GENçLİK İKSİRİMSİN
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
SEVGİLİYE MEKTUPLAR: GENçLİK İKSİRİMSİN.
Yazarım diye gelmiştim oysa... Tarifsiz sıkıntıların içinde kıvranırken, kapım çalındı ve elinde bir bardak çayla duruyordu garson...
-Abi çaysız ve aşksız yapamazmışsın, aşağıdaki abilerden öğrendim, bir de şiir yazıyormuşsun, sevgilini kaybetmişsin çok üzüldüm öldüğüne, benimde bir sevgilim var abi, bir şiir yazar mısın?
-Ismarlama şiir olmaz evlat, çay için sağ ol, sık sık çal kapımı, ha sevgilin hakkında en çirkin el yazısıyla seni seviyorum yaz ve ona ver, gerçekten seviyorsa bir ömür sana sadık kalır ve saklar dost, unutma en güzel şiirden daha güzel ve anlamkardır.
Sarıldım kaleme ve senin süslendiğin aynanın önündeydim, hayalin yansıdı birden bensizliğinde ardı sıra sıkıntılar yaşamaya başlamışsın ve zayıflamışsın, gözlerin çökmüş, üşüdüm gözlerindeki ayazda ve hor kullanmışlar ruhunu... İçime bir titremek girdi, yatağa cansız düştüm, ağlamaya başladım, Sezai karakoçun monaroza şiirini anlıyordum Müzeyyenle konuşurcasına ve millet sahip olduğu aşka ihanet ederken sapısilik yazarların koynunda ve al yanakları her busede nardan kızarırken, merak ediyordum daha kaç kadına ya da adama sırf sevgilerine inat yaparcasına böyle davrandıklarını ve ben ihanet etmeyip sadık kalmıştım aşkıma hem de şeytanın beni parmağında oynatırcasına oyununa alet edip ağlatmasına rağmen, şimdiki gibi sadık kalmış olduğum için ağlıyordum belkide, olsun farkı var her damla yaşımın, en azından aşkımın gözyaşları berrak kadınım...
Ezan okunuyordu, canım geçmiş aşkla ağlamaktan, gözlerimi açtım, koltukta oturmuş beni izlerken çay içiyordun, güldüm hemde kahkahalarla... Sen ne çok ben olmuşsun umrunda bile olmasam da, ama hala ellerinde bana lnat yapmamanı istediklerimin izi duruyor, gözlerinde,yanaklarında, o ab-ı hayatı içtiğim gül reçeli dudaklarında... Kalk dedim sana kaşlarımı çatarak, kalk silkelen ve git temizlen; arın o izlerden, arındır ruhunu o kirden ve seni ilk sevdiğim gibi benim ol, kalk itaatsizliği sevmem ben, asileşeceksen hayata asileş seni hayat edip yaşayana değil, allah rızası için bırak bu yanlışı...
Temizlen ve benim ol, şimdilerde bile düşsen kalbimdeki aşka, sen hücrelerlne damıtılan aşka hayran kalırsında seni böyle sevdiğimi görünce ömrün boyunca tövbekar olursun bir başkasını sevmeye...Sen neyim misin? Ellerinle ayak üstü ölümlerde aldığın canımsın, sen canınsın...O eskidendi demişsin. Canın sağolsun. Ben üç kuruşluk gündelik aşklara beş kuruşluk değer vermediğim için istenmedim belkide....
Seveceksen beni Ümmü zer gibi sev, seveceksen beni annelerimizin yaşantısına bak öyle sev, seveceksen beni bir kuru ekmeğim var paylaşmak isteyerek sadakatinle sev sevgili... Allah sana da versin seni nasıl sevdiğimi de gör ve anla, anladıkça gül, ağlama ve amin de! Sen gönlümün kopan kıyametinde çamura batmayan ve kokusunu ellerimde sakladığım tek gülümsün.
Kızdığımı anlamışçasına yok oldun, temizlenmeye gittin. Herşeyi sildim, telefon bile kullanmıyorum artık, sıkıldım, hayatımda sadece sen olacaktın ve hayatta ertelediğim ne varsa seninle yaşayacaktım ama yıllar sadece senin için akıp gidiyor ve sadece sen yaşlanıyordun ve ben seni sevmekten aldığım gücle ayakta kalıyordum, doğru sen oldukça ben gençlesiyorum sevgilim. Sen benim ömrümün nuru değildin sadece, gençlik iksirimdin.
-Bu nasıl sevmek öyle diye bir çığlık koptu birden, senin gözlerindeki aşkı izlerken gülümsedim birden ve ellerim sen kokarken aşkla, yüreğimde bir özlem ne çok özlemişim seni ben... özlemlerim aldı götürdü beni, senin için okudum ferahlık yolladım sana sevgili, bana öğrettiğin harf gibi... Ve ben seni bir elif kadar yıkılmadan sevdim ayrılığa rağmen, bir vav kadar mütevazi ve pervaneydim aşkının ateşinde ve kalbimin her hücresine nun gibi yazdım seni inançla ve ben seni bir he gibi sevdim.
Gece bizimdi şimdi ve ben seni aynalardan izliyordum severken, her terin düştüğünde alnıma ve dudakların ölümsüzlüğü sunarken bu aşk mabedinde sevgili damla damla sen işliyordun bana ve ben damla damla seni saklıyordum. Bulamazsın biliyorsun sana sunduğun o huzur dolu uykuyu hiç bir bağırda ve bulamazsın bendeki seni yanakları elma kızarıklığı kasap çırağı seni gram gram ciğerle bir tutan adamlarda... Şimdi gece bizim sevgili, geceninse susma vakti... çünkü seninle biz olacağız gece yarısı susmalarımızda çığlık çığlığa, sen kıvrıl yat, benim ateşim sensin üşümem merak etme, üstünü örterim ben sen düşlerinden düşme diye, şşş uyu hadi, üşüme....
Sıcaktı aşkın miskinliğinde, uyandım sen sandığım ateşlerde, kalbim memleketini özleyen kuş gibi çıkacaktı yerinden, bir çif iki çay karası gözlerde, bir adam haykırıyordu seni ölesiye seviyorum diye, bir kadın ölsen bir bardak su vermem sana diyordu, adam peki aşkım diye yağarken, kadın adamı elleriyle uzaklaştırıp dudaklarına yasak koyarak ayak üstü idam ediyordu, cellatta sendin sorduğ*n sorularda,
-Son arzun ne, ne istiyorsun?
-Firavun bile ondan merhametli olsa da onu sevmek...
-Nasıl?
-Yüreğimde göremeyip elleriyle benden aldığı kalbimin içinde sevdiğim gibi, kördüğüm gibi...
Ağlamaya başlayınca bana sarılan bendende üşüyordum ve ayak üstü değildim artık, çok zor olacaktı benim için buna alışmak, senin yerine başkasının koynunda uyanmak, ne acı vericiydi bilemezsin. Senin gibi hemen alışamam ben, bak sen ne çabuk ayak uydurdun, hiçmişim. Mutlu olman tek tesellim... Zaten allahıma emanetsin... Ne çok sarstı bu bana sarılan buz dağı beni, senin gibi değil ki... Burası zaten kar, buz, içimi seninle ısıtıyorum. O zaman üşümüyorum, hem hayat üşütse beni, atkım var ki... Allah senden razı olsun, iyi ki sevmişim seni, bak sana ferahlık versin diye dualar okuyorum. Herkesin geleceği yer toprak, sen kalbine gömdün benden eser bile kalmadı ama sevgili, ayak üstü ölümlerimde bile sana dualar yolluyorum, sen oralarda severken gül diye... Seni seviyorum.
İstemediğin...
Hiçliğin.
BAKİ EVKARALI
ç.OTELİ
12.1.2013
YORUMLAR
Aşkın en güzel hali; ölümsüz, bitimsiz bir dua gibi hep yanında olan, sonsuza uzanan, ruhunla birlikte toprağa konulan...
Ve Yunus Emre'nin dizelerindeki gibi...
Ölürse ten ölür,
Canlar ölesi değil.
Teşekkür ederim güzel bir yazı okuttuğunuz için.
bakican.
Her yazın, her şiirin güne yakışır güzellikte. Tebriklerim sonsuz...
(Mesaj gönderemiyorum, gereğini yaparsan sevinirim)