- 517 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Şahid-i Zûr
ŞAHİD-İ ZÛR
Şahit; bir olayı,bir olguyu görendir.Tanıyandır.Tanıktır. Peki“Yalancı şahit” nasıl oluyor? Şöyle oluyor:Görmediği,bilmediği halde bildi görünüyor.Hemi de “Eşhedü billah” çekerek.Bu da şahidin yalancısı: Şahid-i zûr...
“Yalancı şahit” birbirini iten iki sözcükle yapılmış bir tamlama.Sıfat tamlaması.Şahit Arapça şuhud’dan geliyor.Şehadet eden manasına.Yalancı da malum, bile bile doğru söylemeyendir.
Çözümü kolay olan olaylar için “İsbatlı,şahitli” tabiri kullanılır.”İsbatlı,şahitli” olmayanların çözümü zordur.Bu gibi vakalarda “Şahid-i zûr” devreye girer.Efendim “Şahid-i zûr”luk zor zanaattır.
Bazıları bu vadide ün salmıştır.Önce Yozgat Tesellemeleri’nden bir alıntı yapalım:” Köyün birinde birinin kavağını keserler.Kavağın sahibi birinden şüphelenir.Ama ortada delil yoktur ki mahkemeye versin.Mahkemenin yolunu bilen,bu kapıdan girip şu kapıdan çıkan biri vardır ki o da Tonge Memed’dir.Hem akıl verir hem de avukat gibidir.İyi şahitlik yapar.(Adamcağız) gidip Tonge Memed’in kapısını çalar.Çalar ama Tonge Memed’in kucağına düşmüş olur.Bakalım ne pazarlık yapacak:
--Beş yüz lira verirsen baltanın sesini duydum derim.Bin lira verirsen hapapa (Hapa hap,yüz yüze,suçüstü) yakaladım derim.” (*)
Sıkı pazarlıkçı Tonge Memed.Yaş tahtaya basmıyor.Şahid-i zûrluğu eline yüzüne bulaştırmıyor. Hem de ne kadar para, o kadar köfte...Temiz iş yapıyor vesselam!
Horanlı (Ovakent) Deli Kazım da bu işleri iyi bilirdi.Bizim köyden evliydi.Eniştemizdi. Horan’da kavga dövüş eksik olmaz.Çoğu kez karakolluk,mahkemelik olur Horanlılar.Deli Kazım, bu gibi hallerde aranan isimdir.Sağlam şahittir! Olayı görmüş müdür? Canım yalan söyleyecek değil ya koskoca adam...Görmüştür helbet.Boğazlıyan Adliyesi’nde hakiminden tut,mübaşirine kadar herkes tanır Deli Kazım’ı.Çünkü bir ayağı mahkemededir.Mahkemenin yolunu yordamını,usulünü erkanını pekala bilir.Hem öyle konuşur ki değme avukatlara taş çıkarır.
Rivayet edilir ki bir gün Deli Kazım çifte gidiyor.Çifti çubuğu hazırlamış.Tohumu torbayı yüklemiş arabaya.Evden ayrılmadan önce eşi Merziga bacıya sıkı sıkı tembih ediyor:
“Bak avrat! Köyde bir vukuat olursa beni şahit yazdır.Sakın unutma ha!..”
....................
(*)Yozgat Tesellemeleri
Habib Coşkunsoy,2012
s.12
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.