Camiler Boşaldı, Meydanlar Doldu
Erzurum’da ramazan evriliyor, dönüşüyor. Bu belki de tüm ülkede böyle. Eskiden ramazan aylarında ibadete daha fazla zaman ayrılır, çocuklara tekne orucu dediğimiz yarım günlük oruç tutturulur, bayanlar evlere, camilere kuran dinlemeye gider, erkekler çocuklarını alarak yatsı vakti teravih namazlarını kılarlardı. Bunlar şimdi de oluyor ama son yıllarda sayısal olarak bir azalma görülmüyor değil. Teravih zamanı eskiden camiler doluya yakın olurdu ama şimdi üç dört safı geçmiyor. Teravihe teveccühün azalmasında "akademik" hocaların da payı var bence.TV ekranlarında kimi teravih yoktur dedi, kimi sekiz rekattır fazla değildir söylemleriyle insanların kafalarını karıştırdılar ve sonuçta cami ile halkın bağlantısını kestiler. Neticeden memnun mudurlar bilemem ama kendi açımdan durumun pek parlak olduğunu sanmıyorum.
Peki camiden ayağı kesilen halk şimdi nerede acaba? Erzurum’da halk "kent meydanları"nda şimdi. Erzurum’un eskiden meydanı yoktu. Bu açık hızlıca kapatıldı. Şimdi artık iki meydanımız var. Biri Yakutiye Medresesi’ni çevreleyen kent meydanı diğeri de Büyükşehir Belediyesi’nin bu meydana "pağıllanarak" yaptırdığı, onlar yaptı ben niye yapmayayım diyerek yaptırdığı Havuzbaşı yanındaki meydan. Oruçlarını açan, kadayıfını yiyen dadaşlar, bacılar, analar meydanlara "gaza"ya çıkıyor. Çekirdekler, sımışkalar çitlenip yerlere boca ediliyor.Elektro saz eşliğindeki gürültülü müziğe kız, erkek, yaşlı , genç hep birlikte tempo tutuluyor. Bazı gençler kendilerini tutamayıp ellerini iki yana açarak müziğe eşlik ediyor.Masalar, tabureler insan istilası altında. Meydandaki çimler (Yakutiye’deki) çim özelliğini kaybetmiş halde. Halkımız hep kirletiyor hem eğleniyor.
Yazdıklarım yanlış anlaşılmasın. Eğlenceye karşı değilim fakat ramazanın anlamını unutmadan, ibadetleri ihmal etmeden ve çevreye zarar vermeden bunu gerçekleştirebiliriz. Dadaşa da bu yakışır.(Temmuz 2012)
YORUMLAR
"Yazdıklarım yanlış anlaşılmasın. Eğlenceye karşı değilim fakat ramazanın anlamını unutmadan, ibadetleri ihmal etmeden ve çevreye zarar vermeden bunu gerçekleştirebiliriz. Dadaşa da bu yakışır."
yazar bir akademisyen gibi sonuclar cikartmaya calismis duyarli yüregiyle; ne istiyoruz ve ne icin istiyoruz, 'istegimizi nasil gerceklestirecegiz?in' yolunu kimden ögrene biliriz sorularina cevabimiz nekadar isabetli olabilirise o derecede uygun netice elde edilebilir...
dadaslara selam olsun...