- 745 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
AYOLCUM
Zehra,yatmadan önce süt falan içmedi.Kendine bir fincan kahve yaptı.Bir de sigara yaktı.Keyfe bak keyfe…Tam sigaranın dumanını keyifle uzaklara üflerken mutfağa giren kocası ile göz göze geldi…Başladı kocası söylenmeye…
“-Öleceksin.içme şu zehri,leş gibi kokuyorsun..evi de kokutuyorsun çık balkonda iç şu pis sigarayı…
“-Ama;aşkım balkon çok soğuk..Kapalı balkona,kalorifer peteği koyalım;ben sigaramı orada içeyim dedim..Olmaz dedin…
“Bak sen..bir de kaloriferli balkon istiyor..kraliçe hazretleri…Senin doğal gaz faturasının kaç para geldiğinden haberin yok nasılsa değil mi..?” Zehra ‘ ortalığı germeden sigarasını söndürdü.Sigarasız kahvenin de anlamı yoktu.Kahveyi de lavaboya döktü…Hem eşinden onun için çok önemli bir şey istemesi gerekiyordu..Eşi ile işi olmasa ne kahveyi dökerdi,ne de sigarayı söndürürdü…Eh..kader işte…İşi düştü bir kere.El mahkum..
“-Aşkım,benim üç altın günüm aynı güne denk geldi..Ben ancak ,İzmir ‘deki günüme gidebileceğim.Diğer ikisine yani buradakilere gidemeyeceğim..Sen iki günüme gidip,altınları verir misin?Birisi parkta,diğeri de şehir pastanesinde..”
-“Ayol! Gitmez miyim kız,giderim,on beş gün önce de beni göndermiştin o altın günlerine..Sıdıka var ya! Sıdıka! ne güzel su böreği yapıyor,bol tereyağlı,kıyıları kıtır kıtır…
Ayolcum, onlar seni günlerinden çıkardılar beni aldılar..Yarın ben gidecektim zaten.Sıdıkalar ‘la olan altın.gününe,kura çektik ilk ben çıktım. ..Sıdıka bana bir tepsi su böreği yapacak,Aysel ‘ de Ispanaklı pasta,Emel de kısır yapacak..Oh!.ne güzel kadın olmak.. ye iç..on beş tane yarım altın al gel….Sıdıka’ların gününden Tülay ‘ların gününe geçeceğim.
Zaten Tülay var ya! Allah’ı var,kendisi yok..bana her zaman der “Bayram,biz Zehra ‘ yı günden atıp,seni alalım”der.Sende buna kaç kez şahit oldun Ayol..değil mi? …Eh..pastanede bir dondurma yerim..on tane küçük altını cebe…oh ya!ne güzel bir dünya..çok mutluyum.. ayol çok..
Zehra eşinin konuşmalarına çok ama çok şaşırmıştı.Elini eşinin başına götürdü Eşi çok kızdı.
“-Çek elini başımdan,ateşim falan yok ayol..”
“-Hani,konuşma şeklin değişti..yani..ayollar falan..iyimi sin sen ?”
“Ben gayet iyiyim.Senin fazla kırmızı rujun var mı?Kırmızı ruj süreceğim…bakımlı olmak lazım..Gün arkadaşlarımın hepsi de çok bakımlı çok. Ayolcum..”
“-Yeter artık..çok fazla saçmaladın..
“-Ben bacaklarıma ağda yaptım..ama senin bacakların gibi pürüzsüz bebek cildi gibi olmadı..sen pürüzsüzlüğü nasıl başarıyorsun..Ayolcum yardım et bana o konuda..Bacaklarım pütür pütür…”
”-Bana bak..sen bacaklarının pürüzsüzlüğünü düşüneceğine parmak kadar varislerini,yamuk bacaklarını düşün..yakında etek giyersin sen..bence giyme..görüntü kirliliği yaparsın..”
“-Hemen internetten araştırayım.Bacak estetiği diye bir şey var mı?Ayolcum,benim popom kalkık değil mi?..Vallahi kız..arkamdan ıslık çalacaklar diye ödüm patlıyor…Ayolcum..Hadi bana kırmızı çanta almaya gidelim..
-“Kafayı yedin sen...nereden çıktı kırmızı çanta almak,kırmızı ruj..sürmek..”
“-Ne var ayol,ne var..ben, alamaz mıyım kırmızı çanta,bak ayolcum beni çok üzdün.? Ayağını denk al…Ben göğüslerimi hormon tedavisi ile büyüteceğim..bak ne güzel olacak..”
“Saçmalama aşkım,sen benim kocamsın..”
“Boşanırız,sen başkası ile ben başkası ile evleniriz..Kanki olamayız çünkü ben seni kocamdan kıskanırım..”
“-Yalvarırım kendine gel..Sen bu olamazsın..bu mümkün değil..derken..
Zehra kan ter içinde uyandı..çok şükür rüya imiş…
YORUMLAR
Can!süpersin vallahi,Bir kere,O KADAR HALKTAN,O KADAR BİZDEN Kİ ifadeler, evlerine rüyalarına konuk ediyorsun bizleri.Bizde hiç yabancılık çekmiyoruz gittiğimiz evlerde.Yani o laf olsun diye oluşturulmuş yabancı sözcük sıkıştırmaları yok,gereksiz imgelere başvurmuyorsun hiç.
En güzeli ne biliyor musun hem bu yazında,hem de diğerlerinde?Güncel bütün konular,dilin bize ait olması gibi içerik te bize,günümüze ait.
Gelelim benim yüreğimi şöööyle bir sallayan altın orana canım.Ne yazık ki bütün ilişkilerin üzerine oturtulduğu "alacaksam-vereceğim" dengesi var ya,bam teli yazının.Bütün eğilmelerimiz,tavizlerimiz ve küçülmelerimiz işte bu değişmez ironik oranda.
Nasıl da vurmuşsun onikiden ilşkinin altın oranını
"ortalığı germeden sigarasını söndürdü.Sigarasız kahvenin de anlamı yoktu.Kahveyi de lavaboya döktü…Hem eşinden onun için çok önemli bir şey istemesi gerekiyordu..Eşi ile işi olmasa ne kahveyi dökerdi,ne de sigarayı söndürürdü…Eh..kader işte…İşi düştü bir kere.El mahkum.."kutlarım bütün içtenliğimle kalemini ve bağnaz tutkularımızın tiiiiye alınışını.
öPTÜM YÜREĞİNDEN.
sareyaprak
Ne yapayım.insan kocasına göere başını bağlıyor...Ne dersen diyeyim.önce bir itiraz eder...o huyunu çok iyi bidiğimden,önlemimi alrım:)))))))))
Tabi ki gerçek hayatta da ne yazık ki bu böyle..İnsanız işte insan..
Kimin kiminle işi var..bir dost oluyorlar iş bitince geride hiç bir şey kalmıyor...Tabi ki bu herkes için geçerli değil..ama çoğu insan böyle...
Atasözümüz bile var "İnsanın işini,insan yapar"diye bak bu atasözümü bilmüyorum; ama çok duyuyorum...
Çok teşekkür ederim sevgiler selamlar....
Sevgili Arkadaşım.
Yazının sonuna kadar gözlerim faltaşı gibi açılmış bir vaziyette okudum..Kendi kendime '' Eyvah eyvahhh..Kadın kocasını günlere taşıya taşıya sonunda onu da hanımlaştırdı galiba'' diye düşünürken sonunda rüya çıktı çok şükür.
Amma velakin...
Ya..Utanç verici biliyorum ama sana yazmazsam çatlarım....
Benim Fethiye'de çalıştığım yıllar...Yani 2004-2006 yılları...Öğretmenler odasında sigara içmek yasak...Ufacık bir oda vermişler biz sigara içenlere lakin işin garip tarafı okulda sigara içen erkek öğretmen yok...Tek ben varım sigara içen erkek. Diğer sigaracılar hep bayan...Yani ben her teneffüs bayanların arasına giriyorum...Mecburen de onlarla muhabbet ediyorum...Bayanlar önce rahatsız oldular..Benim yanımda sere serpe konuşamıyorlar her şeyi...Ama sonra baktım aldırış etmemeye başladılar...Artık gelin kaynana dedikosundan kek, pasta, börek yapımına kadar ne kadar kadın muhabbeti varsa...Ağdadan tutun da, hangi farın, fon dö tenin hangi göze, cilde daha uygun olduğuna varıncaya kadar öğrenmediğim hiç bir şey kalmadı...Artık öyle oldu ki o odaya uğrayıp bize bir selam veren erkek arkadaşlar '' Selam kızlaaarrrr'' diyorlardı benim erkek olduğumu hiç hesaba katmadan. Yani hiç kimse '' Sami hocam sana da selam'' demiyordu..Ben de diğerlerinin gözünde '' Kızlar''dan biriydim.
Allahtan o okulda sadece iki sene çalışıp emekli oldum...Daha uzun süre çalışsaydım ..Yok yok...düşüncesi bile ürkütücü...
Haaa..Bu arada...Yazında Ispanaklı pastadan bahsetmişsin...Ben şimdiye kadar hiç duymamıştım ıspanaklı pasta..Çok acil tarifini istiyorum.
Selam ve sevgilerimle.
sareyaprak
Ispanaklı pastayı bence deneme,hiç güzel olmuyor..ama yinede tarifini vereyim..300 gram ıspanak yaprağını püre halina getirip pandispanya hamuruna karıştırıyorsun..pişiriyorsun..arasına pasta kreması...sürüyorsun..
deneme ..sadece hamuru yeşil oluyor..ıspanağı bence zebil etme..dök üzerine sarmısaklı yoğurdu ye..bence daha güzel...
Çok teşekkür ederm..sevgiler saygılar...
Not:Bizim sınırsız internet kotası aştığı için..hızını düşürmüşler..ne zaman normale dçnecek bilmiyorum..internete girmek çok zor...aştık biz kendeimizi..
vallahi aştık...
ilahi sare hanım bende kocası zehrayı işletiyor sanıyordum gerçek sanıpta meğerse kurguymuş ustaca anlatımdı güzelde olmuş tebessüm ederek okudum kutlarım sizi saygılarımla selamlar