KÜTÜPHANELER HAFTASINI KUTLARKEN... Yirmi üçüncü Bölüm.

• 22 Ocak 2013 Salı 05:37:14

KÜTÜPHANELER HAFTASINI KUTLARKEN... Yirmi üçüncü Bölüm.

Saygıdeğer gönül dostlarım.Yazılarımı gören gözlerinize,hissederek okuyan yüreğinize sağlık diyerek, Allah’ın selamını sunarak paylaşıma başlıyorum. Selamünaleyküm.Merhaba demek bildiğim kadarıyla rahat olun demekmiş. Bunu da açıkladıktan sonra konumuzun içeriği olan kütüphaneler haftasını kutlarken...devamı Isparta müzemizin açılışında şahsımla ilgili yaşanan kaba bir tabirle hitabeden sorumlu kişinin makamına uygun olmayan bu yanlışı hatırımdan çıkaramadığım için sizlerinde yazdığım eleştirilerde haklılık payım, derecemi artıracağınızı ümit ediyorum.

O dönemin Kültür ve Turizm Bakanı sayın: Erken Mumcu beyefendi açılış için teşrif ettiler. Bende dernek başkanı olduğum için bir sonra ki yapacağımız şiir, müzik şölenine Bakanımızı davet edebilmek için fırsat kolluyordum. Bakanımızla müze merdiveninde yan yana bir araya geldik.Hoş geldiniz bakanım deyince. Bakanımız. hoş bulduk başkan diye hitabetti. Bende Yalvaç ilçemizde şölen yapacağımızı sözlü davetten sora yazılı da göndereceğimi beyan edip fikrini almaya çalışırken!...

Tam o sırada benimle uğraşan müdür zatın bana hakaretli sözlere bakın! aynen sunuyorum. (Zeki kaç oradan, çekil oradan) + el, kol hareketinin de
yanlışı dilinden çıkan sözlerden daha fazla. Saygıdeğer gönül dostlarım. Ben
sıradan bir vatandaş olsam bile böyle davranılma malıydı ! . Kültür Turizm Bakanının korumaları bile anlayış gösterirken, bir müdürün dernek başkanına Bakanın yanında kaba tabiri ile davranması sonuçta Isparta dan sürgününe neden oldu.
Keşke görevini iyiye kullansaydı, Şaire, yazara, sanatkara, vatandaşlara
hoş görü sergileyebilseydi. Ülke genelinde bazı yarışmalar olurdu kaç defa
derneğimize bildiri yollayın desem de umursamazlardı. Isparta ilimizde biz
Türkiye’nin beş büyük derneğinden birinin kurulmasına vesile olduk. Göller
Bölgesi Yazarlar ve Şairler Derneği, Ülke çapında hatta yurt dışın da bile
adından söz ettiren dernektir.
Kurucusu olmakla, başkanlığını yapmakla onur duydum. Şimdi ki başkanı sayın Melahat Ecevit ilkokul öğretmenim bu benim için ikinci bir gururdur. Öğretmen, öğrenci sevgisini katıldığımız her şölende yansıttık. Ben başka hayırlı bir işe soyunup cami yapma hevesim olunca mecburen bu başkanlığı ehline vermem gerekiyordu.
Okuyucu dostlarım yine merak edecekler ne yaptın diye.! .Onuda kısaca izah edeyim. Şarkikaraağaç Kerkük mahallesinde ki hanem on yıldır mescit görevi yapıyordu.Mahalle cemaati arttıkça sığılmaz oldu. O dönem belediye başkanımız: Sayın Mehmet Güven beyefendi bana Şarkikaraağaç da cami derneği kurmamı önerdi. Ben de dernek genel kurulunda aday olmadım bu hayırlı işi Allah’ın izniyle gerçekleştirdim.
Dünya da benzeri olmayan yuvarlak ortasından minareli cami yapılmasına vesile oldum. Proje taslağı tamamen bana ait. Bu düşüncemi bilgisayara aktararak onaylanması için mimar ve mühendislerin desteğine ihtiyaç duydum. Allah razı olsun onlar bilgisayarda ki proje taslağını yeniden
çizerek onaylattılar.
2003 yılında başlattığım cami inşaatının başkanlık ve organizesini yaparak 2008 yılında ibadete açmış olduk. Başlangıcından bitimine kadar yaşadığım haksızlıkları anlatmakla bitiremem. Allah’ın rızasını kazanmayı amaçlarken nefsi bozuk olanlar rencide ettiler. Onlara da hakkım haram olsun. YILDIZ TEPE CAMİ dünyada benzeri olmayan bir cami. Az bir eksiğimiz kaldı onlarda tamamlanınca daha güzel olacağından eminim.

Altından geçilen minare de Eğirdir ilçemizde mevcut. Kültür turizm haftasının kutlandığı bu dönemde Şarkikaraağaç ilçesinde ki bu caminin de hatırlara gelmesini ümit ediyorum. Şimdiye kadar soru soran olmadı ki anlatabilsem!. Bir daha ki bölümde buluşmak üzere sağ olunuz. Hoşça kalınız, dostça kalınız. Isparta sevdamı her fırsata şiirle de dile getiriyorum..

HER KİTAP BİR DÜNYADIR, HİSSEDEREK OKUMASINI BİLENE

* Y A R I S P A R TA *

Dünyaya mis gibi kokuyu yayandır,
Asya, Avrupa yakasın da kalandır,
Türkiye’nin Akdeniz yönün de olandır,
Otuz iki rakamlı bir ildir Isparta.

Yaradanı, Resulü, dinini bilendir,
İbrahim den soyu, Osmanlı dan gelendir,
Vatan için bin kere doğan,bin ölendir,
Türkçe konuşulan tatlı dildir Isparta.

Ayazma suyunun sırrına hiç erilmez,
Yurdun toprağı altın düşmana verilmez,
Çöl, bataklık olsa bu kadar sevilmez,
Dört mevsim açan, solan bir güldür Isparta.

Yalvaç ilçesi tarihi andıran kenttir,
Sütçüler ilçesi dut, zeytin dolu semttir,
İnsanlar mütevazi, hepsi mert, cömerttir,
Aşk, sevgisiyle coşan bir seldir Isparta.

Dillere destandır rengarenk halıları,
Şarkikaraağaç’ın şifa ormanları,
Ulaşım kolay, ikili bazı yolları,
Şarkı, türkü dür sazım da teldir Isparta.

Uluborlu da kök salmış iri kirazlar,
İşinin ehlidir kadın, erkekler, kızlar,
Tarla da bal misali kavunlar, karpuzlar,
Baş üstün de tutulan bir eldir Isparta.

Yenişarbademli de Konya’ya uzanır,
Üzüm ile Senirkent Afyona dayanır,
Keçiborlu kükürtlü dağıyla direnir,
Burdur iline komşu el, koldur Isparta

Dünyaya açıktır Garları,garajları,
İçme,sulama bol mevcuttur barajları,
Sahili zengindir kumsaldır plajları,
Yeşillik için de mavi göldür Isparta.

Gönen ilçesinde Yunusun izleri var,
Aksu yayla dan bol akar şifalı sular,
Gelendost bahçesi çok sebzeler, meyveler,
Yüksektir Davraz’ı bembeyaz kar dır Isparta.

Eğirdir ilçesini görenler sevdalı,
Hastalara ilgi bol doktorlar vefalı,
Hayatı tadar insanlar zevki,sefalı,
Zekice tutku sevimli yardır Isparta.

Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.