- 450 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Putlaştır Ma
Putlaştır Ma
Tapılan nesneler veya fikirleri “Put” bu nesneleri icat etmeyi ise putlaştırmak olarak düşünebilirim! Evrende sayısız nesne (Cisim, resim, heykel, canlı varlık, mabet, düşünce, felsefi ve dini inançlar, ideolojik ve ırksal taassuplar) olduğuna göre tüm nesneler putlaştıran açısından hedefe konabilir!
Putlaştırmanın tapınma amaçlı olanı en ilkel ve en masumu!
Öyle putlaştırmalar var ki; tapınma amaçlı putlaştırmalar yanında yunmuş, yıkanmış kalır. Tapınma amaçlı olanlarla baş etmek kolay! Putların kırılmasına dair uygulamalar meşhurdur! Övgüyle anlatılır! Eski zamanda kaldı bu ilkel tapınma şekli…
En tehlikeli olanı tapınma amaçlı olmayan putlaştırmadır. Bunlar bir inanç veya felsefi öğreti olabilir. Bu inancın temsilcisi veya öğretinin temsilcileri de olabilir! İşte en dehşetli putlaştırma bu şekilde oluyor! Bir öğretinin tüm ilkeleri öylesine benimsenir ki kimse o ilkeleri aşamaz! Kimse o ilkelerin dışına çıkma cesaretini gösteremez! Bu ilkeleri temsil eden kişileri de kimse aşamaz! Putlaştırılan ilkeler veya kişiler üzerinden söylemler desteklenir! Mesela saçma sapan bir fikir öne atan biri putlaştırılan bir filozof ya da din adamının bir sözünü tırnak içinde kullanınca güya görüntüyü kurtarır! O bilginin eski zamandan nakledilirken değişikliğe uğraması, çeviri hatası veya o döneme ait insan davranışları farkı gözetilmeksizin putlaştırılan söz veya öğreti sorgusuz kabul edilir! “Sen ondan iyi mi bileceksin, o öyle biri ki Dünya’da eşi benzeri yok, ilim ondan sorulur, gelmiş geçmiş tüm fikirler onun fikirleri karşısında değersizdir!” derler ve yarım yamalak eksik nakilleri dayatırlar! Eski zaman söylemlerinin pek çoğu ya abartılmıştır ya da eksik nakil edilmiştir. Yani kütüphaneler yanmış, tabletler kırılmış bu nedenle bilgilerde eksiklikler olması doğaldır. En vahimi de şu; eski nakli bilgiler, krallar, halifeler ve egemen din adamlarının süzgecinden geçerek günümüze ulaşmış. Yani egemenlerin izin verdikleri aktarılmış gelecek nesillere!
Söz, sahibinden mi değer alır, içeriğinden mi?
Söz, söyleyenden alırsa değerini, sorgulanması da o kişilere saygısızlık olarak algılanırsa; putlaştırılan kişilere atfedilen uydurma sözler korsan da olsa toplumda kabul görür! Kabul görmesi konusunda toplumsal bir baskı oluşur! İşte putlaştırmanın vahim sonucu!
Söz, içeriğinden değer alırsa; içerik de sorgulamaya açık olursa, söz sahibi putlaştırılmaz ise ve toplumsal baskı da olmaz ise harika olur. Bazı içerik de putlaştırılabilir, bunu da aşmak toplumsal ilerlemenin gereği elbet.
Sadece eski zaman söylemleri veya kişileri değil, günümüz insanları ve fikirleri de putlaştırılıyor! Toplumda kabul görmüş kişilerin sözü üzerine söz söylemek kimin haddine şeklinde putlaştırılanlar var. Bazı da toplumda kabul gören bir anlayışın zıddına olmak hoş karşılanmıyor. Yani toplumsal putlaştırmanın kurbanı oluyor bireyler.
Orta Çağ’da yaşamış bir filozof ya da din adamının o zamanda ürettiği fikirlerin asla geçilemeyeceğine, daha ileri bir görüşün çıkmayacağına inanmış olanları gördüm! Hatta bilim dahi ilerlese onları geçemezmiş şeklinde kanaat edinenleri bilirim. Bu da putlaştırmanın başka bir versiyonu…
Eski zaman kaynakları çeviri veya nakilde abartılmış veya eksiltilmiş, eski zamanın anlayışında kast edilen kelimelerin manasında değişim olmuş. Bunu da göz önünde tutmak gerektiği halde eski zaman söylemini tırnak içinde yazıp, bunu falanca söyledi falanca o kadar muhteşem biri ki şeklinde dayatanlar var! Falanca muhteşem olabilir, harika da olabilir ama söylemi ne kadar doğru yansıtıldı? Veya o falanca o söylemi hangi duruma uygun olarak söyledi? Biliyoruz ki eski zaman anlayışları da günümüzde çok değişti! Muhteşem olanların her yaptığını günümüze taşısak felaket olur. Eski zamanda küçük yaşta kızlarla evlenmek normal karşılanmış, köle, cariye kullanılmış, şehzade boğazlanmış, insanlar Engizisyonlarda yargılanmış, Haçlıların seferleri ve Arapların cihat seferleri normal karşılanmış! Demem o ki muhteşemler kendi zamanlarında kalsın, putlaştırılmasın…
Son tahlilde; putlaştırılan kişi veya görüşler toplumu geriletir! Putlaştırılan kişilerin adına pek çok sahte sözler üretilir ve topluma dayatılır! Putlaştırılan fikirlerin üzerinden ise başka maksatlar güdülür. Puta tapmayı ilkellik olarak reddeden bazılarının putlaştırdığı kişi veya fikirlere tapması çelişkidir. Evrende sorgulanamayacak kişi ve fikir yoktur! İnsan sorgulamadan kabul ederse taklit, sorgular ise tahkik olur. Hakiki olması sorgulanmasıyla mümkün.
Saygılarımla,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Yazınız dikkatle ve de beğenilerek okunmuştur Ahmet Beyim. Yazdıklarınızın hepsine katılıyorum. Fikir fikirden üstündür.Ve de tartışılması kaçınılmazdır. Farklı fikirleri savunmak kırıp dökmemek üzere zenginliğin ta kendisidir. Yazıya uygun düşer mi bilmem ? Voltaire'a ait olduğu söylenen bir ibareyi hatırlattınız bana. " Söylediklerinin tamamen karşısındayım. Ama bunu açık açık söyleyebilmen için de sonuna kadar yanındayım." Fransız yazar ve filozof Volter'i de anmış olduk böylece. Hoşça kalın..Saygı ve selamlarımla...