5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3059
Okunma
BİR OLALIM, İRİ OLALIM
‘’Bizler muhabbet fedaileriyiz, husumete vaktimiz yok’’ diyen gönül eri; zenci bir kişinin Türkiye ziyaretinde dediği şu söz karşısında, gönül erinin verdiği cevapta güzeldir. Derki o kişi ‘’Dünyanın birçok İslam devletini gezdik ama, Türkiye’deki kadar kendimizi rahat hissetmedik’’
Cevap olarak Hak dostu; ’Biz renk körüyüz’ ’der.
Evet, bizler Milet olarak renk körüyüz, daha doğrusu farklılıkları bir zenginlik olarak görür, ayrıştırmaya ve zulme kalkışmaz, Rabbimizin insanlığa lütfü olarak değerlendiririz. Bunun tarihimizde yaşanmış örneklerini sıralamakla bitmez. Sadece birkaçını bahsedelim:
İrlanda ablukadadır ve açlık sıkıntısı çekmektedir, bir gemi dolusu buğday göndeririz ve açlıktan ölmelerini engelleriz. Bande Açe sıkıntı içindedir ve Osmanlı donanması hemen yola koyulur, yardıma koşar… Vs. vs. misalleri yüzlerce hatta binlerce çoğalta biliriz.
Adalet, hoşgörü, insana insanca muamele, her dine, her görüşe saygı bizim milletimizin; İslam’dan ve örfünden aldığı bir karakter haline gelmiştir. İşte bu sebeptendir ki binyıllardır bizimle beraber yaşayan milletler huzur içinde, mallarından, canlarından emin olarak var olmuşlar ve var olmaya devam edeceklerdir.
Şimdi birilerinin kuklası olarak bizden ayrı ve farklı düşündüklerini iddia edenler yarın akıbetlerini yaşadıklarında, evlatları çok pişman olacaklar, fakat tarihin telafisi olmadığından, evlatları tarafından hayırla yâd edilemeyecekler, hatta bunu anlama fırsatları dahi olmayacaktır.
Gelin bizler milletimizin güzel hasletlerine sahip çıkalım. O aldananlarda, bir kere daha düşünsünler neye, kime, hangi gayeye hizmet ettiklerini? Gelin binlerce yıllık güzel geçmişimize ve dostluğumuza leke sürmeden, düşmanlarımızı sevindirmeden, aklımızı başımızı devşirelim. Gelin bir kere daha eski günlerde ki gibi, kendimize dönelim ve ihtişamlı tarihimize yakışır bir hal alalım. Gelin Mevlanaları, Yunusları Hacı Bektaşları üzmeyelim;
‘’Bir olalım, iri olalım, diri olalım’’
’’sevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz’’, gelin kulak verelim
‘’Gel, ne olursan ol gel, bu kapı ümitsizlik kapısı değil’’ diyelim.
Adnan Sivri/Bozkır’i