MERHAMET ÜSTÜNE
MERHAMET ÜSTÜNE
Başlayacağım yine bir şekilde nasıl olacak bilmiyorum ama olacak bir şeyler işte. Merhamet. Merhamet bir annenin çocuğuna kızamamasıdır kızsa bile kızdıktan sonra hıçkıra hıçkıra ağlayıp gidip çocuğundan özür dilemesidir. Harbi adam olmak için en gereken şey merhamettir ki hiç kimse merhametli bir anne kadar harbi adam olamaz. Affedebilmek merhamettir ki affeden insanlar dünyayı kurtaracak iyi insanlardır diyeceğim ama şu dünyayı kurtaracaklar kısmı yalan olacak geriye sadece iyilikleri kalacak. Bir insan herhangi bir in’sana bir kötülük yaptıktan sonra kötülük yapılan intikam almaya yoğunlaşır insan doğasında vardır elbette olur. Eğer ki bu kötülük yapılan olayı derinlemesine düşünürse görecektir ki intikam kötü bir şeydir ve bir insanda birazcık merhamet varsa eğer, yapacağı kötülükten vazgeçip kötülük yapanı affeder. Peki niye diye soracak olursan palyaço çünkü kir, kirli bezle temizlenmez. Ama eğer bir insan kötüyse merhamet etmek aklının ucundan bile geçmez düşmanına zarar vermek için gereken her şeyi yapar bunun sebebi bazen yaşanan hayattır bazen sevgisizliktir. Ve bunu yapan adam farkında olmadan çok sevdiği birisine de zarar verir. İn’sana boşuna demedim palyaço intikam alacaksan iki mezar kaz diye.
Peki palyaço aşık olmadığın biri sana aşık, sende sırf üzülmesin diye ona yüz veriyorsun bu merhamet midir? İnsan dediğin gerçek hayatta yaşamalı palyaço sen o adamı sırf üzülmesin diye bir hayalin içine sürüklüyorsun, hayaller bulutlarda yaşanır palyaço. Ve en kötüsü de palyaço hayaller bir gün biter. Bittiği gün ise o hayalin içindekiler yere çakılır. Hem kendine zarar verirsin hem de o adama. Kendine zarar verirsin çünkü istemediğin şeyler yaparsın. Karşındakine zarar verirsin çünkü tamam onu bir süre mutlu edersin ama o sürenin sonunda onu mahvedersin.
Merhametin hep iyi sonuçlarımı olmalıdır peki merhametin sonuçları kötü olursa merhamet, merhamet olmaktan çıkar mı yani. Eğer ki merhamet edilen “hayal de olsa güzeldi be” diyorsa “tamam şuan mutsuzum ama o hayal bana yetti” diyorsa ki harbiden aşık olan böyle der. O zaman ortaya kötü bir sonuçta çıkmaz pek. Ama adam harbiden aşık değilse işler değişir. Eee kim cevaplayacak şimdi merhamet nedir sorusunu. Karıştı dimi olay (Buradan da bir ders çıkaracak olursam eğer her şey, herkes her zaman kişiden kişiye göre hatta kişinin kendi kafasında bile değişebilir).
Peki kimdir merhametli kimdir merhametsiz. Akıllı olan, affeden, sevgi dolu olan, olgun olan, olanlara takılmadan yaşayabilen, kendini insanlık ve iyilik için harcayabilenler merhametlidir. Aptal olan, kurnaz olan, acımasız olan korku ve öfkeyle dolu olan, ergen kalmış olan, bir şeyi değiştirmeyeceğini bile bile intikam almaya çalışan, bencil olan ise merhametsizdir. Zannederdim ki herkes merhametlidir. Çünkü sanırdım ki herkes pluedo-philosophia hastasıdır. Ne safmışım meğer. Niye safmışsın diyecek olursan eğer palyaço kime sorsam merhametliyim dedi ve bende onlara inandım halbuki, içlerinden çoğu dediğim özelliklerden birine bile sahip değildi.
Merhametin sınırı nedir peki? Derler ki Allah’ın merhametinin sınırı yoktur. Ama Allah asla 2. veya 3. Şansı vermez hem Tanrının insanları dünyaya gönderirken bir kuralı vardır. Herkesin tek atımlık barut hakkı vardır. Öbür dünyadaki merhametini bilemem ama bu dünyada biraz acımasız olduğunu düşünüyorum Tanrının. Çok sevdiklerimizi hep çok erken alıyor bizden. Hem öyle alıştıra alıştıra da değil bir anda bir nefeste olup bitiyor herşey. Yaşanacak söylenecek çok şey varken daha onu senden alıp her şeyin anlamsızlaşmasını sağlıyor. Kızma bana Tanrım farkındayım riyakarlığımın ama insanlar o kadar düşünceli olamıyor böyle durumlarda. Aslında sevdiğim birisi ölse onun için mutlu olmam gerekir. Çünkü Tanrının benden geri aldığı insan hem bu dünyada ki kötülüklerden kurtulur cezası varsa onu çekip öbür dünyada da kurtulur hem de o da çok sevdiği çok özlediği başkalarına kavuşur. Aslında giden değildir ölmüş olan, kalandır biraz.
İnsanın merhametinin sınırı nedir peki? İnsan çok sevdiğine ne olursa olsun isterse dünyanın en kötü insanı olsun ona kıyamaz. Ona hep 2. Şansı verir şans vermese bile vermek ister, hep affeder affedemese bile affetmek ister onu. Önemli olan mutlu olmak iken ve mutlu olmak için gereken tek şey 2. Bir şans vermek iken. Çoğu veremez bu 2. Şansı çünkü kimisinin gururu onun için en önemli şeydir. 2.sanşı verirsen mutlu olursun ama her şeyin bir bedeli olduğu gibi 2.şansı vermenin de bir bedeli vardır. Bu bedelde eğer karşındaki aptal birisiyse ona vazgeçilmez olduğunu hissettirdiğin anda ilk senden vazgeçer ve sonunda mutsuz olursun. Geldik yine Manganın o şarkı sözüne “Mutluluk bile acı veriyor çünkü sonu var bitiyor.”
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.