- 749 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
zamanın saati
Değiştirebilseydik her şeyi en baştan yaratma gücüne sahip olabilseydik ya da geri sarabilseydik zamanı olmak istediğimiz ana…
Ne çok değişmiş her şey, olmak istediklerimiz uğruna ne çok kaybetmişiz benlik duygumuzu. Düşünmeden aldığımız kararlar, sonunu bilmediğimiz yollar ve sonuçlarının ağırlığını kaldıramayacağımız hatalarımız…
Yetinmeyi, yetirmeyi öğrenememişiz. Hep daha fazlasını istemişiz. Birer palyaçoyu oynamışız başkalarına karşı, bazen gerçeklerden kaçıp gerçek bir palyaço yalanına biz bile inanmışız…
Su değişir mi? rengi, Berraklığı aslında değişmez ama ırmaktan akan bir su her saniye değişir. “bir nehirde iki kez yıkanmaz” sözü ne kadar güzel anlatır aslında akıp giden suyun bir hayat olduğunu…
Düşüncelere engeller koyulsaydı, kalplere zincirler takılsaydı, rüyaları görmemek için hiç uyumasaydık. Canımızı yakanı hep en ulaşılmaz yere yerleştirmeseydik, defalarca yenilmek olmasaydı…
Kaçışı yok, gidişi yok kör bir kuyu ne dibi belli ne de gökyüzüne bakan toprağa değen etrafı taş örgülerle çevrili ağzı…
Bitsin istersin, her şey dursun, zaman artık akmasın. Gidecek bir yerin yoktur oysaki sana kucak açmış onlarca insan varken sen yine yalnızsındır. Geriye dönebilecek kadar da gücün kalmamıştır… Artık yapayalnızsındır. Amaçsız, nedensiz… öylece zamanın ortasında zaman da….
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.