- 2545 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İDARE ETMEK
Sözlüklerde idare: Yönetme, çekip çevirme ve iktisatlı olarak kullanma diye tarif edilir. İdare iyi ile kötünün, az ile çoğun, güzel ile çirkinin orta yolda buluşturulmasıdır. Bu insanlar için de, hayvanlar için de aynıdır.
Kanal açma işinde çalışan iki amele, süt veren iki inek, masada çalışan iki memur, hastalara şifa dağıtan iki doktor, aynı derecede iyi, aynı derecede verimli, aynı derecede güzel olmaları mümkün mü? Bunları bir arada tutabilme, bunlardan azami verimi alabilme sanatıdır idare.
İnsanları şiddetten çok güzel sözle idare etmenin daha iyi olduğunu her zaman hatırda tutmalıdır insan. “Kıyamet günü Allah katında insanların en kötüsü, kötülüğünden, fenalığından korkularak kendisine hürmet edilen, saygı gösterilen kimsedir”.(Hadis) Böyle kişilere gösterilen saygı göstermelik olmaktan öteye bir mana ifade etmez. Bunun süresi karşı fırsat doğana kadardır.
Bazı kişiler vardı ki onlar ister idareci olsun, ister idareden ayrılmış olsunlar, olara saygı gösterilir, her türlü tazimde bulunulur. Onların adları unutulmaz. Çünkü onlar idareyi nefisleriyle değil, kalpleriyle yapan kişilerdir. Russy diyor ki; “kendimizi yönetirken kafamızı, başkalarını yönetirken kalbimizi kullanalım”. İdari mevkide olanlar buna ne derece inanıyorlar merak ediyorum.
“Yöneticiler duygularıyla davranmamalı, her zaman mantık yolunu seçmelidirler”, diyor Napolyon. Tabii bu idarenin neyin doğru, neyin yanlış yola çıktığını bilmesine bağlı. Yoksa ne yaptığını bilemeyen kişinin mantıklı düşündüğünü iddia etmesi kadar gülünç bir şey olamaz.
Bir gün paşanın biri efradıyla birlikte ava çıkar. Yolları köyün birine uğrar. Burada elek yapmakta olan poşaların güzel kızını görür, beğenir. Bu kızla evlenirler. Paşa yine bir gün poşa eşiyle gezmeye çıkarlar. Yolları bir ormandan geçmektedir. Poşa kızı sülün gibi çam ağaçlarını görünce: “bunlardan ne kadar da güzel kasnak olur” diyerek hayıflanır. Paşa karısı olmasına karşın, gözü hala poşalıkta olan karısını boşar paşa. Darı ambarında beslenen horozun gözünün çöplükte olmasına benzer poşa kızının işi.
İnsan çevresindekileri kişiliğiyle idare eder. Doğrudur da, o kişilik ya oluşmamışsa. “En iyi yönetici, kişiye kendi kendini yönetmesini öğreten kişidir. Kişilerin devamlı kendisine muhtaç durumda olmalarını arzulayan, ondan zevk alanların bunu yapmaları mümkün mü? Onlar gökte yıldızlardır.
Toplumu idare edenlerin adaletten ayrılıp, zulüm ve haksızlık yaptıkları zaman, Allah o yerin bereketini azaltır. Her şeyde bir noksanlık ve darlık baş gösterir. İdare eden ne oldum delisi olmamalıdır. Maalesef bu günkü durum bundan farklı değil. Meydan ne oldum delisine kalmıştır. Yarın ne olacağım diyenlerin sayısı yok denecek kadar azdır.
Oturduğu makamla itibar bulmaya çalışanlar unutmamalıdır ki; her iskemle bir baş eğme karşılığıdır. Buralar haddini bilme yeridir. Makamlar kişiyi oturduğu yerden kalkana kadar yüceltir. Oysa makamları yüceltenlerin oturmasına bile gerek yoktur. Onlar zaten yücedir.
“Hoşlanmadığı bir kimseden kurtuluncaya kadar güzel geçinmeyi beceremeyen kimse akıllı sayılmaz”, diyor Muhammed Hanefiyye. Doğru diyor, doğru diyor da bugünkü sorun hoşlanılmayan idare edenden çok idareden kurtulma sorunudur.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.