- 1400 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
İNSANLIK HUZUR PEŞİNDE
İnsanlık huzur peşinde hem de her geçen gün…
Peki, huzur bulunabiliyor mu, kimilerine göre evet, kimilerine göre hayır… İşte cevap, çok açık ve de net! Belli ki huzur aranıyor… Çünkü huzur insanlığın tümünü kucaklamamış ve bir avuç elit tabakayı kucaklamıştır.
Fakat ne var ki insanlar huzuru, huzur kapısında değil, hep başka, başka kapılarda ve yerlerde arayıp durmaktadırlar… Acaba bulabilecekler mi ne derseniz? Elbette bulacaklar, tabi ki bulacaklar, fakat bir şey var o da rastlarsa tabii…
Nedense insanlarda bir ego hâkim, teslimiyetten ziyade hâkimiyet… İçine düştüğü ben bilirim edası ve benden başka iyi bilen yoktur sevdasının dehası onu gerçeklerden hep uzak tutmuş ve tutmaktadır da… İnsanlardaki yanlışta yanılmada belki de buradan kaynaklanıyor ve de başlıyor da olabilir…
İlimsiz irfansız kalmış bir dünya, aynen güneşsiz, aysız ve yıldızsız kalmış bir dünya demektir. Yoksa güneş, yoksa ay, yoksa yıldızlar dünya karanlıkta kalmıştır demektir ki, ne zamana kadar mı takı güneş, ay ve yıldızlar çevrelerine ışık saçıp aydınlatana kadar…
Aslında insanlık ilim irfan peşinde bu belli, fakat belli olmayan bir şey var oda neden hep beşeri ilimlere koşar da, ilahi ilimlerden yüz çevirmeye koşmaya çalışır bu belli değil işte… Şöyle bir düşünmüyor da değilim, neden insanlar dünya misali güneş gibi, ay gibi, yıldı gibi beyinlerini İlahi güneşle aydınlanmasına bir türlü müsaade etmezler ve de edemezler… Anlaşılabilir gibi de değil doğrusu. Anlayabilirsen gel de anla…
Her nedense insanoğlu kulunu yaratan ve ona ilahi adaletinin tecelli etmesi rızasından hep kaçmış ve kaçmaya da devem etmektedir… Elbette O’nun emrine tabi olan seçilmiş kulları peygamberler ve onlara tabi olanlar müstesna… Oysaki O tecelli nimetlerini kullarında görmek ister… İnsanlığın tarihine baktığımızda O’nun emrine tabi olmuş huzuru ilahîyeyi ihya etmiş nice ümmetler (insanlar) gelip geçmişlerdir…
Bu gün iyi bilinmelidir ki, eğer insanlık bir sıkıntı içerisindeyse aydınların hak ve hakikatlere kulak tıkamasındandır… Günümüzde din ve inançmış gibi vaz geçilmez bir şekilde demokrasi havariliği yapılmaktadır. En son Vahiy din, Hakk din İslam olmasına rağmen hala inanlar da bir demokratlık kimliğiyle yüzmeye çalışmaktadır… Oysaki insanlığa asıl sunulması gereken yine yaratanın sunduğu nur reçetesidir…
Dünyanın barışa koşması için, koşmalıdır. Öyleyse insanlığa gerekli olan reçetelerin çok iyi okunması ve uygulanması gerekir… Aksi halde hareket edilirse ki ediliyor işte dünyanın hali her taraf ateş çemberi ve kan gölü içinde bu güne kadar bu böyle geldiyse bundan sonra bari gitmemelidir… Yasaklamalarla hak ve hakikatler gizlenmez… Yapılaması gereken mi Hakk ve hakikatlerin bayraktarlığını yapmaktır.
Şu çok iyi bilinmelidir ki; yetişmiş aydın bireylerden sağlıklı aile, sağlıklı ailelerden huzurlu toplum, huzurlu toplumdan güvenli millet, güvenli milletten onurlu devlet oluşur. Onurlu devletten vakarlı hayat, vakarlı hayattan erdemli davranış, erdemli davranıştansa nizam, selamet, saadet, refah, fazilet ve adalet fışkırır...
Huzur arayan insanlığa huzur, yaratıcının sunduğu KUR’AN reçetesinin iyi algılanıp, okunup, anlaşılıp, hayata geçirilip uygulanmasıyla kavuşması bir gerçek olsa gerek…
İnsani hayat İslam’ı hayatla buluşturulup ilahi adaletle de dayandırılırsa elbette o zaman aranan huzurda zemzem gibi fışkıracaktır insanların yüreklerine…
İşte ancak o zaman yakalamıştır insanlık aradığı huzuru...
Cemalettin GÜRPINAR
İNSANLIK HUZUR PEŞİNDE Yazısına Yorum Yap
"İNSANLIK HUZUR PEŞİNDE" başlıklı yazı ile ilgili düşüncelerinizi ve eleştirilerinizi diğer okuyucular ile paylaşın.
YORUMLAR
23 Mart 2013 Cumartesi 15:42:58
Gönlümden gecenler sayfanizda dile gelmis Cemalettin Bey.
"Huzur arayan insanlığa huzur, yaratıcının sunduğu KUR’AN reçetesinin iyi algılanıp, okunup, anlaşılıp, hayata geçirilip uygulanmasıyla kavuşması bir gerçek olsa gerek."
Ne kadar dogru bir söz, yerinde bir tesbit.
iNSALLAH diyelim.
Selam ve SAYGILARIMLA...