GARİP CEMO 2
Yetimler ağlayınca gökteki melekler de ağlarmış.Cemo annesinin hayaliyle sukuna erince ağlamayı bırakır.Yol boyunca annesini unutmamak için tekrar tekrar hayal eder rüyasını.Dediği sözleri bir bir kafasına yazar’’Üzülme Cemom sen çok temiz kalplisin Allah sana yardım edecektir,sen çok mutlu olacaksın üzülme’’.Annesinin söylediklerini unutacağından korkar .Başka ne demişti annem diye gerilir durur.’’Cemom üzülme dedi,saçlarımı okşadı,çiçek topladık ,koştuk sarıldık annemle sonra sen iyisin Allah yardım edecek ,mutlu olacaksın dedi’’ diye tekrarlayarak yolları aşar.Ara sıra koyunlara bağırır ‘’Benimde annem var ,yanımda olmasa da ağacın kovuğundan çıktım bellemeyin ha’’ diye.Koyunlara rüyalarını anlatır.Çok sevdiği koyunu Yaren e :’’Annen olmak ne güzelmiş yaren ,annem saçlarımı okşadı ,öptü beni,sesi öyle güzeldi ki,sıcacıktı annem,bağrına bastı beni,o an bulutlarda yatıyordum sanki,Yaren beni dinliyor musun?’’ dedikçe Yaren meleyip durur.Yol bitmek bilmez,yayla çok uzak bir yerdir.Tabiri caizse çocuğun sümüğü donar burnunda.Sonunda eve varır.Bitkin perişan ,donmuş bir halde.Bahçede olan üvey annesi gelirken görür ve’’Köpeği an deyneğini hazırla ,niye geldin lan daha dün gittin ‘’ der.Der de biter mi?Söylenir durur.Cemo bir kelime dahi etmez yığılıverir.Gözlerini açtığında kendini evin girişindeki tahta divanda bulur.Cemo nun üstü başı pis olduğundan içeri bile götürüp yatırmamıştırlar.Şimdi sorarım size annen olmaması mı kötü,yoksa baban olmaması mı?Sizi bilmem ama ben gördüm ki anne olmazsa baba hava civa.Karısının Cemoyu kötü bir yerde yatırdığını bile fark etmez Fevzi ağa.Annesi olsaydı öyle mi olurdu?Sobanın yanında ,yataklarda yatırmaz mıydı?
Cemo ya hakaretlerin sonu gelmez.Fevzi ağa da çıtını çıkarmaz tabi.Nedendir,belki bakar ki bundan başka kadın yok bana,iyi kötü eve bakar.
Cemile ağabeyine kavuşmanın sevincini yaşar.Beraber çok da oturup konuşamazlar.Sarılsalar dalga konusu olur ,dertleşseler öyle.Zaten sürekli iş başında olan çocuklara birbirlerine yaklaşınca daha çok iş koyarlar.Nedendir demeyin, domuzluktan tabiî ki.İstemezler iki kardeş mutlu olsun dertleşsinler.Belki de bizim arkamızdan konuşup bize karşı bilenmesinler ister ,kırarlar bu durumu akıllarınca.
Evde çektikleri sefalet ayyuka çıkınca teyzelerine kaçar iki kardeş.Teyzeleri ağlayarak onlara bakar ,sever,banyo yaptırır,yedirir ,içirir.Ama durur mu Fevzi köpeği,gurur yapar gelip gelip alır götürür evine.Çocuklar sürekli kaçınca artık Cemo da delikanlı olunca artık karışamazlar.Cemo kötü işler yapan bir delikanlı olur.At vurur ,köpek asar.Zalimin yanında zulüm görmenin sonucu mudur bilinmez.
Zulüm gören zulmeder.Cemo da durmaz.Hayata olan hırsı,nefreti sebep olur belki de.Cemile onun gibi baskı yapıp ,inat edip teyzesine gelemez.Baskı ve tehditlere inanır garip.Babasının gelip seni vurur alır götürürüm der Fevzi.Çok sevdiğinden değil ha,köylü kızına bakmıyor der ayıplar diye.Evde karısının köpeği olur zavallı Cemile ,ve bir ordu ablanın.
Erkekler kurtuluyor da kızlar kurtulamıyor zulümden.Cemo delikanlı olunca iş biter.Biter ama sınırlı biter.Babası uzaktan da olsa karışır durur işine.Anlar ki olmayacak ,alır başını şehre çalışmaya gider.
Yıllar sonra köye döndüğünde bir kızla tanışır.Köye daha çıkmadan bozuk yollardan inip itikledikleri minibüstedir bu kız.Görür görmez aşık olur.Minibüs bir yere kadar gelir ve durur.Şoför ‘’Artık tabana kuvvet,yol çok bozuk gerisini yürüyeceksiniz ‘’der.Zor yollardan geçerler.Yolda beğendiği kızın ,derenin bozduğu yolu geçmesine yardım eder,elini tutar.
Kim olduğunu öğrenir ve yazar kafasının bir köşesine.Cemo babasının evine gider.Kız kardeşi atılır ağabey diye.Büyümüş koca bir kız olmuştur Cemile.Cemo yıllar sonra her şeyi bir kenara attığını zanneder.Fakat atamamıştır.Onların içinde kardeşine sahip çıkıp sarılmaz.Cemile hayal kırıklığına uğrar.Cemile için kötü günler başlar.Karşısında gelince kendisini alıp uçacak ona acılarını unutturacak bir abi bulacağını zannederken tam tersi olur.Bu Cem onun ezikliğinden kaynaklanır.Cemile abisini hep uzaktan kırıklığıyla sever yinede.Cemo kardeşine neden sarılamaz,sahip çıkamaz?
Bu ilk anda çok kızdığımız bir şey olup sebebini araştırınca içimiz burkulur.Evde kardeşine yanaşınca hep alay konusu olmuşlardır.Bazı şeyleri unutmak kolaydır fakat aşağılanma ve ayıplamalar çocuk yaşta başlamışsa kemikleşen bir etkilenme olur.Cemile olgunlaştıkça bu durumu anlar ve abisine üzülür.
Cemo her şeyi bir kenara bırakır ve beğendiği kızın peşine düşer.Bu kızın da kaderi Cemo nunkinden iyi değildir.Babası altı çocuk üzerine evlenmiş bir adamdır.Cemo nun babası gibi zalim değildir,duygusal ve çok yumuşak mizaçlı biridir.Cemo bu aile hakkında bilgi almaya başlar.Kızın adı Dila dır.Kolu kırıldığı için köy işlerinde çalışamaz haldedir ve bu şekilde köye gelin olamayacağını anlayan babası okumayı çok isteyen kızanın okumasına razı olur.Dila köyde ilk okuyan va çalışan kız olmanın bütün zorluklarını yaşar.Onun okuma aşkı da annesini rahat ettirme uğruna başlar.Babasının diğer karısını annesinin sürekli görüp üzülmesinden dolayı ilk maaşıyla evi ikiye böldürür.Kardeşlerinin hepsini çok seven Dila hiç birini diğerinden ayırmaz.Fakat annesinin de sürekli kumasıyla aynı evde oturmasına razı olmaz.Dila görüntüde bir papatya kadar güzel ve narindir.Hayat onu da feleğin çemberinden geçirmiş ve çok güçlü kılmıştır.
Cemo ve Dila tanışır ve evlenmeye karar verirler.Zorluklarla bir ev kurarlar.Dila ve Cemo ilk çaylarını teneke bir kutuda demlerler,bu uzun bir süre böyle gider.İkiside fakirliğe alışık olunca sorun olmaz.Şimdiki gibi tamtakır bir eve giremezler elbette ki.Dila güçlü bir kadındır ,çalışır kazanır.Cemo da çalışır ve iyi bir noktaya gelirler.
Dila köye gitmek ister ama Cemo yanaşmaz.Dila ısrar eder Cem onun bu ezikliğini yenmesini ister.Nihayet köye giderler.Dila Cem onun ailesiyle tanışır.Babasının evinde kalmaları için ısrar eder Cemoya.Bir gün köye getirdiği gazeteyi açmış okurken Fevzi ağa kıpkırmızı olur.Oflar puflar Dila anlamaz.Fevzi ağa sert bir uslupla’’Ben gazete okuyan karıya sinir olurum ,en zıt olduğum şeydir’’ der.Dila psikolojik baskılar adlına girmeyen yiğit bir kadındır.Fevzi ağanın yanında gazete okumak ha!Köyde zaten gazetenin bile bulunmadığı bir dönemdir.Fevzi ağa karşısındaki gelini ezdiği,dövdüğü kadınlara benzetince olanlar olur.Dila gülümseyerek cevap verir.’’Sen kadın mı gördün ki hayatında birde gazete okuyanını göreceksin’’ der.Fevzi ağa afallar.Hayatında kimseden böyle hakaret duymamıştır.Karşısındaki kadının tahatlığı,cesareti ve hazır cevaplığı onu şok eder.Fevzi ağanın yaşadığı şoku gören Dila devamla bu ihtiyara’’Bak neler yazıyor der ve ilginç birkaç haber okur’’.Fevzi ağanın hoşuna gider.Öyle ki o durunca ne olmuş ,devam etsene der.Bu uyanık ve akıllı gelin Fevzi ağaya kendini öyle bir sevdirir ki.Fevzi ağa her gün ona ilçeden gazete siparişi verir ve kendine okutturur.Hasta olunca Fevzi ağaya bakar.Yıllardır oğluyla ilişkisi olmayan bu adamı zorla evine çağırır.Cemo Fevzi ağayı evinde görünce garip olur.Eşine onu eve getirmemesini söyler.Fakat Dila bütün bunları unutması gerektiğini ve bu yaşlı adamla ilgilenmesini,yarın bir günde babasına bakmazsa çocuklarının Cemoya bakmayacağını söyler .Cemo ya babasının yaptıklarının kendi günahları olduğunu,onlarda aynı şeyi yaparsa yaptıklarının kendi günahları olacağını hatırlatır.
Dila herkesin sevdiği çok farklı bir kadındır.Çok yardımsever olan bu kadın Cemoyu ve çevresindekileri tatlı bir sertle yönetir.Yaşlı ve tecrübeli olgun bir kadın gibidir bu genç ve güzel hanım.Girdiği her yerde dargınları barıştırır ,hastalara şifa dağıtır.Köy kızlarına konserve reçel ,çiek yapımı ,elişleri öğretir.Bir anda bütün köyün sevgilisi olur.Herkes ona güvenir dertleşir ,yardım ister.
Cemo nun acı günleri geride kalır.Öyle bir kadınla evlenmiştir ki ,annesinin rüyasında dedikleri gelir aklına’’Cemom sen çok temiz kalplisin Allah seni koruyacaktır ,sen çok mutlu olacaksın,acılar geride kalacak,hepsi hatıra olacak,Allah yetimin koruyucusudur’’dediği hep aklındadır,yaşadıkça da demek ki annem doğru söylüyordu diye düşünür.
Cemo babası evine gelince gerilir hiç istemez ,uzak durur.Bunu fark eden Dila zamanla konuşturur onları ama hoş geldin baba ,ne haber den öteye bir türlü geçemez.Babasına olan kini hep devam eder.
Fevzi ağa her hasta olunca Dila hiç düşünmeden koşar.Yılların verdiği kibir ve zalimlikten kalan alışkanlıklarla Fevzi canla başla kendisiyle ilgilenen gelinine bağırır.Fakat Dila öyle bir kadındır ki hiç takmaz görev bilir ve bu yaşlı insana ezilmeden cevabını da vererek bakar.Onların iletişimini bir görseydiniz şaşardınız.Kim duysa bırakır giderdi Fevzi ağayı.Dila öyle yapmadı .Fevzi ağa Dilanın annesine küfür ederken bile Dila ,ölmüş annesi için Annemin yanına git deyip terli sırtına bezi zorla soktu.Gerçekten farklı bir kadındı .Kimsenin yumuşatamadığı bu zalim ağayı muma çevirmişti Dila.
Fevzi ağa onsuz hiçbir şey yapamıyordu.Evdekiler Fevzi ağadan korkup sen gir yanına bize kızar diyorlardı, hasta olunca ağa.Dila ya güveni sonsuzdu Fevzi ağanın .Doktora gitmelisin deyince.zorla hazırlasa da götürebiliyordu,evdekiler bir milim yerinden oynatamazken.
Cemo bütün bunların dışında kalmıştı.Babasını istemiyor zorla peşlerine takan hanımına kızıyordu.Artık babasını ve eşini serbest bırakmış fakat kendi babasından uzak duruyordu.
Dünya ne zalimler görmüş daha niceleri gelecektir!
Fevzi ağayı eve gelen bir gelin sonunda teslim almıştır.O yinede alttan alttan zulmüne,kaba davranışlarına,bağırıp çağırmalarına devam etmiştir ama Dilanın yanında değil.Dila gelince güldüğü çok görülmeyen Fevzi ağanın dişleri görülmeye başlanmıştır.
Cemile ise ahlaklı iyi bir gençle evlenir.Evlendikten sonra kendi hayatına gömülür.Evİnden çok çıkıp mahalleye bile gitmez.Babasının evine bayramdan bayrama kendini zorlayarak gider.Bu arada Dila Cemileyle de dost olur her türlü ihtiyacını karşılar.Abisinden hayatında görmediği ilgi ve sevgiyi yengesinden görür.Cemile her zaman yengesinin desteğini ve alakasıyla karşılaşır.Memur olan ve iyi para kazanan Dila Cemilye ne eksiği varsa alır,her köye giderken elleri kolları dolu Cemilenin yanına gider.
Cemo nun bir hatası daha vardır ki Cemileye hiç sıcak davranmaz.Yetim büyümek zordur ama birde yetim olup yanında başka ezici unsurların olması daha zordur herhalde.
Cemo dağdan inerken sürekli annesinin rüyalarını düşünür unutmamak için .Fakat en önemlisini unutur.’’Kardeşine sahip çık oğlum ‘’der rüyada annesi, bunu bir türlü hatırlamaz .Acaba yapamayacağı şeyi mi siler beyin,unutmak istediğini kimbilir!
Cemo nun çocukları büyür.Halalarını çok severler.bulunca yapışırlar hala diye eteğine.Cemile de onları çok sever.Dila nın tek başaramadığı iki kardeşi sarmaş dolaş görmektir.Kocasının ailesinde önemli bir yeri olan Dila bütün köyü değiştirir,çünkü çok etkili bir kadındır.
Cemo annesinin dediği gibi çok mutlu olmuştur .Hayat boyu kendini mutlu eden ,sahip çıkan ,anne misali bir eş bulmuştur .Halen daha Cemo nun ağrıyan bacağına bir anne şefkati ve sıcaklığıyla doktor tavsiyesiyle , her gün beş kez soğuk bez sarmakta ve zorla ilaçlarını içirmekte Dila hanım.
Yetimin koruyucusu mevladır.Aldıklarını öyle bir geri verir ki bir gün siz bile şaşırırsınız!
Bulunduğu yeri cennete çeviren bir kadın o.
YORUMLAR
Yürükçü
Babasını 3 yaşında iken kaybetmiş ve bu sevgiyi hiç tadamamış biri olarak tespitinize katılıyorum. Anne mi? Baba mı? Annem şefkatli kolları ile her zaman sarıp sarmaladı beni. Kimseye ezdirmedi. 24 yaşında dul kalmış güzel bir kadın olmasına rağmen 7 yıl evlenmedi. Sonrasında da saçımın bir teline bile zarar gelmemesi için yürekten sevdi, mücadele etti. Onun kıymetini baba olunca daha iyi anladım ve çocuklarım küçükken her zaman; "Allahım ne olur beni eşimden geriye bırakma, çocuklarım annesiz kalmasın" diye dua ettim. Ben çocuklarımı yüz üstü bırakır mıyım? Asla! ama yinede anne bambaşka... Allah kimseyi annesiz bırakmasın. Ben de annemin hikayesine "Yarım Kalan Şarkı" isimli yazımda biraz dokunmuştum. Cemo ağa ve Dila hanım'a saygılarımla,