- 498 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
YORMAKMIDIR ÖYKÜLER HIZLA
Son yüzleşmesi önüne iki sevgili bırakmıştı Berkant’ın.Eski bir umudu Aydan karışıklığın yolu Elif ve birde kendi sorunları.İçini emen fakat anlatamadığı kahırlar...
Hangi yüzlerini açmalıydı doğruyu bulabilmesi için.Son Aydan’ın kapıyı vurup çıkmasından sonra peşinden koşmamış direkt kendini yatağa atmıştı.Aynı görüntü yine gelmişti söz geçiremediği benliği,özgürlük diye çırpınan düşünde ki benliği.İki Berkant ve iki sevgili.Düşüncelerinin önüne geçmeliydi, geleceğe bakabilmek için.Boşluğun verdiği en güzel haz bu diye düşünde.Hareketlerine anlam vermek.
Kendi kendine konuşmaya başladı.Geceleri yazarken ‘de kendi kendine konuşurdu hem gerçekçiydi böylesi hem ‘de yalnızlığı unutmak. Kalkıp Ruhi abiye doğru yola çıktı.Yolun yarısına geldiğinde tıkandı ve Selimiye camiinde ki banklardan birine oturdu.Daha fazla gidemeyecekti,durumu anladığında telefon edip Ruhi abiyi oraya çağırdı.
‘Solgunum biraz abi.(o alışık olduğu susarken el hareketlerinle bazen’de garip kol hareketleriyle durumunu hissettirdi..Bilmiyorum ikiside sözlere gelemiyor.Yani hiçbir şey (kol hareketleri devam eder).Buyum ben geldim işte yeniden o dünyaya asi ve acılarla bakan ben.Hayır abi isyan değil yaptığım mutluluk iyi gelmiyor.Her yönüyle etkiliyor beni.Duruşum,konuşmalar...
Berkant sende yetenek var fakat olgunlaşman için acıdan geçmen gerekir.İstediğin bu öyle değilmi...!Fakat bu iş sezgiliyle değil gerçek hayatın içine girerek olmalı.Bunlar ileride sana kalp güzelliği yani unutmamayı sağlar.Şu insanlara bak ,ordu evinin önündeki dilenciye,eski camii’nin orada ki ud çalana.O ud çalan yetenekliydi senin yaşındayken ki halen öyle.Keşfettiler onu.Televizyona çıktı çok etkileyiciydi iş teklifi yağıyordu.Sonra ne oldu biliyormusun,ablasının eşini vurdu.İşte sonu...
Ben sana bunu niye söylüyorum...!
’...............................................’
’...............................................’
’...............................................’
’...............................................’
Sen yine sev...Hadi şimdi meriç’e gidelim.
BÜLENT YALÇINKAYA