- 509 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GÜZEL KUŞUM
---Anne dedi,küçük kızım.
---Evet yavrum!
---Kuşlar hiç üşümez mi?
---Üşür dedi,annesi.Kuşlar da üşür elbet!
Kızım, daha dört-beş yaşlarındaydı.Pencere önünde oturuyor,sokağa bakıyordu.
Ben kitap okuyordum.Yan gözle de onlara bakıyordum.Kızım, konuşacak birini bulduğu için habire soruyordu;
---Madem üşüyor da neden onları evimize almıyoruz?
---Alamayız dedi,annesi.Biz buyur etsek bile onlar eve girmez.Dışarıya alışkınlar.Onun için kapalı yere gelmezler.
Allah’ın hikmeti işte…Tam o sırada bir kumru geldi.Pencerenin önüne kondu.Camı tıklatmaya başladı.Kızım hayran gözlerle kumruya bakıyordu.Birden döndü;
---Camı açalım dedi,kuşu içeriye alalım.Yazık güzel kuşa.Bak içeri girmeye çalışıyor.
Pencereyi açmak için mandala uzandı.Hanım bağırdı;
---Açma!..Kuşu uçuracaksın!Dokunma hayvana…Orada ne güzel vakit geçiriyor.
Kızım geri çekildi.
---Yazık dedi,hayvan üşüyecek.
Kumruların çifte gezdiğine o zaman şahit oldum.Bir kumru daha geldi.Yanına kondu.O da eşi olmalıydı. Onun için atalarımız;”Çifte kumrular gibi!” tabirini kullanmış olmalılar.
Kızım;
---Bak anne, iki tane oldular…Annesi ses vermedi. O konuşmaya devam etti…Canım kuşum,cici kuşum.Gel seni sveyim.Annesine bile bakmadan pencereyi açtı.Bunu çok acele yapmıştı. Ne hanım ne de ben “Dur!”diyemedik.Kumrular,korku ile uçup gitti.
Kızım;
---Benim güzel kuşum,cici kuşum,ben sana ne yaptım şimdi?..Uçmasanız size ekmek ve su verecektim.Sizi güzel güzel sevecektim,dedi.
Kumrular çoktan uçup gitmişti.Ben tekrar kitaba daldım.Kızım can sıkıntısı içinde dışarı çıktı.
Kemal DOĞANAY
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.