- 536 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
çağlar seni dinlemiyorum..!
çağlar tahtada birşeyler anlatıyor çağlar dediğime bakmayın bi hoca kendisi..
"the final modifier" diye birşeyler işliyoruz, birşeyleri override edemeyeceğimizden bahsediyor bu classta..ah bu metotlar classlar extendler ve hashcodelar..öğretim dilimizin saçmalığı üzerine kafa yorarken, sıkıldım ve popüler kültür saçmalıklarının en orta yerine bi oba kurdum..arada çağların gözünün içine bakıyorum ve sonra kuvvetle girişiyorum klavyeye, herkes program yazdığımı sanıyor..
oysa bugün program yazamayacak kadar mutsuzum..ki mutsuz olmadığımda program yazmam, kafamın karışıklığı cümlelerimin ırzına geçti, kusura bakma seni bunlara maruz bırakmak istemezdim..
miyobim hayli ilerlemiş olmalı, arada baş ağrısı bile yapıyor..
yaklaşık yarım saat önce bi seminerden çıktım, hepimiz çok para kazanan büyük insanlar olacağız ya, bugün saygı çerçevesinde etkinliklere katılıyoruz..altı üstü kıçı kırık bi sertifika için baygınlıklar geçirerek yaşlı amcamların eskimiş söylemlerini dinliyoruz..
oysa dışarda hayat var..
ford otosanın, lanet olsun reklam yapıyorum, bilmem ne müdürü, şaşırtıcıdır genel müdürlerde pek alışılagelmeyen bi tebessümle, bize mesleğin inceliklerinden bahsetti, oysa o orada konuşurken ve biz de anlamsız kafa sallamalarla tasdik ederken söylediklerini, dışarda yağmur yağıyordu. bir kez bile birlikte toprak kokusunu ,içimize çekmemişken, insan kaynakları departmanına adaylıktan bahsetmek yalnız bana mı komik geliyor..
ege söyle..sence de öyle değil mi..
hayat akmaya devam ediyorken abstract classları öğrenmek zorunda oluşum, saçma..!ya peki, pazar günü, neydi o anımsayamıyorum şuan, mecidiköydeki caminin avlusunda tanıştığım çocuk ne olacak..
-kaça gidiyorsun ablacım?
-3A’ ya..
diyen baskül başında bekleyen burak ne olacak..
geçen gece cenaze evine giderken yine bir saçak altında tanıştığım yeni bir baskülcü, henüz 7 yaşındaki soğuktan tir tir titreyen idris ne olacak..
ben abstract modifierı öprenince bu çocuklar için oturup bi test classı mı yazacağım..
sivil toplum kim..
spor ayakkabılarımız da olmasa, statükonun arsız temsilcileri sayılmayacak mıyız..
lanet olsun..
bugün gerçekten çok mutsuzum..
çünkü dün, ,ilke kez bi cenaze defnettim..en yakın arkadaşımın babasını kaybettik..
bana birşey söyle ege..
yarın herkes topkapı mezarlığında buluşmayacak ama, yeryüzünd ebuna benzer pekçok alan var, ve bi başka mezarlıkta bizde yerlerimizi alacağız..
o zaman birileri gelip bizi modify etmeyecek öyle değil mi..
alışıldık manzaralar ısmarlanacak ahalinin gözüne ve bi imam gelip başımızda birkaç ayet zikredicek..ki o anda biz melekler ordusuyla tanışma kokteylinde olucaz..ruhumuz yani..
ege,
sakinleştirici olmasaydı ya..
neyse.
yanımda iki arkadaşım var şimdi..çağları dinliyorlar, çok lazım!bi de elele tutuşmuşlar, tuttuğun elin kokusunu duyamıyorsun temasın ne lüzumu var!
bu insanalrın aşk algılarına şaşıyorum..
kötü haber..
şarjım bitti..ve benden haber bekleyen birçok insan var şuan..önemli insanız vesselam, insanlar toplu tuvalete gidecekken bile organize olmaya dikkat ediyorlar..
bu özgüvensizlik küçükken çişe tutan annelerinden yadigar..
karnım aç, sıcak çikolata da istiyor nefsim, fakat tek bir banknotum bile yok..
iki tane bozuk param var..onalrı da yanımdan ayırmak istemiyorum..lanet olsun ne kadar da materyalist gözüktüm bi an..
ege,
sen anladın..
allahtan belediye bi güzellik yapıp akbil lütfetti..o da olmasa..
neyse,
biraz da gazete okuyayım şu ders bitmeden..bu soğuk ruhların yüzlerini görmeye tahammülüm yok..
buraklar idrisler "ne kadar verirsen abla.." diyorlarken, insanlığın geri kalanına olan kırılmışlığım hep var olacak..
şöyle yapalım..
bi gün durakta otobüs beklerken tellendirdiğimiz sigaramızın izmaritini yere atmayalım, belediye duraktaki izmaritleri süpürmekle görevli amcalara maaştan tasarruf etseydi, o paralarla belki bi gün burak ve idrislerle sinemaya giderdik..
saçma bakışlarla monitörüme bakıyorlar, sanki ne ima ettiğimi algılayacaklar da..(isim veremiyorum şuan, hemen yanımdalar çünkü..)
yamur susar ve gider..