- 674 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Dağlar aşılmaz değil
Hiç kimse kendini aşılmaz yapmamaya kalkışmamalı. Medeni cesaret işidir, sürüp sürmemek ruh üflemeye çalıştığınız kelimeleri, tümceleri cepheye.. yazmaya yeni başlayanların sorunudur en çok da bu, kırılgan kelimelerdir ilk akla gelenler, belki ondan..
İmdi; gençlere şunu söylemek geliyor içimden: dökün gitsin eteğinizdeki taşları. Korkmayın kınayanların kınamasından, korkmayın ayıplayanların ayıplamasından. Yeter ki uyandırın içinizdeki şairi. Uyandırın derin uykusundan, gönderin kanat taktığınız cümleleri semaya. Devşirin göksel meyveleri, sunun insan kardeşlerimize.
Aşılmaz olan ise, önünüzde sur gibi duran müteşairler değil kendi cesaretsizliğiniz, içine kapanıklığınızdır bilin ki…
Şiire gelince, oluşum süreci elbette acı verir insana. Tıpkı ölüm gibi, doğum gibi. Doğru imgeyi bulmak, doğru sözü seçmek ve ifadedeki müzikaliteyi yakalamak her babayiğidin harcı olmasa gerek. Ancak yeterli yeteneği olanların harcıdır bunu başarmak. Demek bize düşen önce bu yeteneğimizi keşfetmek. Kalanı ise çalışmak ve severek çalışmak. Bir ders veya ödev olarak değil severek isteyerek aşk ve tutkuyla okumak şiirleri, incelemek edebi metinleri.
Zordur imgelemek; bahçe dersiniz cenneti imlemek için oysa okur elma tadı duyumsar damağında.. Cennet dersiniz Allahı hatırlatma gayesiyle, huriler gelir muhatabınızın göz önüne..
Bu yüzden zordur şiir. Düşünce duygu ve fikrinizi hakkıyla anlatabilmek için yeterli bir ifade gücü kazanmaktır aslolan.
Biraz uğraşmak gerekse de bir kere şiiriniz, en az kendiniz beğenecek güzellikte ortaya çıkınca, aniden aydınlandığını hissedersiniz etrafınızın. Sevinç yaşarsınız, başarma hazzı, şiirin dizeleri kapsar benliğinizi.
Her şiir bir takım uyanışlara vesile olacaktır hem yazanda hem okuyanda. Olmuyorsa ne kadar da estetik de dursa o metin şiir değildir.
Şair, hayatı veya bir parçasını şiirinin içinden geçirip yeniden yorumlandırır. Boyar şiiriyle hayatı. Duygu, düşünce, fikir, endişe… gibi duyguları en etkin biçimde duyumsarken her mısrada ölüp yeniden dirilir öbür mısrada
Hayat insana bir şeyler verir; böylece şükür doğar şiirinde şairin. Bir şeylerden de mahrum bırakır insanı; böylece yakarı, dua doğar sesinde şiirlerin.
Şair her şiirinde yeniden aynaya tutar kendini. Söylediklerinde yeterli midir, ve söyleyiş üslubunda uygunluğu yakalamış mıdır diye. Yoksa tekrara mı düşmekle kendini mi kandırmıştır şiir yazdım diye. Bir öncekine göre kadük mü kalmıştır elindeki metin? Ölü mü doğmuştur şiir yoksa?..
Çoğun yalnızken gelir dizeler aklına.. Kimi de kalabalıklarda, çay fasıllarında gösterir yüzlerini.. Bazan rüya suretinde temayüz eder de uyanıncaya dek bekler başucunda şairin. Genellikle yalnızken kağıda dökülür mısralar. Lakin bu yalnızlık cismaniyet itibariyledir. Yoksa ruhen şairin yanıbaşında şahitler vardır şiirin doğumu evrelerinde. Sevdiği değerlerin hemen hemen tümü yanıbaşındadır bu oluşum esnasında. Başucu kitapları, büyük adamların ruhaniyetleri ve nazarları birliktedir onunla.
Genç yeteneklere tavsiyemiz, aşılmaz gibi görünen dağların zirvesine yolculuklarını bıkmadan sürdürmeleri, usanmadan yürümeleridir. Böyle bulunur şiirin şuur yaylaları. Böyle ulaşılır ankanın barınağına..
Salim Kanat
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.