gelir.
Ama nerede öyle biri?..
***
Ölüm var!..
Hiçbir canlı ölümsüz kalamıyor.
En zengini de, en fakiri de eceli geldiğinde göçüyor aramızdan.
Bu ölüm ansızın da geliyor, geç de uğruyor. El vaktini sadece Allah biliyor.
Azrail Efendi’ye ne zaman emir verilse ölüm yerine getiriliyor hemen.
Zaten hemencecik oluveriyor her şey. Herkes farkında değil ancak yaşamak da göz açıp kapamak kadar kısadır.
Farkında olana ne mutlu. Farkı fark edene de ne mutlu. Ne mutlu...
***
Ölüm var!..
Mal mülk kimseye kalmıyor. Ordular ülkeler el değiştiriyor.
Sırası gelen, hizmeti tamamlanan elveda diyor. Veda etmek zorunda kalıyor. Başka seçeneği yok. Başka hamlesi yok. Başka nefesi yok.
Bazen beklenmedik bir zamanda, bazen bile bile ölüme atlıyoruz. Ölüme merhaba demek her cana nasip olacak bir gün. Bu doğru. Bu asırlardır herkesin kabullendiği bir gerçek.
Kurtuluş yok. Ölüme dair kurtuluş yok. Saklanmak nafile. Çırpınmak, boş kürek çekmek...
***
Evet ölüm var!..
Her şeyin bir an var olduğu gibi, ölüm de bir kere selam verecektir nefes alana.
Ses edenin, gürültü yapanın, mülayim olanın, şair takılanın, politika yapanın, çobanın, şarkının, dünyanın parasını cebine indiren futbolcunun başına ölüm konacak bir dem.
O dem haklılığını koruyor, zamanı geldiğinde kullanmak için.
Ölüm, iyi ki varsın. Seni seviyorum!..
Mehmet Selim ÇİÇEK
13 Nisan 2013, Kızıltepe
YORUMLAR
Aynen yazdığınız gibi, Selim Bey. Ölüm öyle bir gerçek ki, hiç bir yaratılmış kaçamıyor. nasıl yaşarsak, ne kadar yaşarsak yaşayalım, hayat çizgisi varıp ölüme dayanacak. Azrail'le olan randevu, iptal edilemeyecek, bir an bile geciktirilemeyecek olan cinsten. Yine de pek çoğumuz (sözüm, genelde olduğu gibi, öncelikle kendime) bu gerçeğin tek istisnasının kendimiz olduğu gibi bir yaşantıya devamdayız.
Tebrik ve teşekkür ediyorum, bu güzel yazı için.
Selâm ile.