Bir Pazar günü

• 20 Ocak 2013 Pazar 17:39:05

-Hadi uyan bak..çayı demledim.
-Ben çay falan istemiyorum.Horlaman yüzünden bütün gece uyutmadın beni,ben seni dürtüyorum,horlamayasın diye ;uykuda bile tehdit ediyorsun ya..pes yani sana pes…
-Sahi, sen niye ikide birde bu gece ,dürttün beni.
-Ben laf olsun diye dürterim uyku uyuyan insanları,acayip zevk alırım bundan…sen anlamadın galiba benim dediğimi, itfaiye sireni gibi ötüyorsun..komşular bir gün yangın var diyerek fırlayacaklar yataklarından..gerçekten de bu bir gün olacak..
-Git oturma odasındaki divanda yat..
-Kusura bakma ,o divanda yatamam artık.Kaç yıldır divanda yatmaktan tipim bozuldu.Divanın fitilleri oramda buramda izler bıraktı çukurlaştı sırtım, omuzum,şeklim bozuldu.Biraz da sen yat o divanda senin tipin bozulsun diyeceğim amma.. zaten tipin ezelden bozuk.. Bundan sonra sen divanda ben karyolada yatıyorum..
-Sanki ..senin tipin mükemmel,Polisler seni görse tipsizlikten altı ay içeriye atacaklar..
-Seni polisler her gün görüyor seni içeriye atmadıklarına göre beni hiç atmazlar,sen rahat ol…
O sırata Mete ‘ nin sesi..
-Ya..sabah sabah dır dır yapıp duruyorsunuz,uyumak istiyorum..
-Bak.. Mete aklıma geldi,sen benim çantamdaki bütün paraları almışsın.Dün markette rezil oldum.Vicdanız, insan bir su parası bırakır.. ,hemen yataktan gel buraya bana hesap ver bakayım..
-Siz bana alpon almıyorsunuz,bende para biriktirmeye karar verdim.Para biriktirip alpon alacağım.
-Oğlum,senin bu yaptığın hırsızlığa girer.Hiç insan annesi bile olsa ,izinsiz para alır mı. Çantasından ?
-Sadece senden değil anne,babamdan da aldım.Ablam geçen hafta geldiğinde onun çantasından da aldım…
-Of.. oğlum of..seninle başım dertte..bu konuyu seninle daha sonra konuşacağım,şimdi işim çok..aldığın paraları hemen yerine koy..
O sırada Lale ‘nin sesi..
-Eh anne .Eh ! içli köfte yap demiştim sana ,içli köfte diye yaptıkların ne anne,ben hiçbir şeye benzetemedim.
-Kızım bende sana, git bakkaldan köftelik bulgur al demiştim. Almadın..Pilavlık bulgurla içli köfte bu kadar oluyor..
Hem demokraside ve mutfakta çareler tükenmez kızım..Ben yedim çok güzel olmuşlar…
-Eh be anne !..sen hepsini birlikte yoğurup,yumurtaya bulayıp kızartmışsın..
-Ye.. bak !ne kadar güzel olduğunu görüp şaşıracaksın..ben üzerine sarımsaklı yoğurt döktüm,birde salçalı sos bayıldım lezzetine..bundan sonra içli köfte istediğinizde bu gelecek karşınıza,bence bir an önce alışın…hem kolay,hem daha lezzetli..
-Anne! sen mutfağa elmalı kurabiye yapmaya girersin,elma sirkesi yapar çıkarsın..pes yani anne!
-Kızım, sen yap yemekleri bende senin yaptığını yiyeyim.
-Kusura bakma anne,ben yemek falan yapamam..
-Yapmazsan yapma,önüne ne gelirse ye,,şikayet de etme olur mu kızım ?
Durmadan çalan ev telefonunu açan yoktu..kendi telefonları olsa koşa koşa acarlar…diye söylenerek telefonu aramaya başladı..arayan annesi idi..
-De… gidi kızım de ! insan bir arar annesini..sen gez kızım gez..
-Anne ne gezmesi..daha kahvaltı bile yapmadık..akşam biz sen de değilmiydik.. daha sabah yeni oldu anne!
-Öğlen oldu sizin haberiniz yok..hani sen bana yün alacaktın..
-Anne otuz tane yün yumağı aldım sana ne zaman bitirdin onları..
-Kızım benim canım sıkılıyor durmadan örgü örüyorum..
-Tamam annem tamam,ben otuz yumak daha alırım sana bu gün…
Zehra sabahın ilk saatlerine yorgun düşmüştü..ve akşama daha çoktu…Hem de bu gün pazardı…-