Senden nefret edenleri sev; iyilikten başka üstünlük alameti tanımıyorum. -- ludwig van beethoven
Neslihan YAZICILAR
Neslihan YAZICILAR
@neslihanyazicilar

Geldin Ya Şiir...

10 Mart 2008 Pazartesi
Yorum

Geldin Ya Şiir...

8

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1729

Okunma

Geldin Ya Şiir...


Günlerden özlem




Rüzgârın sıradan estiği bir gün gezintiye çıktı elbisesi su renginde, uzun zamandır taramadığı saçlarını taradı kadın omuzları gülümsedi.

İçi boşaltılmış yastık edasında salındı patika yolun kenarında göle baktı gözleri büyüdü, suya attığı her taşta halkaları saydı, bazı inançları vardı ki hüzünlü bir gülümseme belirdi dudaklarında sonra dönüp sırtını gitti…

Kırık beyaz büyük siperli şapkasına birkaç kır çiçeği iliştirdi, önce tuttu eteklerini geçerken gölün kenarında çamur bulaşmasın diye sonra bıraktı suların içine kendiyle yürüdü öylece. Oysa içinde ki bataklıklarda ne nilüferler büyüttü yıllardır, kimse bilmedi. Her gün gülüşlerine taze çiçekler ekerken bulurdu kendini kendi de bilmezdi ne yaptığını ya olsun yine de ekerdi yüreğine güneşe verirdi düşlerini.

Aklı eser toplardı yabani otları kaynatır içerdi bilirdi ama hangi otun ne olduğunu.
Gün kararmaya döndüğünde gözünün değdiklerini toplayıp döndü, o taştan çok sevdiği evine. Perdeler basmadan ve çiçek işlemeli, buldan örtüleri sermişti koltuk üstlerine zaten olup olan iki berjer koltuk o da dededen kalma. Eskiler toplardı hep çocukluğundan bu yana atmaya kıyamaz devşirir durur kendini onlarla…

Karardıkça karardı hava zifiri, göz görmez bir hal aldı, bir tas sıcak çorba yapıp tatlandırdı ağzını, arkasından bazen içerdi piposunu yaktı usulca dumanına sarardı eksik düşlerini. Çok eski bir tango müziği eşliğinde etraf hafif bir okyanus tütsüsüyle dolunca denizi özlerdi iyot kokusuna duyana kadar çekerdi genizlerine...

Odanın karanlığı mum alevine yenik düşünce pencerenin önündeki koltuklardan birine ilişti önce, şeffaf beyaz elbisesi hala üstünde değiştirmedi severdi, rahatlardı onu giydiğinde. Müzik yavaştan damarlarına doldukça zarif hareketlerle başladı peri edasında dans etmeye hep yapardı bunu ruhunu gezdirirdi notalar eşliğinde.

Döndü döndü döndü ta ki başı dönene kadar sonra yığıldı yere, gözleri takıldı antik halının üstünde ki iki kuşun gaga gagaya verip öpüştüğü figüre.

İçindeki çığlık o zaman koptu! gözlerini eğdi toparlandı bir şey içmeliydi bir an önce…
...
En yakınında ki votka şişesine uzanıp doldurdu vişneyle karıştırdı kadehinde. Düşündü ki ömür gibiydi kadehindeki buruk ve tatlı, içinde ki acı gibiydi rengi de. Gülümsemenin acısını verdi dudaklarına sessizce…

Ahh bir yağmur yağsa dedi içinden ahhh bir yağsa… Ard arda tekrarlıyordu bu sözleri… Sanki içi yıkanacak, arınacaktı çıkıp bağıracaktı damlalarla!

Bir kaç yudum aldı ki kırmızı hüzünden, bir şimşek bir gök gürültüsü yıktı ortalığı müziğin sesi duyulmaz oldu. Gözleriyle birlikte akmaya başladı yağmur pencereye vuran her damlada yüreği coşuyor daha çok diyordu daha çok yağ…

Sesi yağmura karıştı bir süre bir şarkı mırıldandı yalnızlıktan süzüldü sesi ince ince ve sustu…

....Ölürsem yazıktır sana kanmadan, kolların boynunda halkalanmadan...

söylerken içlendi birden kalbini tuttu derin bir sefer...

Yatmayı düşünüyor du ki!!!

Gözleri alışmışken karanlığa mum seyirirken kendi halinde pencereden yağmur düşerken balköpüğü gözlerine şaşkınlık içinde irkildi teni, bütün bedeni titredi…

Cama düşen ışık giderek yaklaştı içi bir an ürperti ve suskunlukla silkelendi…
Ayak sesleri öylesine yaklaştı ki taş ev titredi sesi soluğu kesildi. Bir tek yağmur ve ayak sesi duyuluyordu derken kapı vuruldu.

küt küt küt!
Kalbinde çalıyordu sanki küt küt küt!

Usulca kapıyı açtı, önce yağmuru gördü sonra sonra sonra her teline işleyen saçlarından yağmur süzülen uzun saçları omzuna dökülen...

Taş ev yıllardır bu günü bekledi, yüreği yumuşadı…
Nicedir yıllar yıkandı duvarlarında dualarla!

Kapı kapandı, hoş geldin dedi…
Hoş bulduk şiirim…
Gelen oydu!!!

Mum eridikçe oda karardı, yerdeki tek aydınlık beyaz bir elbise ıslak düşler ve özlenen…
Ve yere dökülen sözler…


Ömrüm sende...






Neslihan YAZICILAR
on-mart-ikibinsekiz



Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Geldin ya şiir... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Geldin ya şiir... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Geldin Ya Şiir... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
şair yakup sağlam
şair yakup sağlam, @sairyakupsaglam
5.9.2010 12:21:36
Merhaba... "Bu bir öykü" olmalıydı. Yazınızı okudum, Sait Faik şöyle der: Bir romanı, bir şiire sığdırırım" kısa ve öz güzeldi. Tebrikler.
Etkili Yorum
hyazici58
hyazici58, @hyazici58
11.3.2008 23:26:31
Yazılarınızda şiir tadında okumadan edemedim.Şu fazlalığı olmayan tavrınıza hayran oldum.Siz hayatınızda hiç gevezelik etmez misiniz.Bu yanınız beni çeken .Billahi yazmasam olmaz .Dilimiz sizin kaleminizde güzel.Ne demeli?İyi ki varsınız.Selam,saygı.Size ukalalık yapmak o kadar zorki....
meselci 3
meselci 3, @meselci3
10.3.2008 20:52:29
yazını tane tane okudum
varol sağol sevgili dost.
Neslihan YAZICILAR
Neslihan YAZICILAR, @neslihanyazicilar
10.3.2008 20:26:13
Sevgili Arkadaşlar bunu öykü bölümüne eklemem gerekiyordu yanlışlıkla yazılar bölümüne eklemişim.

Sizler zaten öykü olduğunu biliyorsunuz...
Teşekkürlerimle.
Sevgiler.
AyşegülTezcan
AyşegülTezcan, @aysegultezcan
10.3.2008 18:36:16
Günlerden özlem dedin gül yüreklim, ben daha orada bittim...
Gerisi birlikte söylediğimiz şarkılar gibi tatlı bir nağme olup yankılandı yüreğimde...

Yüreğine, kalemine sağlık...
Özlem ve sevgilerimle kutluyorum...
Fikret TEZEL
Fikret TEZEL, @fikret-tezel
10.3.2008 09:51:08
10 puan verdi
Mükemmel bir anlatım,keyif verici bir yazı.Tebrikler.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.