KUTSAL EV
Sabahleyin erkenden hastaneye gitmesi gerekiyordu Nuran hanımın.Son günlerde tansiyon ve şekerle başı dertteydi.Akşamleyin oğlunu arayıp kendisine doktordan sıra almasını istemiş ve aldırmıştı.Eşini erkenden kaldırıp rahatsız etmek istemeyen Nuran hanım sessizce evden çıkmış , hastanenin yolunu tutmuştu.
Gideceği yere ulaşmış,sıraya girmişti.Fakat daha doktorun gelmesine neredeyse bir saatten fazla vardı.Oğlunun evi hastanenin hemen yan tarafındaydı.Beklemekten usanınca hastaneden dışarı çıkıp etrafa şöyle bir göz attı.Sokakta canlılık daha yeni başlıyordu.Hastahanenin önünden başka diğer yerlerde tek tük insanlar yeni yeni işe gitmeye başlamıştılar.Oğlunun evine doğru baktı ,yedinci katta perdeler kapalıydı.Normal bir şeydi daha çok erkendi.Apartmanın diğer evlerine de göz attı hepsi kapalıydı.Çocukları küçük olan gelini okula çocuk göndermeyeceği için eşini yollamış yatmış olabilirdi.Onları rahatsız etmek istemedi.Tekrar sırasına geri döndü ve oturdu.Doktor tahlil isteyebilirdi ,onun için hiçbir şey yememesi gerektiğini düşünmüş ve kahvaltı yapmadan çıkmıştı.
Otururken binlerce şey düşünmüştü yaşlı kadın .Oğlunun evi şuracıktaydı ama oğlu olmadan aslında çok da gitmek istemiyordu.Komşularının :’’Ne güzel oğlun hastanenin yanında git orda bekle ,yemeğini ye ,dinlen yorulmadan bakıl gel işte ne şanslı kadınsın’’ demeleri geliyordu aklına ve gözleri yaşarıyordu.Kendi kendine sayıklayan Nuran hanım :’’Ya ben ne şanslı kadınım’’ diyor komşularıyla muhabbetlerini ,oğlunu ne zorluklarla büyüttüğünü anımsıyordu.
Uzun bir bekleyişten sonra sırası geldi ,muayene oldu ,tahlillerini yaptırdı ve hastaneden çıktı.Yaşlı bir insan için sabahın köründe sıra beklemek ,aç kalmak,kupkuru hastane koltuklarında oturmak kolay değildi.
Nuran hanımın başı dönmeye başlamıştı.İlaçlarını alması gerekiyordu ama kendisini çok kötü hissediyordu.Ne yapsam diye düşündü.Oğlunun evine doğru baktı ,perdeler açılmıştı.Kendini kötü hissettiği için kaldırıma oturdu.Genç bir çocuk gelip :’’Teyzaciğim hayrola iyi misiniz ,bir şey mi oldu’’dedi..Yaşlı kadın :’’Yok yavrum teşekkür ederim ,oğlumun evi şurada gidip kahvaltı yapıp öyle eve gideceğim de düşünüyordum’’dedi.
Kalktı ve oğlunun evine doğru zor bela yürüdü,zaten çok yakındı hastahaneye.Zili çaldı ,ayakta zor duruyordu.Kaynanasının geldiğini gören kadın kapıyı açmadı.Uzun zamandır eski arkadaşları ile buluşup güzel bir gün geçirmeyi planlıyordular.Kapıyı açarsa bütün gününü alabilirdi.Kendine göre planları vardı genç kadının .Evini toplamış,yemeklerini yapmış ve çıkmak üzereydi.Nasılsa eve döner başka gün gelsin diye düşündü.Zaten araları da hiç iyi değildi.Oğlu yokken niye geliyor ki diye düşündü.Sabah sabah sıkıntı çekmek ,birisiyle uğraşmak istemiyordu.
Yaşlı kadın gelinini evde bulamadığına çok üzülmüştü.Bu şekilde eve gidemeyeceğini hemen bir pasthaneye gidip bir şeyler alması gerektiğini düşündü ve ağır ağır yürüdü.Başı dönüyordu pastane daha uzak gelince bakkala yöneldi. Bir an önce bir şeyler atıştırıp azcık uzanması gerekiyordu.Bakkala doğru yöneldi bir iki adım attı ki yere yığıldı.Etraftaki insanlar koşup yetiştiler.Bakkalın yakınında olay vuku bulduğu için bakkaldan kolonya isteyip yüzüne sürdüler.Nuran hanım kendine geldi oturttular,yaşlı kadın:’’Yavrum tahlile aç gelmek gerekiyor ya onun için hiçbir şey yememiştim ,tansiyonum düştü galiba korkmayın’’ deyince bakkal hemen bir bisküvi ve süt ikram etti.Biraz daha kendine gelince oradaki kadınlardan biri :’’Teyzeciğim benim evim çok yakın lütfen gelip birazcık dinlenin ben yakınınız olan birini arayıp sizi almalarını söyleyeyim’’ deyince,kendini iyi hissedemeyen Nuran hanım eve ulaşıp ulaşamayacağından emin olamadığı için bu teklifi memnuniyetle kabul etti.
Genç kadının evi gerçekten de bakkala çok yakındı .Nuran hanım utana sıkıla dualar ederek eve girdi.Kadın hemen bir örtü ve yastık getirip.’’Teyzeciğim acık uzanacaksın itiraz istemem ‘’dedi.Yaşlı kadın utanarak uzandı:’’Ne gerek vardı kızım örtüye yastığa şuracıkta azcık kıvrılsam yeterdi bana’’ der.Genç kadın sanki yıllardır görmediği annesine hizmet eder gibi yaşlı kadına hizmet ediyordu.Hemen bir kahvaltı hazırladı ve beraber afiyetle yediler.Nuran hanımı kahvaltıdan sonra yine zorla yatırdı ve :’Teyzeciğim oğlunu aramamı ister misin numarasını biliyor musun’diye konuşurlarken, kapı çalmıştı genç kadının eşi gelmişti.Nuran hanım utanıp hemen kalkmıştı.Genç kadın durumu anlatınca eşi de çok üzülmüş ve ilgi görtermişti.Kadının eşi güleryüzlü sıcak kanlı bir insandı.Yaşlı kadına ‘’Teyzemi ben götürürüm ne gerek var aramayın oğlunu falan işi vardır yolumun üstü zaten’’der.
Ardına kadar kapıları insanlara açık bu evi ve bu insanları düşündü yaşlı kadın ve oğlunun doğru dürüst hiç gidemediği kutsal evini .
Kadın bu kadar sıcak bu kadar içten o lan bu aileye dualarını esirgemedi.Genç kadının eşi de yemeğini yer yemez beraber teyzeyi evine götürelim diye karar verdiler eşiyle.Yolda Nuran hanım sürekli dualar ederken kadın ve kocası bu dualar için her şeyi severek yapabileceklerini ,asla yük olmadığını severek hizmet ettiklerini söylediler.Bir ara genç adam’’Teyzeciğim asıl biz sana teşekkür ederiz senin sayende sevap kazandık böyle düşün lütfen ‘’dedi.
Yaşlı kadının gözleri doldu ve :’’Ah yavrum bu savaplar bir tek size mi lazım, başkalarına hiç lazım olmayacak mı ‘’deyip gözleri daldı.Gelinini ve göremediği torunlarını düşündü.Bu insanların iyiliklerini , gelinininse soğuk ve istemez tavırlarını anımsadı yüreği burkularak
YORUMLAR
Değerli arkadaşım.
Bu gün genç olanlar, yarın yaşlanacaklarını, bu gün gelin ve damat olanlar yarın kayınpeder ve kaynanana olacaklarını bir hatırlayabilseler...Bir hatırlayabilseler bu yanlışlıkların hiç birisi olmayacak...
Yazı güzeldi...Maalesef çok sık rastladığımız türden bir olaydı ama yine de okumak güzeldi.
Yalnıııızzzzz...
Aşağıdaki paragrafa dikkat:
konuşurlarken, kapı çalmıştı genç kadının eşi gelmişti.Nuran hanım utanıp hemen kalkmıştı.Genç kadın durumu anlatınca eşi de çok üzülmüş ve ilgi görtermişti.Kadının eşi güleryüzlü sıcak kanlı bir insandı.Yaşlı kadına ‘’Teyzemi ben götürürüm ne gerek var aramayın oğlunu falan işi vardır yolumun üstü zaten’’der...
Paragraf dili geçmiş zamanla başlıyor, şimdiki zamanla bitiyor..Kapı çalmıştı......Der....Bu yazıda sıkıntı yaratır. Daha dikkatli ol.
Selam ve sevgiler.
Yürükçü
sami biberoğulları
Yaşanmış veya yaşanabilecek olaylardan...
Zaman zaman olur ki, kendi ailesinin sahip çıkmadığı kişiye hiç tanımadığı iyi insanlar sahip çıkar...
Çok garipseriz değil mi?
Tabi ki gariptir kendi ailesinin sahip çıkmaması.
Ama herhangi birine de olsa böyle sahip çıkmak bir insanlık görevidir.
Yani normal bir davranış bu olmalıdır.
Ama öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, normal olması gereken davranışlar çok ender rastlanıyor ve böyle öykülere konu oluyor...
Ders alınması gereken öykü için teşekkürler...
Yürükçü
E herkes cennete girecek değil ya !
Dışarda kalıp,daha doğrusu "dışarıda da kalmatyıp cehenneme girecekler" de var,değil mi?
Ömür hayır ve hasenatla gürleşir,kötülükle verimsizleşir.
Başkalarına hayırlı olmayanın kendisine de hayırlı olmayacağına inanıyorum.
Bu hikaye belki de bir çoğumuzun bir daha düşünmesi gerektiği ve belki de yarın çok geç olacağı hayırlı işlerimizi yapma gayret ve vefasını çok güzel dile getirmiş.
Hikayeyi de ...aslında bu hikayeler yaşanmış olaylardan esinleniyor ya....öyküyü de beğendim.
Bir zaman gariban bir kadın ameliyat olmak üzre İstanbula gelir. Doktor ağabeyi evinin tadilatta olduğunu söyleyerek kadını eve almaz.Ben de olayı duyunca gelsin bizde kalsın dedim.Ameliyat oldu,İki ay bizde kaldı.Bakımı,hizmeti elimizden geldiğince yaptık.Ve memleketine yolladık.
Geçtiğimiz yıl vefat etti.
Ağabeyi yaptığıyla kaldı.
Biz de yaptığımızla.
Kim karda?
Kim zararda?
Diye düşünüyorum.
Selam ile.