CİN HİKAYELERİ
Onu ilk hisettiğinde uyuyordu.Fakat garip bir uykuydu bu .Sabah olmuş, uykusunu almıştı yatağın içinde bekliyordu.Gözlerini açmadan ona sevgiyle ve aşkla bakan bir çift gözü hissediyor karşılaşmaktan ,bu bir çift gözün gerçek olmasından korkuyordu.
Sonunda cesaretini toplayıp gözlerini açmış fakat korktuğu gibi bir şeyle karşılaşmamıştı.Bütün gün takip ediliyormuş hissine kapılıyor evde yalnız kalınca korkuyordu.Gece camdan bir şey silkelerken beline bir el dolanıyor gibi geliyor ve çığlık atarak içeri giriyordu.Ne zamandır devam eden bu durumu onu çok korkutuyor ne yapacağını bilemez bir panik hali yaşıyordu.Kocasına bu durumundan bahseden kadın artık çare arama yollarını tutmuş ve beraber doktora gitmiştiler.Kullandığı ilaçlar ,gittiği doktorların hiçbir faydasını görememiş evde yalnız kalamaz hale gelmişti.
Artık bütün aile çok mağdurdu. Nöbetleşe kadının yanında kalıyordular.Bir an bile yalnız kalmak istemiyor, aklını oynatacak hale geliyordu.
Bir gece uyurken aşağı sarkan elinin öpüldüğünü hissetti.Eşini uyandırdı ve ışıkları yaktırdı.Sabaha kadar ışıkta yorgana gömülü bir vaziyette yattı.Sabahleyin camda ‘’Seni seviyorum’’diye bir yazı gördü.Eşine kimin yazdığını sordu fakat haberi bile yoktu.Bu olay onun daha çok korkmasına vesile oldu.
Su içmeye gittiği bir gece ışığı tam yakarken elini okşayan bir el hissetmiş ve çığlıklar atarak geri dönmüştü.
Artık ne uyuyabiliyor,ne evin içinde dolaşabiliyordu.Sanki her kapının akasında birisi onu bekliyordu.Gece susasa eşinİ de uyandırıyor beraber gidiyordular.İçtiği ilaçların hiçbir faydası olmadığı için artık ilaçlarını hırsla çöpe atmış ve kullanmamıştı.
Banyo yaparken bile yanında birisini bulunduruyor elinden geldiğince gözünü açık tutmaya çalışıyordu.
Sürekli kendini izleyen bu gözler sayesinde bir çok dua ezberlemişti.Dualar ilaçlardan daha faydalı olunca sürekli okumaya başlamıştı.En sonunda bir hocaya gidip bilmediği diğer büyük duaları kendisine okumasını istemişti.
Gittiği yerde kendisine bir cin musallat olduğunu ve sürekli üzerinde duaları taşıması gerektiği söylenince daha da ürperir olmuş ve ne denirse harfiyen uymuştu.
Son zamanlarda daha rahattı.Biraz olsun nefes almış etrafındaki insanları da rahata kavuşturmuştu.
Uzun bir aradan sonra artık bu durumu giderek hafiflemiş ve zamanla kaybolmuştu.Rahatlayınca taktığı muskadan sıkılmış daha takmayacağını söylemiş ve çıkarmaya karar vermişti.Onun bu durumu eski bir hatıra halini alınca her şey unutulup gitmişti.
Bir gün banyodan çıkarken camlarda yine o yazıyı gördü.’’Seni seviyorum’’.Yeniden dünyası yıkılmıştı.Aniden bir ses duydu’’.Bana inan sana zarar veremem ben seni çok seviyorum’’diyordu.Kadın ağlayarak’’ Kimsin ,ne istiyorsun git atık hayatımdan’’ dedi.’’Sana ne olarak gelmemi istersin, seninle konuşmak istiyorum ‘’dedi.Kadın ‘’Asla gelme git hiçbir şekilde bana görünme’’dedi.Ses tekrar konuştu.’’Seni sevmekten başka bir suçum yok seni üzdüm,korkuttum affet beni bir daha hiç ama hiç gelmeyeceğim’’dedi.
Gerçektende artık ortalarda yoktu.Biraz olsun rahatlamıştı hem de üzerinde duaları bulundurmadığı halde.
Mutsuz bir evlilik yaşıyordu.Çok sıkıntıları vardı.Hayatta her şeye sahip olmuştu ama en önem verdiği sevgiyi bulamamıştı.Duygusuz soğuk bir adamdı kocası.Tek düşündüğü işiydi.Bir araya geldiklerinde konuşacak hiçbir şey bulamıyordular çünkü ikisinin hayata bakışları,beklentileri ve hayatı okuyuş biçimleri farklıydı.
Eşini beklediği bir akşam televizyonda aniden o yazı geçti yine.’’Seni seviyorum,neden benimle konuşmuyorsun’’.Kadın çok korkmuş ve hemen televizyonu kapatmıştı.Kumandayı fırlattı ve ağlamaya başladı.Bir ses duyuldu ‘’Ne olur korkma tamam gidiyorum ama seni çok sevdiğimi bil ‘’dedi.Kadın ‘’Git yeter atık’’ diye bağırdı.Sonra’’ Sen kimsin neden bunu yapıyorsun’’ dedi.
‘’Ben sana deliler gibi aşık olan bir varlığım ‘’dedi.Kadın bütün gücünü topladı ve ‘’Seni görmekten korkuyorum ‘’ dedi.Bunu dedikten sonra bir müddet sustu.Kendine bu korkuları veren onu çılgına çeviren bu varlığa karşı çok kızgındı,ve ondan korktuğu için kendine de.
‘’Sen korkağın tekisin beni korkutuyorsun ama asıl korkak sensin.Neden hep kapıların arkasında ,gizli köşelerde,ıssız yerlerde ve karanlıklardasın.Asıl korkak sensin .Cesaretin olsaydı benim gibi yaşardın’’dedi.
‘’Sana korkmayacağın bir şekilde görünsem olmaz mı’’ dedi cin.Kadın’’ Gerçekte çok mu korkunçsun’’ dedi.
Tam böyle konuşurken cin birden ortaya çıktı.
Yakışıklı bir gençti.Kadın görünce çok korktu.Hemen koltuğun arkasına geçti’’Sakın yaklaşma’’dedi ve ellerini yüzüne kapattı.’’Gerçekte nasılsın ‘’dedi.’’Sana gerçek halimle geldim ne görüyorsan ben oyum benden korkma lütfen’’dedi.Kadın ‘’Lütfen bana bir şey yapma ‘’deyince genç cin üzüldü ve’’Ben sana bir şey yapamam seni çok seviyorum ‘’dedi.Bu arada kapı çaldı ve cin hemen kayboldu.
Kadın eve gelen suratsız kocasının elinden poşetleri aldı ve tekrar doktora gitmek istediğini söyledi.Adam bıktığını ve artık uğraşamayacağını söyleyip yattı.
Kadın sabah olunca yine hocaya dualar yazdırmaya gitti.Hoca artık hiç çıkarmaması gerektiğini çıkarırsa bir daha gitmeyeceğini söyledi.Kocası doktora götürmeyince kadın elindeki imkanlarla gidebildiği yakın bir yerle sorunu halletmeye çalışmıştı.Artık hiç boynundan muskasını çıkartmıyordu,cini de hiç görmüyordu.
Kocası etrafa karısının delirdiğini artık uğraşamayacağını söylüyor eve gelince kadına çok kötü davranıyordu.Eskiden de mutsuzdular ama kocası bu durumu değerlendiriyor, bahane ediyor ve geç geliyor ,erken çıkıyor evde durduğu saatlerde kadınla hiç ilgilenmiyordu.
Gün geçtikçe dayanılmaz bir hal alıyordu evlilikleri.Aynı evin içinde iki yabancı olmuştular.Herkes kendi hayatını yaşıyordu.Kadın evde sadece işleri yapan bir hizmetçi adam ise eve bakmak zorunda olan başka hiçbir görevi olmayan birisi haline gelmişti.
Bir akşam kadın sofra bezini çırparken, aniden cin ortaya çıkmıştı.Kadın nasıl olduğunu anlayamamıştı.
Yine karşısındaydı ve yine ‘’Seni çok özledim ,seni seviyorum’’ diyordu.Kadın ne yapacağını şaşırmış bir halde ‘’Senden korkmuyorum gel beni öldürecek misin hadi öldür bıktım artık korkuyla yaşamaktan’’ dedi.Cin ‘’Hayır asla neden seni öldüreyim ki ben seni çok seviyorum’’dedi.Kadın şaşkındı ,yorgundu her şeyden bıkmıştı.
‘’Seni takip ediyorum ama yanına gelemiyordum’’dedi cin.’’Artık tanışalım mı benim adım Kerem ‘’dedi.’Seni her gördüğümde yazıyorsun neden dedi‘’cin
Kadın düşündü biraz cin tekrarladı’’Neden bu kadar yazıyorsun ‘’
‘’Sen nereden biliyorsun diyecektim ama tabi doğru ya hep beni izliyorsun değil mi?Bazen yazarken yazdıklarımı siliyordun ,ben hep şaşırıyordum .hiç bir yere dokunmadığım halde neden yazılarım siliniyor diye düşünüp duruyordum.Zaman zaman düşüncelerim de giriyordun şimdi daha iyi anlıyorum yaşadığım tuhaflıkları’’ dedi genç kadın.
‘’Çünkü yazılarım bitince öleceğime inanıyorum’’dedi kadın
‘’Ölümden korkuyor musun’’dedi
‘’Bilinmeyen korkutur’’dedi kadın
‘’Neden yazıların bitince öleceğini düşünüyorsun ‘’dedi cin yine.
‘’Çünkü hayallerim bitmiş olacak’’dedi kadın.
‘’Hayallerin dışında hayat güzel değil mi peki’’dedi cin.
‘’Bu soruyu sormamış ol’’dedi kadın.
‘’Sana şunu söyleyebilirim sadece öykülerimde yaşıyorum ,yazmak beni mutlu ediyor,kimsenin beğenmesi umurumda değil kendim için yazıyorum’’
Ve ekledi:’’Bu dünyada söylemek istediğim her şeyi ama her şeyi söyleyip öyle ölmek istiyorum’’
‘’Farkında mısın artık benden korkmuyorsun ‘’dedi cin
‘’Evet çünkü korkularımdan daha korkunç hayat ‘’dedi.
‘’Anlamadım ‘’dedi.
‘’Sen bana bilmediğim bir alemden en güzel sevgi sözcükleriyle seslenirken,bildiğim elle tuttuğum gözle gördüğüm yaşadığım bu hayatta bana en çirkin sözlerle hitap ediyorlar ’’dedi.
‘’Üzülme artık her şey bitecek çok mutlu olacağız ‘’dedi cin.
‘’Ben seninle gelebilir miyim senin dünyana uyum sağlayabilir miyim’’dedi kadın.
‘’Elbette ,bunu yaparsan senin için ölebilirim ‘’dedi cin.
‘’Kadın düşünecek ve kaybedecek hiçbir şeyim yok’’dedi
‘’Biliyor musun çok güzelsin ‘’dedi cin.
Kadın güldü:’’Sende biliyor musun bunu bana ilk söyleyen varlık sensin ilk kez duydum bunu ‘’dedi.
Aralarında korkulardan uzak bir arkadaşlık gelişti.Kadın artık her bunaldığında Ekrem diye çağırır olmuştu.İlk önce iyi bir dosttular fakat zamanla kadın da cine aşık olmuştu.
Kocasının ilgisizliği,sevgisizliği her şey vız geliyordu atık.Keşfettiği bu farklı dünyada kendisine güzel bir yer bulmuştu.
‘’Ne yapmam gerekiyor söyle ‘’dedi kadın.
‘’Bunu yapmak istediğinden emin misin ‘’dedi cin.
‘’Evet hem de hemen artık sorma lütfen ben de seni seviyorum artık senden ayrı yaşamayı düşünemiyorum’’dedi kadın.
‘’O halde üzerindeki muskayı çıkar ve elimi tut ‘’dedi cin.
Kadın üzerindeki muskayı çıkarıp fırlattı ve kendisini çok seven ,kendisinin de deliler gibi aşık olduğu cinin elini tuttu.
YORUMLAR
Çok ilginç bir öykü...
Devam edecek mi bilmiyorum ama final biraz şüphe doğurdu içimde.
Muskayı bırakınca cinin davranışları değişecek mi acaba?
Yürükçü
cinden herkes korktuğunu söyler sen cini sevdirdin usta harikasın...saygılar
Yürükçü
bende çok araştırdım ve okudum. çokta hikayeler gerçek birinci şahıslardan duyduğum kadarıyla varlıklarıyla içimizde yaşıyorlar. korunmakta duayla nuskayla..bir solukta okunan güzel bir öyküydü kutluyorum saygılarımla..
Yürükçü
Gülayşe DELEN
cin hikayelerine biraz inanıyorum. akıcı yazınızı ilgi ile okudum.
saygılarımla.
kukurikuu tarafından 2/18/2013 5:25:48 PM zamanında düzenlenmiştir.
Yürükçü
doğa üstü diye nitelendirebileceğim olaylar hakkında kitaplar okumuştum
öykünüz bana o kitaplardan aldığım tadı verdi
kutluyorum başarılı kalemi
selam ve saygılarımla