- 1204 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
o'na(2)
O’na
Sensizliğimin bir haftasını geride bıraktım. Yıllar olmuş gibi, seninle konuşmayınca böyle oluyorum. Dışarıdaki güneş öyle güzel göz kırpıyor ki, kışın ortasında bu bahar havası da ne böyle diyorum. Dışarı çıkıp uzun uzun yürümek vardı, koşup oynamak çocuklar gibi. Biliyor musun sevgilim, ben lunaparkları çok severdim kendimi kaybettiğim senden sonra tek yer orasıydı. Sen hiç bilmedin bana dair hiçbir şeyi hem de. İkimizde aynıydık oysaki bende senin en çok neyi sevdiğini bilmezdim, benden sonra kendini kaybettiğin bir yer oldu mu benim gibi hiç bilmedim. Biz hep ne çok sevdiğimizi söylemiştik birbirimize. Duymak istediğimiz hep “seviyorum” kelimesiydi.
Kavga ettik. Susmalarına sitem ederdim ben konuştukça sen hep susmayı tercih ettin. Bana daha çok âşık olduğun için miydi bu susmaların yoksa bir gün biteceğini bildiğin için kalp kırmamak mıydı, derdin. Bilmiyorum bilemiyorum. Ben bütün doğrularımı sana evet dediğim gün kaybettim. Yanlışların bu kadar güzel olduğunu bilseydim, doğruların hayatıma işgal etmesine izin vermezdim. Bambaşka biri oluyordum sen varken. “balığa denizden başkası azaptır” ya sende öyleydin. Şimdi yoksun, denizin içindeki balık kadar yakınım sana oysaki ama yoksun işte yoksun.
…Nefes almak bile gelmiyor içimden. Öyle paldır küldür girmiştin ki hayatıma şimdi olmayışını kabullenmek zor. Doğrularla dolu bir hayata bağlanmak kolay olmayacak.
Ayrılık olacaktı neden sevdik diyorum. Tam her şey yoluna girmeye başlamışken engeller ortadan kalkıyorken fırtına neden her şeyi alabora etti ki… Tarifsiz her şey anlamsız, yitik, kaybolmuş…
Bitsin istiyorum, kalbim dursun. Parçalara ayrılmak yoruyor sensizlik zaten ölümken başka şeylere gücüm yok.
Senin sevgilin senin karındım fakat biz hiç birbirimizi tanımadık. Bir okyanusta kaybolmuştuk birbirimize sığındık, limana yanaştığımızda da büyü bozuldu.