- 624 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bir Cadde Transit Geçit
Kaldırım taşlarının çukurlarına dolan yağmur sularının üzerime sıçrattığı bir leke bıraktın giderken, sensizlikler diyarına lekeli giriş yaptı yüreğim. Onca yama bere içinde kararttığın yere uyacak bir temiz kalp bulamadık…
Sensizliğin caddesinde teğet geçti her durakta beni, kalbinin ‘paralıdır’ ibareli iç hatlar otobüsü. İnceden yağan yağmura inat, ben biliyordum bizdeydi hayat denen vukuat. O denli kötü içerikli değildik biz, düşlenemeyecek kadar. Bize ait ne varsa sil baştan demek bir kenarda dursun, biz denen illet it öldüren cinsten.
Bir makamı vardır belki hicaz ellerinden gelen, sana saydırdığım argonun. O denli bir küfürata girmemeliydim belki, belki de sen kanıma girmemeliydin zamanında. Dipsiz kuyudur zaman denen illet, aşk neden nasıl bir hikmetse, gidene bakmak düşer arkasından bize oğul hikmet.
Gidişin gibi kısa kesmek gerek, kalemden akan mürekkebi. Yüreğe dar gelir, özlemlerin müebbet hapsi, ondandır içimizi acıtır can kırıkları. Sen bana niyet ele kısmet olan, başına buyruk kolpa bir aşk olarak işlendin savunma defterime…
‘ Yüreğim, kanıma girdiğinde ele geçirdiğin ne kadar alyuvar varsa, hepsine itinayla atar yaptı… ‘
Serdar Ünal
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.