- 1690 Okunma
- 21 Yorum
- 0 Beğeni
İYİ Kİ DE DOĞMUŞUM.
Neresinden başlasam ki bu hikayenin? En iyisi en başından başlayayım.
Yıl 1954..Günlerden 25 Şubat…Hava soğuk mu soğuk…Ellerim ceplerimde..Bir türkü tutturmuşum…Duyuyorsun değil mi?
Yok yok öyle değil…Hava soğuk mu soğuk..Acayip bir ayaz var Ankara’da…Cebeci Doğum Hastanesinin önüne bir ticari taksi yanaşıyor…Takside şoför dahil üç buçuk kişi var..Üç buçuk diyorum çünkü kişilerden biri henüz dünyaya avdet etmemiş.
Taksideki kadın avaz avaz bağırıyor…Zavallının karnına baktığınız zaman içeride garanti bir fil yavrusu var diyebilirsiniz. Kocası olan zat ise altın kaplama dişlerini parıldata parıldata gülüyor. En heyecanlı olan ise taksinin şoförü… Çünkü kadın araba içinde ha doğurdu ha doğuracak vaziyette…Gazı sonuna kadar kökleyip bir kaç dakika içinde hastane önüne geliyorlar.
Baba hemen iniyor arabadan ve hastane kapısına yöneliyor…Ama o da ne? Hastanenin kapısı kapalı…Zile basıyor, camı tıklatıyor..Beş dakikalık bir uğraşıdan sonra bir hastabakıcı gözlerini ovuşturarak geliyor kapı arkasına.
-Ne var ne oldu?
-Yahu hanım doğuruyor…
-Eeee ne yapalım yani?
-Hemşerim şu kapıyı aç da kadını içeri alalım.
-Bekleyin biraz…
-Yahu neyi bekleyeceğim? Açsana kapıyı..Çağırsana doktoru, ebeyi, hemşireyi.
-Doktor istirahette..Uyandıramam şimdi..Az bekleyin.
Adam bakıyor ki o kapının açılacağı yok..Yerden bir kaldırım taşı söktüğü gibi kapının camını çerçevesini indiriyor. Camın kırılma sesine de hastanede ne kadar personel varsa koridorlara dökülüyor…Polisler adamı tutup yaka-paça dalarken hastabakıcı, ebe ve hemşireler de kadını sedye ile içeri alıyorlar.
Buraya kadar olanları ben görmedim.Öyle anlattılar hep. Ama bundan sonrasını gayet net bir şekilde gördüm.
Fıstık gibi bir ebe ancak sesini duyabildiğim bir teyzeye bağırıyordu.
-Hanım ıkın biraz…
Yaşlıca bir bayan doktor ise
-Ha gayret kızım..Az kaldı diye bağırıyordu…
Polislerle cebelleşmekte olan iri yarı, kıllı bir amca da bağırmaktaydı…Onu da zar zor seçebiliyordum.
-Lan bırakın beni…Karım doğuruyor görmüyor musunuz?
Fıstık ebe beni dışarı çıkarmaya çalışırken doktor hanımın gözleri fal taşı gibi açıldı.
-Hay Maşallah..Bu ne ya. Hanım bu kadar ağırlığı nasıl taşıdın karnında sen? Haydi bir kez daha derin nefes al ve ıkın…Bu ilk çocuk mu?
Yüzünü göremediğim teyze cevap verdi:
-Hayır..Bu dördüncü…İkisi öldü..Biri yaşıyor.
-Hımmmmm..Dördüncü defa anne oluyorsun demek ki..
‘’Anne mi? Demek ki o yüzünü henüz göremediğim teyze benim annem. ‘’
Doktor hanım yine sordu:
-Şu polislerin arasında olan da babası sanırım.
-Evet babası o…
‘’Babam mı? Şu kıl yumağı iri yarı adam benim babam mı şimdi? Vay benim babam vay..Seni yalnız buldular polisler demek haaaa..’’ Bir nara patlatıyorum ki hastane inim inim inliyor…
-Yettim baba dayaaannnn…Tutmayın beni lan…Kimmiş o babamı hırpalayanlar çıksınlar karşıma.
Aha da dışarıdayım valla. ‘’ Tutmayın’’ diye bağırıyorum ama fıstık hemşire tutmuş bacaklarımdan kıçıma şaplak üstüne şaplak indiriyor. Neymiş efendim ağlamıyor muşum..Ağlamalıymışım ki ciğerlerim açılsınmış…Hatun resmen kıpkırmızı yaptı popomu…Artık dayanamadım ben de.
-Ne vuruyon kızım yaaa…Erkek adam ağlar mı? İnsan doğurttuğu şeye bir bakar kız mı erkek mi diye di mi ama?
Doktor hanım babama seslendi.
-Müjdeler olsun beyefendi bir oğlunuz oldu.
Babam havalara sıçradı.
-Yehooooooooo…Bir oğlum oldu.
Artık yüzünü görebildiğim dünyalar güzeli kadın, yani annem cevap verdi ona?
-Beyyyy..Beeyyyyy…Manyaklaşma…İlk defa mı bir oğlun oluyor? Evde bir tane daha var unuttun mu?
‘’Ne yani ev denilen her ne ise orada benden bir tane daha mı var?’’
Daha sonra hemşire denilen ablalar beni sardı sarmaladılar ve terazi denilen bir şeyin üzerine koyup anneme ‘’ Tam beş buçuk kilo ‘’ dediler. Artık ne demekse…Sonradan, çoook sonraları öğrendim beş buçuk kilonun ne demek olduğunu…Yani benden bir sene sonra dünyaya gelen kardeşimin neredeyse iki katı ağırlığında dünyaya gelmişim.
O hastane denilen yerde fazla kalmadık. Çok merak ettiğim ev denilen yere geldik. Orada yaşlı bir teyze vardı…Beni kucağına aldı ve sevinç gösterilerinde bulundu…Kuru, zayıf, kemikleri sayılan bir kadındı…Sonradan öğrendiğime göre o da babamın annesiymiş…Babam gibi bir devi nasıl doğurmuş baya hayret ettim ama bu büyüklerin işine zaten aklım hiç ermedi benim.
İşte o yaşlı bayan beni kollarının arasına alıp ağzıma arının kıçından çıktığı söylenilen tatlı bir şey sürdü…Balmış o da..Dilim tatlı olsun diye öyle yaparmış ailenin büyükleri….Bir taraftan ağzıma bal sürüyor, öte taraftan da ‘’ Gıro keri ‘’ diye saçlarımı okşuyordu…Sonradan öğrendim ki ‘’ Gıro keri’’, Eşeğin oğlu demekmiş…
Dört yaşlarında suratsız bir çocuk yaklaştı yanıma daha sonra…Annem ve babam ‘’ Kaniiii..Baaakkk bu senin kardeşin….Sana hastaneden kardeş getirdik ‘’ dediler. Kani, Yani ağabeyim olacak suratsız çocuk şöyle bir baktı bana...Sonra babama döndü. ‘’ Hani oyuncak getirecektiniz? Oyuncak diye bu hıyarı mı getirdiniz? Teessüf ederim baba…Esefle kınıyorum anne’’.Dedi…’’Hıııhhh..Ben de sana çok bayıldım sanki tipsiz şey.‘’ diye cevap verdim. Ama annem de babam da hazırlıklıydılar. Abim olacak çilli suratsıza bir torba şeker verdiler: ‘’Baaakk kardeş sana ne getirdi?’’Dediler. Namussuz velet şekeri görünce hemen yavşadı…’’ Güzel bebek, cici bebek..Bana şeker getirmiş ‘’ diyerekten bir taraftan benim başımı okşadı, bir taraftan da tüm şekerleri at gibi kıtır kıtır yedi…Bu gün elli dokuz yaşımdayım ama hala o gün ağabeyimin o bir kesekağıdı dolusu şekeri gözümün içine baka baka yemesini unutamam…Resmen evlat acısı gibi içimde durur hep o acı.
Efendim sonra bana bir isim bulmaya çalışmışlar. O günlerde tüm dünyada Sammy Dawis Jr. Diye üflesen uçacak sıklette zenci bir şarkıcı dünyayı kasıp kavuruyormuş şarkılarıyla…Aslında ‘’ tello gider yan gider Tello, Açma yaram kan gider Tello’’ dan başka türkü bilmeyen babam da her nedense çok severmiş bu Sammy Dawis Jr u. Bir de o dönemlerde ya da daha önceleri radyolarda anons ‘’ Muhterem sami…Şimdi Yurttan Sesler korosundan Muzaffer Sarısözenin derlediği türküleri dinleyeceksiniz’’ Diye anonslar yapılırmış’’ Zavallı babam nereden bilsin ‘’ Muhterem sami’’nin ‘’ Değerli dinleyenler ‘’ anlamına geldiğini? Sami adında çok muhterem bir zât-ı şerif var zannederek bu Sami adına takmış kafayı... İşte bu sebepten dolayı adımı Sami koymuşlar. ( Benden bir sonraki kardeşime de meşhur Avare filminin baş aktörü Raj Kapor sevgisi dolayısıyla Raci adını koymuşlar. Ötekiler ise kafiyeli olsun diye Naci, Recai, Zekai ve Sezai olmuş. )
İşte bütün bu işlerin olduğu o günlerin üzerinden tam tamına elli dokuz sene geçti.
On sekizinci yaş günümde hayatımda ilk kez gazinoya gittim..:İlk kez bir dansözü yakından gördüm İstanbul-Yenikapı Çakıl Gazinosunda…Baba olduktan sonra evlatlarım hiç unutmadılar doğum günümü…Sağ olsunlar hep hatırlattılar: ‘’ Baba para ver pasta alalım..Bu gün senin doğum günün’’ dediler hep…( Sıpalar kime çekmişler bilmem ki? İnsan bu kadar da pasta delisi olmaz ki ) Şimdi artık para kazandıkları için benden istemiyorlar pasta parasını…
Velhasılı kelam doğum günü bahane, pasta şahane…Siz bu yazıyı okurken ben oğullarımla birlikte pastaya yumulmuş vaziyette olacağım…Canı çeken varsa buyursun…Kapımız, soframız, gönlümüz her kese sonuna kadar açıktır.
Haydi bir de türkü söyleyelim günün anısına: Rahmetli AŞIK MAHSUNİ Şerif söylüyor:
Madem dünyaya dargınsın
Mamudo kurban niye doğdun
Kader yolunda yorgunsun
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara’da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kim okuyup yazar seni
Rüzgar değse bozar seni
Ölsen kovar mezar seni
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Adam olmasaydın neydin
Gelir miydin hiç bileydin
Keşke doğmadan öleydin
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Akar yaşın şakır şakır
Tahta döşek takır takır
Ölüler senden rahattır
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Mahzuni işin doğrusu
Öter zalimin (sazımın) borusu
Dayımın öksüz yavrusu
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
YORUMLAR
internet yağmurlarla bombalandı... geç kalırım ama bu güzelliği kaçırmam nice sağlıklı yıllara hocam saygıla
sami biberoğulları
Hoş geldin...Safalar getirdin. Ben de sana sağlık ve huzur dolu daha nice yıllar diliyorum...
Selam ve sevgilerimle.
Çok geç kaldım değil mi? Bi Biskrem versem affedermisin?
Sana ''Seni anan bal ile mi yoğurmuş'' şarkısını hediye edecektim ve ''Şişşt baban şekercimi'' diyecektim ki babaannenin ağzına bal sürdüğünü okuyunca dilinin tatlılığı nerden geldiği belli oldu. Maharet babaannedeymiş.
Ben 5 kiloya takıldım. Kafa normallerin üzerinde zaten kiloyuda öğrenince rahmetli annene doğumda acıdım. Ankara'nın insanı yakan ayazını yemişsin belki o zamandan acılara alışmışsındır kimbilir.
Doğum günün kütlu olsun. Sana yeni yaşın da ve bundan sonra yaşayacağın sağlıklı 40 yılında da mutlu olmanı dilerim. Mutlu ol ki sağlıklı ol, huzurlu ol, sevgiyle ol. Anne babanın birinci mutluluğu çocuklarının mutluluğudur. Çocuklarında mutlu olsun İnşllah.
Uzun lafın kısası iyi ki doğmuşsun. İyiki Rabbim yollarımızı kesiştirmiş. İyi ki seni tanımışım. İyi ki, iyi ki,iyi ki varsın ve hayatımdasın. Sevdiklerinle uzun, sağlıklı, mutlu, huzurlu, başarılı, paralı uzuuun ömür dilerim. Umarım sevdiklerinin içinde bende varımdır :)))))
Sevgiler selamlar
sami biberoğulları
Dilimin tatlı olması siz dostların teveccühü. Eğer o kadar tatlı olsaydı şu anda yuvam dağılmış olmazdı diye düşünüyorum..Demek ki acı bir tarafı da varmış.
Beş kiloya gelince: Valla onu tam bilmem mümkün değil.Anlatanlar öyle anlatıyor..Ama orta okul son sınıfta 80 kilo olduğumu gayet net hatırlıyorum. Yusyuvarlak tostoparlak bir şeydim. 19 Yaşından sonra ülserle tanıştım...30 lu yaşlarda 48 kiloya düşmüştüm...1990 da bir mide ameliyatı oldum o gün bu gündür kilom değişmedi: 76
Bundan sonra yaşayacağım 40 seneden bahsediyorsun ki Allah bilir ama normal veriler bir sene daha zor yaşarsın diyor. Çünkü dengesiz beslenme bende, günde bir paket sigara bende, uykusuz geceler bende, kısaca dert bende, derman kim bilir nerelerde.
Yollarımızın kesişmesi: Eeeee 59 senedir hayat denilen bu yolda direksiyo sallıyorum...Elbette pek çok insanla kesişecek yollar...Senin gibi sadık bir dost, çatlak bir arkadaşla yollarımın kesişmesinden son derece mutluyum.
Yüzlerce sevenim içinde nasıl var isen, yüzlerce sevdiğm içinde de elbette varsın.
Güzel dileklerin için çok çok teşekkür ediyor ben de sana tüm sevdiklerinle birlikte sağlıok ve huzur dolu yıllar diliyorum.
Selam ve sevgilerimle.
Yine geç kaldım bu kadar ziyaretçiden sonra bana pasta kalmamıştır tabi. :(((((
Amaaaa, ama ben okuyunca yazınızı inanın 5 kilo pirzola yedim haberiniz var mı? :)))))
İyi ki doğmuşsunuz. Doğum gününüz kutlu olsun. Allah sağlıklı, mutlu ve sevdiklerinizle birlikte uzun ömürler versin size.
Saygılarımla...
Ya pasta çikolatılıy mıydı?:)))))
sami biberoğulları
Güzel dileklerin için çok çok teşekkürler.
Pastadan çok az da olsa kaldı. Ben eve gidene kadar benim evlatlardan biri mideye indirmezse bir iki dilim var...Yahu ne düşünüyorum ki...Sanki pasta yapmasını bilmeyen biri gibi..Sen buyur yeter ki...Âlasının şahanesini ellerimle yaparım.
Pasta muzludu maalesef...
Selam ve sevgilerimle.
hocam allah sağlık sıhhat uzun ömürler versin mutluluk dolu iyikide doğmuşsunuz yoksa şimdi bu yazıyı okumuyor olacaktık yine sayenizde tebesümle okudum yazınızıda pastaya davet etmişsinizde bir şeyi gözden kaçırmışsınız sanırım bunu bilinçli olarak yaptınızki pastaya fazla ortak çıkmasın diye evin adresini belirtmemişsiniz nasıl gelecektik size afiyet olsun hocam zaten pastayla aram pek iyi değil benim payımıda yiyebilirsiniz daha güzel mutlu yarınlara dileğimle saygılarımla selamlar
sami biberoğulları
Ben sana adresi gönderirim...Bu kadar seven dosta pasta mı yetişir?
Senin payını yedim bu arada...Sen yiyebilirsin deyince dayanamadım...Kusura bakma....
Selam ve sevgilerimle.
İyiki doğmuşsun sen,iyi ki varsın bizim gönüllerimizde
Nice mutlu yıllara tebrikler yüreğine saygı ve sevgiler arkadaşım
sami biberoğulları
O güzel gülümsemen ve pırlanta kalbinle sen de iyi ki varsın.
Çok teşekkür ederim.
Selam ve sevgilerimle.
HARİKASIN HOCAM ALKIŞLARIM DÜNYAYA GELİŞİNİ NE GÜZEL DİL İFADESİ KULLANMIŞSIN HELE SANA BAL YEDİREN BABAANNEN ELİ ÖPÜLESİ KİŞİ İYİ Kİ YEDİRMİŞ KALEMDEN BAL DAMLAMIŞ TEBRİK EDERİM
sami biberoğulları
Rabbim sana da tüm sevdiklerinle birlikte sağlık ve huzur dolu bir hayat bahşetsin.
sami biberoğulları
Bir kardeşim olarak yanımda olabilseydin keşke...
Selam ve sevgilerimle.
geç kalmışlığım için özür hocam dünden bu yana pek aktif olamadım sitede
Allah yüzünü, yüreğini daima gülümsetsin
huzurlu nice senelere
saygılarımla
sami biberoğulları
Selam ve saygılarımla.
Sevgili Dostum,
İyi ki doğdun, iyi ki varsın, senin kendini ,yakınlarını hiciv etmene, em patine bayılıyorum.
Çok güzel bir yazıydı, eline sağlık.
Saygılarımla.
sami biberoğulları
Bizim ailenin ortak özelliğidir..Birbirimizle çok dalga geçeriz. Dalga geçtikçe de aramızdaki bağlılık daha da berkleşir...
Yazılarıma gösterdiğin ilgi için çok teşekkür ediyorum.
Selam ve sevgilerimle.
iyiki dogdun iyi varsin hocam.Allahim daha nice dogum günleri kutlamayi nasip etsin insallah.Evlatlarinin mürüvetlerini görürsün insallah.Cok ilginc bir anlatimdi bayildim:))..iyiki varsiniz.Hocam sahiden o kadarmiydi kilonuz? EGER ÖYLEYSE DÜNYA SiZE iYi BAKAMAMIS HAAA:))SAYGILAR SELAMLAR
sami biberoğulları
Güzel dileklerin için çok çok teşekkür ediyorum. Dilerim sen de sağlık ve huzur içinde uzun bir ömür yaşarsın...Evletlarının mürüvvetlerini görür, torunlarını mıncıklama zevkini tadarsın.
Ben evet gerçektren de 5,5 kilo doğmuşum..Orta okul son sınıfta 80 kilo olduğumu hatırlıyorum çünkü...Sonra ülser olmuşum..Daha sonra bir mide ameliyetı geçirdim..İşte ondan sonra kilom hiç değişmedi hep 76...
Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba...
Selam ve sevgiler.
İyi ki doğdun arkadaşım..Adresini bilsem sana hediye gönderirdim...
Şöyle güzel bir omuz çantası..yakışırdı hani...baya entel görünürdün...
Sevgiler selamlar...
sami biberoğulları
Bu özel günümde yanımda olmandan daha güzel hediye var mı? Adrese gelince: Kulağına söylüyorum kimse duymasın...
Özel Batı Anadolu Lisesi....Armağan Evler Mah. Akdeniz Cad...İlk Hedef Sok...No: 1 Ümraniye/ İstanbul
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Gecikmişliğimin mazur görülmesi ricasıyla güzel dilkeleriniz için çok çok teşekkürlerimi sunuyorum.
Selam ve sevgilerimle.
Hocam arının kıçından çıkan şey tatlı olmaz o sana kakaladıkları şeyi arı ağzıyla yapar...
Bu arada dünyaya geldiği günü böylesi net ve eksiksiz anımsayan bir hoca daha var mı dünyada "yok" .
Bir tek siz varsınız.
Sanki geldin de ne oldu hocam?
Gelmeseydin ne olmazdılara bakınca anlarsınız ancak,gelmeseydiniz ne olacağını.
O yüzden "Hoşgeldin Sami Hocam" ..
Allah sağlıklı hayırlı uzun ömürler versin...
Yine de iyi ki yol ve hava durumundan esinlerip isim koymamışlar hocam ..şükret.
Selam ve saygı ile.
sami biberoğulları
Balın arının kıçından çıkmadığını öğreninceye kadar baya bir zaman harcadık hayat denen bu yolda. Biz anladık ya millete anlatamadık...Madem arı da bir kanatlı o halde diğer kanatlılar gibi yapacağı yiyecek maddesini kıçından çıkarması gerekir diye düşünüyor millet.
Doğduğu günü bu kadar net hatırlayan bir başkası olsaydı...Yani benden bir tane daha olsaydı yer yüzünde...Aman Allah'ım düşüncesi bile ürpertiyor...
Selam ve sevgilerimle
erolabi
Hocam o bizim b...k yemeye alıştığımızdandır..illa kıçından çıkanı yiyeceğiz diye tutturmak..
valla bir tane ..beş tane..on tane...
Ver Allahım...!
Selam ve saygı ile..
sami biberoğulları
Çok mes'ut ve batiyar oldum...Hatırlanmış olmaktan mütevellit çok çok mütehassis oldum.
Arz-ı hürmetlerimlerimi ve en derûnî sevgilerimi yolluyorum efendim.
Vertigo
benimki de 2 nisan,şimdiden hatırlatırım :P
sami biberoğulları
Gecikmişliğim dolayısıyla özürlerimin kabulü ile birlikte selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
Allah razı olsun. Rabbim size de sağlık içinde huzurlu ve uzun bir ömür bahşetsin inşallah.
sami biberoğulları
Rabbim size de sağlık ve huzr dolu uzun bir ömür versin inşallah.
Selam ve sevgilerimle.
İyiki doğdunuz diyeyim, bizi kim gülümsetecekti.
Aklıma kilonuz takıldı. Aynı hızla kilo alsaymışsınız evlere sığmazdınız.
Nerdeyse yaşıt sayılırız, bir buçuk yaş küçüğümle aynısınız. Bu arada merak eden varsa yaşımı
öğrenmiş olsun.
Ben de iki buçuk kilo doğmuşum, annem doğumevi der, belkide aynı hastanede. Ters doğmuşum,
doğmak istemedim anlaşılan.
Yatmadan yazınızı okuyup çıkayım dedim siteden.
tebrikler, doğum gününüz kutlu olsun, nice sağlıklı yıllara,
selâm ve sevgiler..
sami biberoğulları
Doğduktan sonra aynı hızla kilo almışım zaten..Çünkü orta okul son sınıfta 80 kilo olduğumu gayet net hatırlıyorum...Fakat Yirmi yaşlarımda ülsere yakalandım..Otuzlu yaşlarda kilom 48e kadar düştü...Sonra 1990 da ameliyat oldum..Ondan sonra kilom 75-76 dan ne aşağı indi ne yukarı çıktı.
Benden 1,5 yaş büyük olduğunuza göre demek ki 19,5 yaşındasınız...Yani çiçeği burnunda giller familyasındanız...Tahmin ed,iyorum aynı hastanede doğmuşuz..Çünkü o yıllarda sanırım o kadar çok doğum ile ilgili hastane yoktu Ankara'da ve de anne babalarımız nazarında içinde doğum olayının gerçekleştiği her sağlık kuruluşu doğumhaneydi.
Dünyaya ters gelmye gelince..O kadar önemli değil...Önemli olan dünyada ters yaşamamak...İşin doğrusu bana bıraksalardı, bir seçme şansım olsaydı ben de dünyaya gelmeyi tercih etmezdim mutlaka...Ama yine de siz gibi dostları tanımış olmak gibi bir kazancım var ki en büyük tesellim de bu zaten.
İyi ki varsınız.
Selşam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Selam ve sevgiler benden.
sami biberoğulları
Baklava Güllüoğlundan. Buyur gel beraber yiyelim...Yani gelirken getiriver bir iki kutu...Yeriz beraber...
Selam ve sevgilerimle.