Senden nefret edenleri sev; iyilikten başka üstünlük alameti tanımıyorum. -- ludwig van beethoven
Selahattin YETGİN
Selahattin YETGİN
@selahattin-yetgin

Bütün Kaçışlarım Sanaydı

9 Mart 2008 Pazar
Yorum

Bütün Kaçışlarım Sanaydı

4

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

561

Okunma

Bütün Kaçışlarım Sanaydı



Ölümsüz bir iksiriz biz, sevdikçe kanyonlardan dökülüyoruz
Aşk’ın izdüşümüyle dağlar aşıyor, bir semah gibi dönüyoruz
Kendi coşkumuzun rahlesinde oturup, gecelerde çoğalıyoruz
Sevdikçe birbirimizi gülüm, sevginin eşsiz çiçeklerini ekiyoruz



Ruhumuzun azgın dalgalarına sığ koylar aradığımızda, hep gecelerin yalnızlık kürekleri kalacak yıpranmış gönül teknemizde. Sessiz hıçkırıklarımızı döktüğümüz havlulara sarılacak, penceremizden odamıza yansıyan ay ışığına gülümseyeceğiz, göğsümüzdeki yaman ağrılarla. Gecenin dingin anlarına düşecek başımız, içimize çöreklenecek sevda sancımız, dünlere çarpacak usumuz ve gül düşlerin yarınlarına yol alacak durmaksızın dönen zaman çarkımız.

Sesimizin sarmaşıklarına tutunarak nisan düşleri kurardık, insanca. Sessizdi kimi coşkumuz, kimi dağ sallanırdı birbirimize sarılınca. Bir yel açardı sonra saklandığımız odaların kapısını, düşlerimiz yarım kalır, öpüşlerimizi yarına ertelerdik. Sen ayrı limanların kadını, ben ılıman iklimlerin adamıydık. Gemilerimin demirleri çürürdü seni beklerken, gözlerindeki yaşlar deniz olurdu. Çok sesli bir çığlıktı ruhumuzdaki, akşam olunca sessizce kaybolurdu.

Kadınsal duruşlarınla varlığıma anlam katan bir gerçektir sevgin. Seninle bir dünyanın içinde, seninle bir başka iklimde yaşıyorsam, seninle her gün yaşam iksiri içiyorsam insanım ta ezelden. Gözlerindeki ışıkla, yüreğindeki saflıkla en ölümsüz dünyanın en güçlü savaşçısıyım ben. Sevdan en güçlü büyü, o büyüyle ben yaşamın en sığ koylarını bile aşarak sana gelirim. Seni yaşattığım şiirlerimde, seni çizdiğim eşsiz resimlerimde gülüşün yaşamama anlam katan bir can, varlığın hayata tutunduğum tek dalımdır benim.

En gizli gecelerin gizli gelgitlerinde avuçlarımdaki er coşkularla seni çağırırdım inleyişlerime. Köpüklü bir denizdi ruhumun çağlayanları, dizlerimdeki tüyden sarsılışlarla nefesimizin aromalarını koklardık. Yırtardık yeniden karanlıkları, en baştan yeni bir sarılışla kendi yatağımızı açardık. Karanlıklar üşürdü gözlerimizdeki sevda ışıklarıyla, gündüzler rötarlı bir mevsim gibi sayardı yerinde, gölgen duvarlarda dans eder, sarılışlarınla kendimden geçerdim.

Gönlünün el yordamıyla suskunun salıncağında düşlerken yıldız ışıltılarını, karanlıkla dertleş gül yüreklim. Zaman aşırı avuntuların sona erince çalacaksın yokluğumun küskün kapılarını. Aynı dualardan bıkınca, yüreğindeki özlem artınca ve göğsündeki aşk ateşi tekrar yanınca korkak merhabalar dökülecek dilinden. Ruhumuzun diyetiyle, sevdanın divitini oynatacak, yeni bir günle dudaklarımızı kanatacak, sorgusu tükenmemiş masallara aşk atımızı topuklayacağız gülüm.

Seninle demlenmiş bir sevgi badesi bıraktım masana. Sevginle yeşermiş, sevdanla çiçeğe dermiş bir çiçek yetiştirdim ozan bağrımda. Seni çizdim yeryüzünün ak kâğıtlarına, seni anlattım aşkı yaşayamamış tüm insanlara. Senin sözlerini yazdım bütün şarkılara, seni sardım şifa bekleyen tüm hastalara, seninle çıktım aşılmaz denilen yüce dağlara. Haykırdım ismini denizlere dalga dalga, can oldun seninle atan şu yorgun adamın sevdalı kalbine.

Umutlar bağladığımız gönül ağaçlarında bütün adak çaputlarının rengi gözlerindir. Denenmiş ve denenecek bütün sevda yüzleşmelerinin rengi hüzündür, yüreğim gibi. Hüzünle gülümseyen gözlerinle, göğsündeki sözlerinle cemreler gibi düşersin içime. Bahar gülüşlerinin çığlık geçişleriyle, ellerindeki alevle senin dağlarında vurulmak istiyorum ben. Bütün akşamların gölgesinde bir sarılışın özlemi yatar. Anlarımızın tarifsiz ıslanmışlığını bunun için saklarız öpüşlerde. Düşümüzdür tutku, biriken bir çığlığın tetiğiyle okşarken bedenimizi. Somurturken gecemizin pembe gülüşü yanağımızda gül titrer, aşk bekleme odalarında sabırla bizi tetikler.

Sevdanı hecelemenin farklı anlamlarında seninle sabaha erdi düşünüşlerim. Seninle yuvarlandığım aşk yatağının ısısını dakikalarca terk edemedim. Az sonra bir yel seni benden alır, bir başka ortama taşırdı. Gülüşlerinin dağınık yataklarını terk ederdim birden, birikmiş bir diyetin gözcüsü olurdum. Kapanırdı dünyaya gözüm, biterdi sözüm, sesinin çığlıklarına tutunarak kendimden kaçardım, bulamazdım çözüm. Bütün kaçışlarım sanaydı, bütün nefes alışım sevdanaydı.

Sınır ötesi gizil gölgelerle büyüyorum içinde. Varlığının engin sahralarında ipekten bir öpüşçe dolanıyorsun gönlümde. Yüreğinin bildik adreslerinde bütün yokluklarla savaşarak, işkence ve zulümlerden kaçarak senin ülkene yürüyorum ben. Gözlerime kan otursa da uykusuz şafaklarda, yüreğime tünese de baykuşlar ben sevdanın sağanak yağmurlarında sana yürümekten vazgeçmem. Yüreğinin aynasında varsıllığımı gördükçe, gözlerinin eşsiz denizlerinde sevdanı kulaçladıkça göğsümde vuslatın izlerini taşımam bir tanem.

Selahattin Yetgin

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bütün kaçışlarım sanaydı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bütün kaçışlarım sanaydı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Bütün Kaçışlarım Sanaydı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sevi Derya
Sevi Derya, @seviderya
10.3.2008 17:09:20
yürekten kaleme sesleniş anca böyle anlatılabilirdi...
kaleminiz daim olsun...
emre_onbey
emre_onbey, @emre-onbey
10.3.2008 02:00:48
harfleri bile aşık ettiren üstadım... yine özeldi!
sevgilerle:)))yüreğinize sonsuza kadar iyi bakın...

dostça...
ah
ahmocell, @ahmocell
9.3.2008 23:08:52
ben sizlerin arasında cahıl cuhela kaldım ya bole ustalar varmısta benım haberım yokmus daha doğrusu kımsenın haberı yok
hidayet dal
hidayet dal, @hidayetdal
9.3.2008 20:09:05
10 puan verdi
Seninle demlenmiş bir sevgi badesi bıraktım masana. Sevginle yeşermiş, sevdanla çiçeğe dermiş bir çiçek yetiştirdim ozan bağrımda. Seni çizdim yeryüzünün ak kâğıtlarına, seni anlattım aşkı yaşayamamış tüm insanlara. Senin sözlerini yazdım bütün şarkılara, seni sardım şifa bekleyen tüm hastalara, seninle çıktım aşılmaz denilen yüce dağlara. Haykırdım ismini denizlere dalga dalga, can oldun seninle atan şu yorgun adamın sevdalı kalbine.

***
yoğun duygularla donanımlı müthiş benzetmeler var yazınızda. şiirsel bir dil ve duygulanım. yavaş ve duyarak okuyunca değişik diyarlara, düşler sarmalına alıyor okuyanı. sözcüklerin taşıdığı içsellikten etkilenmemek mümkün değil. etkisindeyim hala. çok teşekkür ediyorum
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.