- 739 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
OLSUN
Kendime göre bir adam bulamadım gitti. Ya içelim sohbet edelim istiyorlar ya dolunayı seyretmek...
Ben birlikte rafting yapmak istiyorum. Safariye katılmak,okuma gruplarında kitap okumak... Evde kaplan yavrusu beslemek ve çadırda konaklayarak dünyayı dolaşmak... Bunları uç düşünceler olarak görenler çoğunlukta biliyorum.
Ama takım elbiseli,kravatlı iş düşkünü olmasın benim sevgilim. Deri ceketli ve biraz da serseri bakışlı olsun. Olsun da olsun... Mesela güzel gitar çalsın,şarkı söylesin. Ama türkü olmasın söyledikleri. Arabesk ise hiç dinlemesin. Danstan anlasın. Pistte karşımda kalas gibi dikilmesin.
Bir kere Fenerbahçe’den başka bir takım tutmasın. Diğer takımların maçlarında ise yabancı takım bile olsa karşı takımı tutsun; vayy benim milli duygularım var demesin. Atatürkçü olsun ve evrensel düşünsün. Hümanist olsun. Hayvanları çok sevsin,Onlar adına mitinglere katılalım.
Biraz sosyalist, biraz da liberal düşünsün. Gericilerle alakası olmasın. Sakın sakın mutaassıp olmasın.
Yıllar önce bir arkadaşım vardı.Namazında niyazında bir adamdı. Fakat işyerinin telefonlarını bedava kullanır,hatta evine bile şehirlerarası telefon bağlattırırdı. Ama komik adamdı. Bir misafirim gelmişti başka şehirden. İşyerime gelince ikiisni tanıştırmış; bak bu kız bekar,namazda dua et de imam kılıklı, dindar bir koca bulsun demiştim. O da bana; niye sadece Ona dua edeyim, sen de bekarsın, ikinize de edeyim demişti. Ben birden heyecanlanmış; aman sakın ha, illa da dua edeceksen benimkisi serseri olsun, ben dindar koca istemem diye ayağa fırlamıştım da ne çok gülmüşlerdi. Bir yandan da ikisi de:
’Tövbe tövbe! ’ diyorlardı.
Ne oluyorsa anlamadım. Herkes dindar koca ister mi? Zamanında da annem; inşallah boylu poslu, hidayete ermiş koca diye dua ederdi benim için. Ben de her seferinde istemem derdim. Baktım devam ediyor; sen al imamı, kendin niye almadın o kadar istiyordun madem diye diklenmiştim.
Bir bekçi arkadaşım vardı. Ümre’ye gidecekti. Bana dua edecek, ne istersin diye soruyor.
’Sakın hidayete ersin falan diye dua etme ha! Gerçi olmam da. ’ demiştim.
Adam bir yandan gülüyor bir yandan;
’ Ya sen yok musun ne olacak böyle? Yani öbür dünyayı da düşünmek lazım. ’ diyordu.
’ Güzel güzel, açık-saçık mis gibi elbiseler varken ne diye kapanıp bu sıcakta yanayım? Ben severim açılıp saçılmayı... ’ dedikçe nasıl da kahkahalara boğuluyordu.
İkiyüzlü davranmanın anlamı yok. Bazen görüyorum; insanları eleştirip konu din olunca radikal tepkiler verenleri... Hepsinin sevdiği,seviştiği bir sevgilisi var. Namaz kılmıyorlar,içki içiyorlar... Ama kurbana gelince mutlaka kesiyorlar bir hayvan. Üstelik dinlerine göre vacib... Bunu bile bilmiyor çoğu. Farz diye iddialaşıyorlar.İnsanlarda bir korku,bir din baskısı hakim.
Benim imaj korkum yok. Olamaz da... Öpüşmeyi,sevişmeyi seviyorsam bundan utanmam. Birisini bıçaklamıyorum ya... Birisinin hakkını yemekten utanırım ben. Ve bu bazen günlük hayatta en samimi arkadaşıma haketmediği bir ayrıcalığı tanımaksa eğer... Bu da adaletsizliktir. Yalan gibi aynı. Beyazı-siyahı olmaz.
A bu arada sevgilimin özelliklerinden bahsediyordum ya llaf karıştı: benim gibi keyfçi olsun mutlaka. İş diye ölmesin. Kedileri çok sevsin. Evdeki kedime saygı duysun. İkimizi birlikte kabul etsin. Yoksa nazik poposuna sağlam bir tekme yiyeceğini bilsin.Para ile huzur olmayacağını bilsin. Bize yetecek kadarı cebimizde olsa yüzü gülsün. En değerli hazinenin aşk olduğunu da bilsin, dünyayı ayakta tutanın aşk olduğunu da...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.