- 759 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Kadının Adı Yok Mu?
Kadının Adı Yok Mu?
Öğretmenimiz derdi ki; “İsim iki türlü kalıcı olur, ya çok iyi olacaksın ya da çok kötü!”
Fatma Aliye Hanım, “1891 yılında Ahmet Mithat Efendi ile birlikte Hayal ve Hakikat adlı romanı yazdı. Romanın kadın ağzından olan kısmı Fatma Aliye Hanım’ın, erkek ağzından olan kısmı Ahmet Mithat Efendi’nin kaleminden çıkmıştı. Eser, Bir kadın ve Ahmet Mithat imzasıyla yayımlandı.” Ölümünden sonra “Fatma Aliye Hanım’ın adı, Beyoğlu’nda ve Çankaya’da birer sokağa verilmiştir.
2009 yılında dolaşıma çıkan 50 Türk Liralık banknotların arka yüzünde resmi bulunmaktadır”Vikipedi
Fatma Aliye Hanımın ismini, o dönemde kitabın kapağına yazamamışlar! Eser, “Bir kadın ve Ahmet Mithat” imzasıyla yayımlanmış! Bu davranışın asıl kaynağı ne olabilir? Bir kadının ismini yazdığı romanın kapağına yazar olarak yazmamanın ne faydası var yazılırsa ne zararı var?
İnsanlık aşama kaydediyor! Kadınların geldiği noktayı göstermesi açısından bu bahsi yapıyorum yoksa başka bir derdim yok!
“Kuran’da Kim Kimdir” Abdulkadir Süphandağı & Hüseyin Kerim Ece Bu kitabı okurken Kuranda “Meryem” hariç bahsi geçen diğer kadınların da isminin olmadığını öğrendim!
Kuranda erkek isimleri geçiyor, zaten Peygamberler sayılmış ismen. Kabile isimleri de var! Ebu Leheb, malum kötülüğüyle anılır! “Hâmân”, firavunun veziri de kötüler arasında geçer!
Kuranda “Hârut ve Mârut” isimli iki melek den söz edilir; insanlara sihir öğretmişler! Sihir kötü ise neden öğretildi insanlara, bu iki melek isyankar mıydı, söz dinlemedi mi? Bu bahis de önemli burada değinmeyeceğim!
Kurandaki bahsi geçen kadınlara bir göz atalım. Bahsi geçmek başka, adı ismen geçmek başka!
Meryem, kuranda ismen geçen tek kadındır! İsa peygamberin annesi, “Meryem suresi” de var.
Aişe, Peygamber eşi, peygamber eşlerine “Ezvâc-ı tahirat” (Temiz eşler) deniyor. Bir iftiradan dolayı ayet gelir. İftira durumuyla alakalıdır, isim geçmez.
Âsiye, Musa peygamberi büyüten inançlı bir kadın. “Firavunun’un karısı” olarak anılır. İsmi geçmez!
Züleyha, Yusuf peygambere aralarında yaş farkı olmasına rağmen ve evli bir kadın olmasına rağmen delice aşık olan; soylu ve Yusuf peygamberi çocukken köle olarak satın alan kadın. “Vezirin eşi” olarak bahsi geçer, adı geçmez.
Belkıs, Sebe melikesi yani kraliçesi; Süleyman peygamberle olan hikayesi ayrıntılı geçer, adı geçmez! Yunus Emre, bir şiirinde yukarda bahsettiğim Harut ve Marut ile de ilişkili bahseder.
“BELKIS ile SÜLEYMAN aşka düştü bir zaman
İsteyip bulmadılar bu derdin dermanını
Gökteki HARUT MARUT, Aşk için indi yere
Zühre yüzün görünce unuttu rahmanını” Yunus Emre
Son tahlilde; kadınlar, tarihsel süreçte silinen isimlerini açığa çıkarmak istiyor! Belki günümüzde ödedikleri bu bedellerin sebebi de bu! İnsan olmak, insandan sayılmak istiyorlar, bunu hak ettiklerinde isimleriyle var oluyorlar. Olacaklar.
Selametle,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Ahmet beyim merhaba. Kadınlarımız eskisi kadar baskı altında değil. İyiye doğru hızlı bir gelişme var. Kadın, önce insandır. Eğitim düzeyimiz, istediğimiz seviyede olmasa da eskiye göre daha yaygınlaştı.Şimdi kızlarımızın eğitim ve öğretimine daha fazla önem veriliyor. Saygı ve selamlarımla..Hoşça kalınız..
Ahmet Bektaş
Saygıdeğer hocama harikulade bir yazı daha okudum sayfanızda...Evet kadının adı yok. Kadın hayatın her alanında var ve baş rolde lakin kadın hala isimsiz lakaplarla geçiştirilmekte. Kadın anne,kadın eş,kadın çalışan veya kadın obje örnekler çoğaltılabilir. Kadın kadınlığı ile sınırlı...Her ne kadar günümüzde değışmiş gibi görülsede perde arkası kısır döngü... Çok şey yazılabilir,yazılacaktırda lakin nafıle ben duvarına çarpan yine kadın sözün özü!...eğıtim,güven,cesaret,toplum desteğı tabusuz yaşam...erebilene Aşk olsun kutluyor saygılarımı bırakıyorum kaleme,yüreğe,sahifeye