- 1004 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Yâ Vedûd Sultanı Ziyaretimiz
Yâ Vedûd Sultanı Ziyaretimiz
Heyecanla uyandık. Bu sabah tatlı bir telâşımız var. Yâ Vedûd Sultanı ziyarete gideceğiz. İstanbul, bulutlu bir Şubat sabahına ‘’merhaba’’ diyor. Herkes baharı severken nedendir bilemem, bulutlu havalar ve sonbahar bana daha bir güzel gelir. Ruhumun bu fani dünyadaki gurbetini anlatır sanki…
Bazen öyle daralırım ki… Bir Allah dostu büyüğümüzü ziyaret etmeye ihtiyaç duyarım. Öz kültürümüzde ve manevi değerlerimizde bu ziyaretler çok önemlidir.
Şimdilerde büyük alışveriş mekânlarında geçirilen saatleri anlamakta zorlanıyorum. Gerçekten ihtiyaca binaen geziliyorsa sözüm yok lakin tatil gününü geçirmek içinse, harcanan zamana yazık!
Yaşadığımız kültür yozlaşmasını derinden hissediyorum ve çok üzülüyorum. Batının ilmini almamız gerekliyken yanında kültürünü de fazlasıyla alarak köklerimizden ve kendi özümüzden günden güne uzaklaşıyoruz. Hâlbuki aldığımız o yitik ilimleri kendi öz kültürümüzle yoğurabilseydik şimdilerde kıymetli değerlerimiz bu kadar garip kalmazdı…
Bizler Osmanlı torunları değil miyiz?
Müslüman birer fert değil miyiz?
Nesillerimize neler aşılıyoruz?
Hangi sevgileri, duygu bankalarına yüklüyoruz?
Birazcık olsa da sorgulamalı değil miyiz?
Fikir sancıları çekmeli değil miyiz?
Tatil günleri yapabileceğimiz faydalı öyle güzellikler var ki; Anne babamıza, kardeşlerimize, dostlarımıza, arkadaşlarımıza, doğa güzelliklerine, Manevi büyüklerimize, mezarlıklara, hastanelere, çocuk esirgeme kurumlarına, huzur evlerine, Camilere, müzelere, tarihi yerlere… ziyaretler yapmak. Bu liste okuyucu kardeşlerimin tefekkürüyle de daha çok uzar gider…
Özellikle her kardeşim, kendi şehirlerindeki manevi büyükleri araştırıp, evlâtlarını götürseler ne kadar faydalı olurdu.
Çocuklarım küçükken her pazar liste yapardım. Bu pazar nereye gidelim diye:
Yuşa(a.s), Eyüp Sultan H.z.leri(r.a.), Aziz Mahmut Hüdayi H.z.leri(k.s.), Mehmet Emin Tokadi H.z.leri(k.s.), Zuhurat Baba(k.s.), Telli baba(k.s.), Merkez Efendi(k.s.), Ebu Şeybetül Hudri H.z.leri, Yahya efendi H.z.leri (k.s.), Sümbül Efendi H.z.leri(k.s.), Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, Ömer Nasuhi Bilmen, Mahmut Esad Coşan H.z leri(k.s.), Mehmet Zahid Kotku Hzleri(k.s.), Aşık Mustafa Dede(k.s.),Çanakça dede(k.s) Hikmet dede(k.s.).…Ve daha niceleri…
Sadece pazarları değil bayram önceleri de planlar yaparım. Bayramda ziyaret edeceğimiz akraba ve dostları yazarım, unutmamak adına… Bayramda illâ ki türbe ziyaretlerimiz de olur.
Mevlana Celaleddin Rumi H.zleri(k.s.), Çanakkale şehitleri(k.s.), OsmanGazi, ErtuğrulGazi, Emir Sultan H.zleri (k.s.),Şeyh Edebali H.zleri (k.s.),Ahmet Kuddusi H.zleri (k.s.), Hacı Bayramı Veli H.zleri …
Bu gün sırada Yâ Vedûd H.z.leri (k.s.)var. Uzun zamandır ziyaretini ihmal ettiğim için kendimden utandığım bir kutlu Zat…
Yolculuk heyecan verici… Çok özlemişim… Hasret, sevgi ve muhabbeti artırıyormuş bunu bir kez daha anladım. Özlem arttıkça sevginin dozu da artıyor. Bir Allah dostunu vefatından sonra kabrinde ziyaret, hayatında ziyaret gibidir.
Arabada Yâ Vedûd H.z.lerinin(k.s.) hayatını aileme okuyorum. Eşim arabayı kullanırken ben de bilgi veriyorum. Çocuklar hem tanısınlar, hem bilinçli olsunlar, hem de hafızalarında derin izler bıraksın istiyorum. Eyüp Ayvansaray da, Kab H.z.lerinin(k.s.) türbesinin kapısının önüne park ediyoruz. Önce Yâ Vedûd H.z.lerine(k.s.) uğruyoruz. Kalbimizde ki heyecan, özlem, muhabbet ve edeple içeri girmeye çalışıyoruz. İlk ev sahipleri olarak kediler bizi karşılıyor. Neredeyse üzerimize tırmanacaklar. Galiba çantamda yiyecek getirdiğimi zannettiler. İçimiz eridi, neden hazırlıksız geldik diye… Ziyareti unuttuk, önce kedilerin derdine düştük. Eşimle ne yapabiliriz diye istişare ettik. Eşim, kızım Şüheda Nur ile birlikte kasap aramaya gitti. Ben de içim biraz rahatlamış olarak ve yine kedi arkadaşlarımla türbenin kapısında bekliyorum… Kapı kilitli bu durum bana üzüntü veriyor. Oldum olası sevdiğim kapıların kilitli olması hüzünlendirmiştir. Evden getirdiğim taze bir dal kırmızı gülü sevgimin ifadesi olarak pencere kenarına bıraktım, aşk sultanına en çok gül yakışır düşüncesiyle. Kızlarım Esra ve Muhterem ile dualarımızı ederken Türbedar abimiz geldi. Kapıyı açtı ve Yâ Vedûd H.zleri (k.s.) hakkında bize bilgi verdi. Vazifesini böyle incelikle yerine getirdiği için kendisini içimden takdir ettim . İçeri girdik, bizimle birlikte kedilerde içerde… Manzara görülmeye değerdi. Hele bir kedicik vardı ki, yanımdan hiç ayrılmadı neredeyse…
Esra Ve Muhterem Nur kızlarımla Yâ Vedûd H.zleri (k.s.) ve Toklu İbrahim dedenin de ruhuna hediyelerimizi ikram ettik. Türbeyi süpürdüm. Tozunu aldım. Ruhlarına rabıta yaptım. Aşkı ve muhabbetleri; benim, ailemin, dostlarımın ve ümmet-i Muhammedin kalbine de aksın duasıyla.
Bir yandan da kedilerin açlığı beni çok üzüyordu, o sıra bir simitçi abimizden kızım Esra simit aldı. Maalesef kediler onu istemedi. Simit, kargaların nasibiymiş…
Nihayet eşim ve kızım geldiler. Bütün kedileri topladı ve hoş bir ziyafet ikram etti. Eşimin de bundan mutlu olduğu yüzünden okunuyordu.
Birlikte dualarımızı tamamlayıp türbenin kapısını kapattık ve Ebu Şeybetul Hudri H.zleri(r.a.), Abdullah Ensari H.zleri (r.a.) ve Kab H.zlerinin (r.a.) bulunduğu türbeye geldik. Burada da dualarımızı yaptık…
Camide öğle namazımızı sarı bir kediyle beraber kıldık.Namazdan sonra, cemaatten bir hanım dedi ki:
- Her hafta Kadıköy’den bir bayan, bu kedilere sakatat taşıyor.
Tanımadığım halde, Kadıköy’deki o hanımefendiye karşı bu güzel gönlünden dolayı, hürmet uyandı. Mevlam O’ndan razı olsun. Sevdiği razı olduğu hale getirsin.
Eşim bize bir sürprizi daha olduğunu söyledi. Hediyesi; Mehmet Emin Tokadi h.zlerinin(k.s.) kabrine de uğramamızdı. Ziyaretimizi yaptık ve çok mutlu olduk. Dualarımızı ettik. Sahilden simit sarayından simitlerimizi aldık ve bu verimli, feyizli, muhabbetli, maneviyat dolu sabah gezimizden sonra evimize ruhumuz şarj olmuş olarak döndük. Mevlam eşimden ve evlatlarımdan bu güzel günü yaşamama vesile oldukları için razı olsun. Onları sevdiği ve razı olduğu hale getirsin. Cennette Cemaliyle müşerref eylesin.
Mihrican Ulupınar
[email protected]
03:53
04.03.2013