- 1803 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Yazanın Ötesinde Yazdıran Var
Güz ne bilsin baharın içinde kaç gül vardır
Buz ne bilsin damlanın içinde kaç sel vardır
Gece atlas bir kumaş gibi gerilir ufka
İz ne bilsin Mecnun’un içinde kaç çöl vardır
...
Ten zamandan öteye geçer düş ülkesinde
Göz ne bilsin mekânın içinde kaç yol vardır
Can evindeki yangın yakıt istemez ki yâr
Köz ne bilsin ateş içinde kaç kül vardır
Sohbet yâr üstünedir çıksın aradan ağyâr
Söz ne bilsin sükûtun içinde kaç dil vardır…
Şiirin sahibini çok aradım ama bulamadım..Ama öylesine aldı götürdü ki var olanın ötesine beni..Var içindeki varı, yok denilenin ötesini gör artık dedi. Allahın verdiği bir ömrü yaşıyoruz kaç kıştan kaç bahara geçtik… Kaç güzde kolumuz kanadımız kırıldı iflah olmayız biz bu dertle dedik ama yine de bahara erdik..Şu eskimiş dünya üzerinde gelen geçenin eksilenin çoğalanın artanın tükenenin haddi hesabı var mı.? Azalır çoğalır, artar eksilmez, ama öyle bir düzen ki milyarlarca yıldır ne bir gram artar ne de azalır yükü... Su gider gelir, bulut yürür ardı sıra dökülür, ancak hiçbir şey azalmaz eksilmez… Sırlar içinde sırlar var görülenin ötesinde bakacak olsan göz içinde göz var…
Ya o geceler bürür ışığın üstünü siyah peleriniyle, karanlığında kendi kandilini yakıp öteleri görenler var… Devran devran gecelerde Derviş hasadı toplayanlar var. Karanlığın içinde burnunun ucunu göremeyen var, yıldızların gönlüne ışık ışık aktıkları var, Arş ile arz arasında seyahat edenleri var çölden semalara yol bulanlar var, kim bilir ki kimin yolu nerden geçer bilmek ne mümkün?.. Viran olmuş talan olmuş gönüller varsa da o gönüllere teselli olacak duasıyla bir su yürütüp teselli sunacak kalbi sadıklar var…
“Hakkı gel sırrını eyleme zahir,
Olmak ister isen bu yolda mahir,
Harabat ehlini hor görme Şakir,
Defineye malik viraneler var.” Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri
Zaman içinden zamansızlığa, an içinde an’a geçiş var. Göz açıp kapayıncaya kadar bir nefeslik “Hu” derken ötelere giden yolların başına geçmek var..Her an ölmek var, ölüp ölüp dirilmek var. Başlangıç var yeniden başlamak var..Gözün gördüğü ne ki, kulağın duyduğu ne olaki ?... Yüreğe değen gönüller ötesi sesler var..Gördüğünün ötesinde görülecek olanları görecek gözü olanlar var..Sen sanma ki az bir şeysin aç gönlüne bak senden öte nice SEN var…
Can içinde yangına ne lazım ötelerden ötelere İbrahimlerden payına düşen odlar var..Odlara atılacak yanacak gönlü olan var, gönülsüz olan var... Payına har düşen var, kül düşen var, gül düşen var... Yangınlarda yükselecek alevlerin yalazlarına talip nice pervane var, ateşini arayan aşka talip yangınlara teslim yürekler var..Kalp ocağında hazırda bir kor ateş var hele sen bir kez o koru Aşkla üfle kordan öte ateşe dönüşen Süveydalar var…
Her şey konuşmak mı, bana de ki anlat; ne dil var, ne izan var, ne söz var?... Ama özün için de öz var. Sırrın sırına dönmez diller var. Öze hasret gönüller var. Dinle sessizliğin içinde nice sesler var, Çekilsen sen bir kere beden denilen hıra’nın kovuğuna, âlemlerden öte gönlünde sana seslenişler var. Yar ile muhabbete ömür yetmezken ağyar ile meşgul olup ömrünü beyhude harcayanlar var… Kalpler ki nazargahi ilahidir hele içinde sakladığın kalp putlarını söke dur onda rızanın düştüğü nice muhabbetler var…
Daha ne olsun ki;
Vallahi ölüm var!...
Ölümden öte sonsuz hayat var
Şu sema ile yer arasında gelenin gidenin şaşmaz hesabını tutan eller ötesinde el var…
*********
Perihan KILIÇ ESMİZE
İZMİR
YORUMLAR
“Ey sözlerin aslın bilen, gel de bu söz kandan gelir
Söz aslını anlamayan, sanır bu söz benden gelir
Söz karadan aktan değil, yazıp okumaktan değil
Bu yürüyen halktan değil, halık avazından gelir” Yunus Emre
Güzel yazınızı zevkle okudum. Selam ve saygılarımla.