- 985 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
çocukluğumda köy
Köyümüz eskiden daha bir yeşildi. Yolları tutardı yabani otlar, beyaz yapraklarının göbeğinde güneş rengi papatyalar. gugumav kuşu öterdi uzaklardan. Sadık köpekler gelirdi evimizin dibine. Enva çeşit böceğin tören geçidi yaptığı patikalar vardı. Kara lastiklere cila çeken hafif nemli yeşiller değerdi paçalarıma. Al yazmalı gelinler kuşakla bağlanmış mis kokulu çayırları yüklenirlerdi.
Boyunlarında bakır renkli çıngırak ve boynuzlarının arasında değermi nazar boncuğuyla otlamaya durmuş inekler olurdu. Kazan kazan sütler el yordamıyla makineden geçirilir bir yandan kaymak öbür taraftan süzülmüş süt akardı. Yayıkta ayran vurulur top top yağlar devşirilirdi. Köze durmuş şömineli ocağa püskülünden sıyrılmış inci taneli mısırlar atılırdı. Patatesi ateşin alevi karşılar, patates pişmişliğin doruk noktasında ortasında çatlayıverirdi.
Buram buram köy kokardı odalar. Kurumuş otların koyulduğu büyük hangara gider dedemden gizlice çayırların üstünde bir oradan bir buraya atlardık. Tat alma duyumuz meyve ağaçlarının üstünde gelişirdi. Sabah yağmurları düşürürdü en leziz armutları.
Sağa sola bakmadan yürürdük trafik yoksunu yollarda. Türlü lakaplarla komşular uğrardı hanemize. Sıcak muhabbetlere dedemin hiç değiştirmediği bitince üstüne ilave su ile kaynayan çayı eşlik ederdi. Bizi de çayı yeni demledim bahanesiyle uyuturdu. Oysa çay kaynamaktan toz olur dökülürdü bulanıklığıyla ince belli bardaklara. Ocağın üstünde her gün lahana yemeği olurdu. Ben fasulyelerini ayıklar suyuna mısır ekmeği bandırırdım. Dedem kaşlarını çatsa da babaannemin desturuyla görmezden gelirdi. Sabah kahvaltısını hiç sormayın. Dedem tavaya bir kaşık yağ birkaç kaşık peynir ve bir merştebe su döker biraz kaynattıktan sonra köy ekmeğini parça pinçik içine doğrardı. Peynir taneleri yüzerdi okyanusvari tavada. Dedeme göre şahane olurdu. Tavadaki suyu çekmiş ekmekleri yer peyniri uluorta bırakırdık. Peynire bir türlü sıra gelmezdi, doyardık.
Köy otobüsü belirirdi sislerin arasında. Ön tarafı bmc usulü bordomavi renkli otobüsün havalı kornası dağlara çarpan akisle büyülerdi çocukluğumuzu......