Mükemmeliyetin Kamil Dansındayız Şulenar

• 19 Mart 2013 Salı 22:59:34

Hayrettin Taylan

İmgelerimin kedisi gibi kara bahtımın kara kışını yaza çeviren yazgı gülüsün.
-B’anar sevdana yalnızlığım.
-Şarabı sarhoş eder kaderin kendi aynası.Susar, susatır, inler, dinler tutku…

Yurdunu dün yapar, günlerini yurt.Vatanın bağrı olur sevgin.Gözlerin bayrak, sözlerin anayasa, bende kalışın yurt özlemi olur, sever yaşarız.

-Mütekamil varlığın ermişliğinde ilmi yansıklardayım.
Yüce Rabbimin sureti ve sevgisini yansıtır varlığın, sevgin, izafilerin.

-Disipline edilimiş pozitif emellerin enleminde başlar zamanım. Paralellerime yansıyan özünün tenasüpleridir. Sana sunduğum teşbihlerin tespihinde mutlak gerçeğe nitel sevilerin sıralanır.

-Sen aşkın buluşusun.Yani özümle tanıştırılmam, özümün sahibine teslimlerimi sunuştur.

Sözlerin içindesin. Gözlerin dışındasın. Bir olmaya kani, aşk olmaya manidarlık timsalisin.

-Evrensel kuramın kurlarını sundun. Gerçeğine nitel özlemler biriktirdim. Senin sıfat olmayı seçtim.Sen dünyanın en güzel, en sıcak, en içten, en aşki, mutlak gerçeğin özerk sureti, bense hakikatini adı.
-Önad olduk.

Sevginin metodolojisinde sismik temellerimiz vardı.İçimizdeki yarkabuğu temeline oturmamıştı. Yalancı öküzler hep vardı.Hep batıl inanç gibi sırtını sallayabilir, bizi yabansı depremlere teslim edebilirdi.

-Kutsal kitaplar , kendi kutsiyetlerini izahatlara sunarken, gerçek bizim kadar gerçekken, hala batıl olana kalbimiz neden teslim?
-Beni küfre sokan demlerin demlikçisi neden şeytan kanı çay sunar?
Bir insanlık nüvesiyim. Kendimle barıştığım kamil dağlarda Adem olmayı, adam kalmayı kadınlık cennetine yaşamaya karar kıldım.

İnsanın kendisi Yüce Allah’ın ustalık şekli,görüntüsü, idealizenin aynasıyken dinsel yaşantıda ritüele (şekilselliğe) gerek yok.
-Şekilsel ibadet yok. İbadet ruhen, kalben, içtenliği tümleyen temeller üstünedir.

-İbadet ,aslında içimizdeki sesli radyonun frekansından mutlak varlığın sesine ses olmaktır.İçsel olarak o’nun kanalında o’nunla konuşmaktır.

Bu öz sesin seslenişidir dualar, aminler, zikirler, teslimiyetler, takdiriler.

Yaratılanın Yaratan’a içsel tanlarını sunmasıdır.İç güzelliğinin konuşturmasıdır.Sen dualarımdasın.

-Vahdet denizindesin. Damlasın. Damla damla sana eriyişim bundandır.
*Güzelliğin aslında bir surettir. O’nun mutlak güzelliğini seninle okumak isteyişimdir.

Ve mükemmeliyetliğin sınırında muhkem olan duruşuna ütülenen sevmek gerçeğim özüm için bir şıklıktır.
-Leyla gibisin leyli gecelerime.Senin harflerinden geçtim gerçeğin aşkına.Hece hece sevdim seni.Bu sevginin mistik kokusuyla bandı ruhum sularına.
-Sen azizeydin, sen azizliğimi berrak sulara teslimiyetin timsallik aynası, gün’eşimin kadınsılık ışıltısıydın Şulenar.

-Bilinmeyenlere bilinç enerjisi yaydım.Görünmeyene görücü, olup çok boyutlu dünyanın çoktan seçmeli şıkkında seninle a)şıkkı olduk.

Ve bir’e gitmek için bütün ile bütünleşenlerin üleşeni olduk.

Bilinenlerle keşfettikçe kendimiz oluyor, seviyor, sevmenin misafirim olarak yaşanırlığa kamil kalıyoruz.

Her insanın kader kapısı açılır, dünya denilen h’ana teslim edilir.Bütün dünya nimetleri arasında iyi nimetlerle, kötü niyetler arasındaki nefsi çatışmaların sonucunda kendimize bir gelecek hazırlarız.

-Hakikat bilincinde olanlar bu dünyayla tasviri imkansız olan cennet için gereğen duruşlarda kalır, gelişir, kendine gelir.

İşte ben ulaşmanın ulu sızısıyım. İşte ben sevmenin sevi şulesiyim.