LEYLASIZ MECNUNLAR
Eli kalem tutan dert küpü. Şiirler, denemeler, masallar ve de hikayeler havada uçuşuyor Sorun ise kim yazar kim şair? Daha yeni sevda kollarına düşen yandım diyerek feryat basıyor. Bu da yetmiyor, "ölürüm elbet senin için" diyor ama ne ölümü göze alıyor ne de beklemeyi. "Leyla için bir ömre değer" diyor ama bir gün dahi beklemiyor. Beklemek sevgili kapısından hiç kopmamaktı ama o kapı açılmayınca bir başka kapı çalındı. O kapı da açılmayınca bir başka kapıya gidildi. Bu mu sevdanın yolu? Oysa ilk çalınan kapıda ölüm gelse dahi geri dönülmeyecekti. Kendi derdinden büyük bir dert yok gibi en çok kendisinin sevdiğini düşünen genç; ne Leyla’da gönlün var ne de sevdada gözün. Bir heves tutup gidiyorsun o kapıdan bu kapıya. Sonra der ki Leylasız kaldım. Bu kaçıncı Leyla diyerek sorsan cevap veremez. Oysa ne Mecnun sevebildi Leyla’dan başka, ne de Leyla sevebildi Mecnun’dan başka.
Sözün özü derler; ne sen Mecnun’sun ne de sevdiğin Leyla. Nafile nefesini tüketme istediğin kadar haykırsan da bu çölde LEYLASIZ MECNUNLAR var. Leyla’dan bir başka sevgili arayan Mecnun yok Leyla da yok.
GÜVEN FATSA