6
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
2365
Okunma


Her şeye rağmen Turuncu Tren istasyonda beklemek;
Beklemek müthiş eğer sevdiğin gelecekse az sonra
Senin titreyişini yüreğimde hissediyorum
Çünkü ben de çok üşüdüm sağanak yağmurlar altında
Nerde okyanus gözlerin, nerde o dudaklarındaki kirazlar?
Sessiz bir rüzgâr alır beni, götürür düşlerine...
Ah be güzel çocuk(luk)/ seni ne çabuk unuttuk!
Martıların telaşı; grileşmeden yetişelim gemiye
Aynı bulutlara uzanıyoruz fakat ellerimiz çitli
Sınırı yoktur düşlerin;
Sen beyaz oluyorsun ben gökyüzü mavin...
…
Tekillerden oluşan kaos; Çoğul eksik bir dünyada… yız.
Tüm sevgi kelimelerimi uğruna harcadığım; Eş ruhum dediğim bir sevgiliye...
Alaca karanlığın sessiz okşayışından şiirler yazıyorum... Senin için, kendim için ve asıl olan Özgürlüğümüz için ve köhne yüreğimdeki paslı kelepçeleri unutup karanlığın azabında kurtulmak için...
Sevgi girsin, aşk girsin diye yürek dehlizlerimden ölümü savmak; seni yaşamak için ölümü unutmaya kalkıyorum. İhanet çizgilerini siliyorum bir bir görünüm haritalarımdan, senli olmak için kelimelerim nagehan anlamlaşırken bir başka bir yanım aşkınla güneşleniyor, günceleniyor.
Şiirlere değer olmak hafif bir bakışınla; denk olmaktır hayata, beni başkarakter yapan; aslı seninle örgeleşen/imgeleşen sonsuz bir masalın yoksul kahramanıydım. Yoksulluk değil miydi "imkânsızlık" çat kapı önümüze sunan?
Bir ölen aşktan sonra bir diğeri olmayacak demiştim hala olmadı ve olmayacak da: Aşk sadakat ister ve önemseme ve sonunda yalnızlığa komprador olsa da aşk; acıyı hissetmek gerek diye düşünüyorum
Deli yanım itilgen olsa da asiliğimdendi ve aşkında kendimi yarım hissetmemek içindi. Tüm bu hayatla mücadelem mutluluğun izlek penceresinden görünmekti. Şimdi uykusuzum belki kaç mevsimdir böyleyim, kendimi sana anlatabilmekti bu yazdığım günce/ okumana anlamsız düşse de...
Boca ederken tüm bu nesirlerimi, istemesem de ELVEDA demenin vakti bir akrepsiz yelkovan’ın çentikleri arasında görüyorum. Elveda deyip, sonsuz güneşliğin öbür adı olan Sevdana sarılıp ebedi bir uykuya dalıyorum...
...
ines muroyives