- 919 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ….YALNIZ 1 GÜN DEĞİL..
Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1800’lü yıllarda bir tekstil fabrikasında daha iyi çalışma koşulları için greve giden kadın işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamayarak ölmeleriyle gündeme geldi
Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programında Türkiye de etkilenmiş, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapılmıştır. 1980 askeri darbesinden sonra dört yıl anılmadı 8 Mart. 1984’ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından Dünya Kadınlar Günü kutlanmaya başlandı.
Geçmiş yıllardan beri konumunda hiçbir değişiklik olmayan kadınlarımız, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde , yapılan konferanslar,söyleşiler,yürüyüşler ve de şarkılı türkülü partilerden öte geçememiştir. Hala kadınımız şiddete,tacize maruz kalmakta.Hala faili meçhul cinayetlere kurban gitmekte.Hala çalışma hayatında ekonomik özgürlüğünü aramak isteyen kadınımıza düşük ücretli görevler verilerek ,işyerlerinde ayrı olarak tacizlere maruz kalmaktadır.Ve hala kadınımızın bir adı yokken ve 364 gün her türlü eziyeti,acıyı,zulmü gören kadınlarımız 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamakla her şey unutulur tüm sorunlar düzeltilir konumuna getiriliyor.Ama görülüyor ki değişen hiç bir şey yoktur.Hatta ve hatta bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü Türkiye karısını döven, sokak ortasında bıçakla öldüren haberlerle acı bir şekilde kutladı.
Türk kadınlarının bu sene ki 8Mart hediyesi tüm bu olumsuzlukların yanında, Suriye sınırında vizenin kalkmasıyla KUMA getirme ahlaksızlığının oluşması .Bu her nekadar doğu bölgelerimizdeki kadınlarımızı etkiler gibi görünse de çok değil birkaç yıl sonra batı bölgelerdeki evlilikleri de olumsuz olarak etkilemeye başlayacaktır.Bunun yanında diğer bir hediyemizde Hüseyin Üzmez’in tahliye olmasıdır.
Ülkemizde insana verilen değer bir eşyadan öteye gidemediği sürece kadına verilemeyen değer de Nazım Hikmet’in de şiirinde dediği gibi “…ve soframızdaki yeri /öküzümüzden sonra gelen….” bundan öteye geçemeyecektir.
8 Mart istenen ve alınmış haklara karşı bir bayram olmalı bir kutlama olmalı.Bu şartlar altında bizler neyi kutluyoruz.?Dayak mı bitti yoksa tecavüzler,tacizler mi sona erdi.Bunlar yetmezmiş gibi, çocuklarının gözü önlerinde öldürülen kadınlarımızın sayısı arttı.Ağzımıza bir parmak bal çalmaktan vazgeçip gözlerimizi gerçeklere daha iyi açmalıyız.İster kadın ister erkek,dili,dini,rengi ne olursa olsun insan gibi yaşamayı öğrenelim;böylelikle bu tür mevcut olmayan değerlerin gününü kutlayarak kendimizi aldatmış olmayız.
29 Haziran 2011 tarihinde KADINDAN SORUMLU DEVLET BAKANLIĞI resmen kapatılarak yerine, önceki kurum adım SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU değiştirilerek AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI adını almıştır. Buna tepki veren birçok kadın örgütü tepkilerini dile getirmiş fakat KADINDAN SORUMLU DEVLET BAKANLIĞI nın kapatılmasına engel olamamışlardır.
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM) ,gerçekleşen bu değişimden sonra KSGM nin geleceğini sorulduğunda Başbakan “Teferruat” olduğu cevabını vermiştir.Kadın sonunda bir teferruat olarak görülmüştür.71 kadın örgütünün AKP iktidarının yapmış olduğu bu değişikliğin kadın-erkek eşitsizliğindeki mesafeyi iyice açıp konunun kangren olmasına sebep olacağını belirtmişlerdir.Ve yapılan araştırmaların sonunda da şiddet gören kadın sayısının %40 lık artışın KSGM nin hiç de haksız olmadığının kanıtıdır.
Son yıllarda dövülerek öldürülen kadınların sayısının kanser ve trafik kazasından ölen kadınların sayısından fazla olduğu tesbit edilmiştir. Şiddetin sert tokadının ülkemizdeki her on kadından dördüne çarptığı gerçeği; kadın ve erkek eşitliğinde ve kadın haklarının korunmasında ne yazık ki hala aşama kaydedilmediğinin en büyük kanıtı!
Yapılan bir araştırmanın dünyada ve Türkiye’deki oranlarını bildirmek istiyorum sizlere:
Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre;
1. Dünyadaki işlerin %66’sı kadınlar tarafından görülüyor.
2. Buna karşın kadınlar dünyadaki toplam gelirin ancak %10’una sahipler.
3. Dünya’daki mal varlığının ise % 1’ine sahipler.
4. Başka bir değişle dünyadaki işlerin % 34’ü erkekler tarafından görülüyor ama erkekler dünyadaki toplam gelirin % 90’ına ve toplam mal varlığının % 99’una sahipler.
Türkiye’den Rakamlar ( Milliyet, 8 Mart 2001)
1. Şehirlerde evli kadınların % 18’i, köylerde de % 76’sı eşleri tarafından dövülüyor.
2. Kadınların % 57,7’si evliliklerinin ilk gününde şiddetle karşılaşıyor.
3. Aile içi suçların % 90’ını kadına karşı işlenen suçlar oluşturuyor.
Evet tüm gerçekler önümüzde.Durum böyle iken bizlere revamıdır ağzımıza bir parmak bal çalınması..
Sevgiyle kalın; birlikte kalın…
YORUMLAR
8 mart 2011 de ironik bir yazı yazmıştım, demiştim ki;
KADINLAR GÜNÜMÜZÜ KUTLAMAYIN !!!
Şimdi siz erkek milleti, hep birlikte toplanıp kiminiz çiçek kiminiz böcek alıp
sokaklara dökülüyorsunuz ya; "kadınlar günü" kutlamak adına //
yav komik oluyorsunuz ha!
Bu, 12 ay aramadığın anneni, anneler gününde aramaya benziyor…
Yarın yine döveceksiniz, söveceksiniz, tek bir işe yardım etmeyecek yetmez gibi güç
gösterisine girişecek yarışa gireceksiniz, bizi olmadık yerlerde hırpalayacaksınız, taciz
edeceksiniz ( sözlerinizle, gözlerinizle, yetmeyecek fiziksek tacize başvuracaksınız, ses
çıkarırsak suçlayacaksınız, iftira atacaksınız ( kadın kuyruk sallamasa diyeceksiniz) mini etek
giydik diye( diz üstü bile olmasa da sizce mini) tecavüze "hakketti" diyeceksiniz aşık falan
olacak olursak tenhada canımızı alacaksınız, okumak istediğimizde eve hapseder sonrada hiç
kuruş başlık parasına satacaksınız bizi dedemiz yaşındaki hayvanlara, çocuklarımızı ayırmak
zorunda bırakacaksınız kız, erkek diye hatta erkek doğurmadık diye suç bizim olacak
üstümüze kuma getireceksiniz işi abartacak bizi bize kırdıracaksınız
Yav! Biz sizden fiziki olarak güçlü değiliz neyin yarışındasınız. Senin kuvvetinle bana
yaptığını ben dilimle yapıyorum sana, ki sen daha çok yara alıyorsun.İnsan gibi davran bana
bak dilim olduğunu nasıl unutuyorum...
EĞİTİLMİŞİNİZDE, CAHİLİNİZDE; bu yazdıklarımı her birinizde bire bir görmüyoruz
belki, hafif veya orta şiddette mutlaka bir eksik bir fazla mutlaka ama mutlaka çıkıyor...
Asıl acı olan ne biliyormusunuz bunca şeyi bize yapanlarda yine bizim
oğullarımız...
KONUŞMAYIN!
İSTİSNALAR KAİDEYİ BOZMAZ yani gülünç oluyorsunuz çiçek miçek istemez İNSAN
OLDUĞUMUZU UNUTMAYIN YETER SADECE SAYGI İSTİYORUZ SADECE SAYGI ....
BUNLARIN AKSİNİ YAŞATTIĞINIZ GÜN hep birlikte kutlarız ama şimdi içinde
bulunduğumuz zaman diliminde kadınlar gününü kutlamayın komik oluyor....
FİLİZŞAHİN
( BU YAZI KARA MİZAH İÇERİR...)
08/03/2011
ve tarih 08/03/2013 değişen hiçbirşey yok hatta katlanarak büyüyor kadın sorun ve sıkıntıları, dolayısıyla fikrim de değişmedi ne yazık ki...
Filiz Şahin. tarafından 3/7/2013 8:11:23 PM zamanında düzenlenmiştir.